• istisnaları kenara bırakacak olursak eğer türkiye'de kaliteli film yapılamamasının sebeplerini kendimce şöyle değerlendiriyorum:

    1- bütçe sıkıntısı

    2- bütçe olsa da ona yaraşır filmim ortaya çıkmaması (bkz: fetih 1453)

    3- teknolojiden faydalanamamak. eline yüzüne bulaştırmak. hala paintten bozma efektlerin kullanılması.

    4. tarihimizde yüzlerce önemli olay varken bunları konu edinecek filmler yapmamak

    5. bu aslında bir madde değil ben çok takılıyorum ama: savaş filmi çekiliyor askerlerin üniformaları yepyeni gıcır, kurutemizlemeden yeni gelmiş. silahlar oyuncak çok belli. tüfeklerden kovan çıkmıyor. tüfekler geri tepmiyor. savaş filmlerimiz müsamere tadında. mesela hala güzel bir çanakkale filmimiz yok. onlarcası çekildi ama hepsi milli eğitim bakanlığının ilkokuldaki öğrencilere izlettirilmesi için sipariş verilmiş sanki.

    konunun uzmanı arkadaşlar belki de eleştirecekler beni ama inanın aydınlanmak istiyorum. ve aklıma gelmeyen veya bilmediğim sebepleri konunun uzmanı arkadaslardan dinlemek isterim.
  • para tabiki de bütçe az olunca kalitesi düşük oyunculuk, senaryodaki kısıtlamalar, efektlerdeki ucuzculuk. hepsinin nedeni para, bunu gören ve bilen yönetmenlerde en iyisi biz komedi yada yalan dolan ilişkiler filmleri çekelim hem ucuz hemde nasıl olsa tutar diye yıllardır beynimizi çürütüyorlar.
  • yeşilçam sonrası yıllardaki gişe rekortmeni filmlere bakarak kısmi bir sonuca varabiliriz. bencesi kültür meselesi. yoksa bu konularda çok yetenekli adamların olduğunu düşünüyorum bu ülkede. ama muhtemelen memurlardır bir yerde.
  • turkiye'de son donemlerde (yesilcam sonrasi) gayet kaliteli filmler yapilmistir.

    (bkz: masumiyet)
    (bkz: babam ve oglum)
    (bkz: kis uykusu)
    (bkz: pardon)
    (bkz: vizontele)
    (bkz: kelebegin ruyasi)
    (bkz: gonul yarasi)
    (bkz: limonata)
    (bkz: yazgi)
    (bkz: mutluluk)
    (bkz: sivas)
    (bkz: vavien)
    (bkz: av mevsimi)
    (bkz: hokkabaz)
    (bkz: her sey cok guzel olacak)
    (bkz: takva)
    (bkz: gemide)
    (bkz: organize isler)

    bunlar su an aklima gelenler eminim unuttugum veya izlemedigim daha bir suru film vardir. kotu ornegi verip geneli kotulemeyelim lutfen.

    not: ingilizce klavyemin kusuruna bakmayin.
  • en temel sebebi sinemanin turkiye'de hala sektor olamamasidir.
    en baba yapimcilar, sinemacilar bile hala bedava adam maksimum fayda pesinde. cannes'da odul alanlarimiz dahil.

    profesyonellikten uzaklastikca her alanda oldugu gibi yapilan isin kalitesinden uzaklasiliyor.
    avrupa ve amerika'da sinema emekcileri mesai saati doldu mu salteri indirir gider. sahne yarim kalmis, aman set sarkarmis umrunda olmaz.
    haklarini bilir ve sendikasi onu korur.

    bizde ise bazen uc gun uykusuzuykusuz, sigortasiz calisirsin.

    bunun yaninda diger buyuk sebepler:
    -turkiye'de gercekten iyi oyuncularin cok az olmasi
    -ozgun senaryo cikmamasi
    -cogu sinemacinin sinematografi bilmemesi

    "iyi film" demek pahali film demek olmasa da bir takim butcesel sikintilar ve sinem fonlarinin yetersizligi.

    bir de yanlis ve ozenti hikayeler pesinde kosulmasi.
    bizim topraklarimizda bize ait inanilmaz hikayeler var.

    *aksiyon bizim kalemimiz degil. hem paramiz hem teknolojimiz, hem uzmanligimiz yok. birakalim amerikalilar yapsin.

    *ozcan denizler, burak ozcivitler ask filmi yapiyor. senaryolar amerika, kore cakmesi orjinal bile degil. yonetmenlik ve oyunculuk konusuna deginmeme gerek yok. ask filmlerini de cok iyi bir fikrimiz yoksa birakalim fransizlar yapsin. rica ediyorum.

    *korku filmi derseniz 1-2 tane disinda feci kotuyuz. o bir iki tane de zaten islama dair idi.

    *dram filmlerinde cok iyi olabiliriz. toplumsal yaralarimiz o kadar cok ki, hikayelerimiz, zorunlu goclerimiz, elimizden alinanlar, olumlerimiz, topraklarimiz... keske esas bize dair bu hikayeleri anlatabilsek de mahsun kirmizgul aglakligina maruz kalmasak.

    *komediye gelince cem yilmazlar sahanlar film bile yapmiyor onlari geciniz. karakter saklabanligindan ote seyler degil izledikleriniz. kara mizah bize cok uygun kanimca. onur unluler cogalmali.

    bir yozgat blues, bir atlikarinca, bir simdiki zaman bunlar cogalmali. saygilar.
  • dünya'nın herhangi bir ülke veya dilinde çekilen binlerce film izlemiş ve izleyen birisi olarak gördüğüm nedenlerden en önemlileri endüstriyel bir girişim olmaması ve özgünlükten uzak oluşudur. film senaryoyla başlar ve öyle biter. bizdeki film mantığını ezbere bilmeyen var mı? zengin -fakir aşkı, fakirlikten zenginlik ve şöhrete ulaşma, kan davası vs. bu sınırlı alanlarda yapabileceğiniz çalışma çok sınırlıdır. bunun dışında kalan bir örnek olarak mahsun kırmızıgül üzerinden gidilebilir. işin mektebini ya da kitabını bilmiyor olmasına rağmen ortaya çıkardığı iş gerçekten takdire şayan. hatta benim fikrimi sorarsanız ülkemizin gördüğü en iyi 5. yönetmendir kendisi. toparlayacak olursak, ezberci zihniyetin doğrudan bir etkisi olarak hep taklit etme, tekerrür etme ( ne diyorsanız ismine) durumu kaçınılmaz oluyor ve senarist yetişmiyor. zaten yoktan var edecek bir yönetmenimiz olmadığını düşünürsek, berbat bir senaryo doğrultusunda berbat bir "eser" çıkıyor ortaya. bir de çok güzel senaryoları rezil edenler var o ayrı. endüstri kısmı tamamen işin kilitlendiği nokta. rekabetin olmayışı, bir filmin iyi ya da kötü olmasının anlaşılmasına dahi engel oluyor. ayrıca biz de bir sinema topluluğu yok. bunu söylerken "bkm", "ckm" gibi üniversite derneği ayarındaki oluşumları kastetmiyorum . piyasa denen bir şey yok. eleştirmen zaten yok ( mesut yar'ın boş kalan zamanlarında yapması dışında). önemli ve son noktası ise izleyici kitlesi. bu kitle bir filmin nasıl başlayıp, nasıl bittiğine dair fikir sahibi değildir. kurgu olmuş mu, sesler kaliteli mi gibi tasası yoktur. bütün bunları bilen bir yönetmen olarak sen nasıl bir yapıt çıkarırdın? bu sorunu aşmış tek bir adam var o da (bkz: nuri bilge ceylan) dır ki yapımcı, yönetmen, senarist veya oyuncu... her işi kendi yapar. şimdi yeri gelmişken nbc'nin neden en iyisi olduğunun bir nedeni bu. bir de fransızların çok sevdiği slow-motion tarzı, ( tarkovski mode on).

    gelmiş geçmiş en iyi yönetmen sıralama şu şekilde :
    1- yılmaz güney
    2- yavuz turgul
    3- nuri bilge ceylan
    4-fatih akın
    5- mahsun kırmızıgül
  • türkiye'de iyi olamayan birçok şeyin kaderini paylaşıyor işte niyesi mi var. tr'de iyi olan şeylerden bahsedersek daha kolay bir liste hazırlayabiliriz ne yazık ki.
  • kalite ve film yanyana kullanılırsa kemal sunal

    meraklı köfteci, sakar şakir
hesabın var mı? giriş yap