• sondaki hecenin pornoyla hicbir ilgisi yok;
    macar likoru, kokunc bir tat, urkunc bir aroma; ayrica benim gibi budapeste hava alanina 10 dolarla duserseniz alabileceginiz en ucuz sarhos edici kapaktan aynen okuyorum:

    unicum
    (daha kucuk) gyarta 1790 - tol
    (kirmizi fon ustune kocaman bir balkan haci)

    zwack
  • macarlarin bitki ozlerinden yaptigi likor. ickiden ziyade oksuruk surubu ve mide ilaci olarak kullanmaya yarar.
  • “unicum, kitapçıların, eskicilerin ve antikacıların jargonunda adından da anlaşılacağı gibi tek bir örneği kalmış eşyaya denir. biraz bulanık olan bu tanım, sayısız alandaki eşyayı kapsar; yalnızca bir adet üretilmiş olan bir eşya olabilir bu: sözgelimi biri bir merdivenin tepesinde tellerle ilgilenen, biri bir tabure üzerinde yaylarla ilgilenen iki çalgıcı gerektiren devasa bir kontrbas olan oktobas ya da 1913 amsterdam büyük ödülü’nü kazanan ve piyasaya sunulması savaşın araya girmesiyle engellenen legouix-vavassor alsatia; madagaskar’da yakalanan tek örneği paris’te doğa bilimleri müzesi’nde bulunan tanrek dasagole fontoynanti gibi, 1966’da bir meraklının 1 500 000 franga satın aldığı kelebek troides allottei gibi ya da varlığı sadece 1962’de yucatan’da çekilmiş bir fotoğrafla anlaşılan beyaz fok monachus tropicalis gibi; çeşitli pullar, kitaplar, gravürler, plaklar ya da ses kayıtları gibi tek bir örneği kalmış olan eşyalar; nihayet şu ya da bu tarihsel özelliklerinin tek kıldığı eşyalar olabilir: versailles anlaşması’nın imzalandığı ve parafe edildiği dolma kalem, xvi. louis ya da danton’un kesilen başının düştüğü giyotin sepeti, einstein’ın 1905’te verdiği meşhur konferansta kullandığı tebeşirden arta kalan parça, 1898’de curie’ler tarafından ayrıştırılan ilk saf radyum miligramı, ems telgrafı, dempsey’in 21 temmuz 1921’de carpentier’yi yendiği maçta taktığı eldiven, tarzan’ın ilk slipi, rita hayworth’ın gilda’da taktığı eldiven, bu son kategorinin en yaygın ama herhangi bir eşyanın her zaman tek olarak nitelendirilebileceği ve japonya’da seri halde napoleon şapkaları üreten bir atölye olduğu göz önünde bulundurulduğunda aynı zamanda da en karmaşık klasik örneklerdir.”

    georges perec, yaşam kullanma kılavuzu'ndan.
  • koyu siyah renkte, bomba seklinde bir siseye sahip, macaristanin mustesna ickilerinden en saglami. ufak bir kadehte sunumu yapilir zira agziyla icmesini bilmeyenler icin ehven bir icki degildir. genelde, ufak bir yudum alindiktan sonra agizda bir tur cevrildikten sonra yutulur ve alinabildigi kadar derin bir nefes alinir. bu nefes alma esnasinda dislerden cigerlerin dibine kadar bu ickinin degdigi noktalarin varligi hissedilir.
  • (bkz: unicorn)
  • asterixin içtiği şey bu olmalı dedirten büyülü içecek.
    söz konusu içki önce ağzınızı, geçerken boğazınızı yakar
    miğdeye indiğinde patlaması da cabasıdır. bir yudumu gözlerinizi açar ve şakaklarınızda bir donma hissedersiniz.
  • içki öncesi ve içki sonrası kullanımlarda çok faydaları görülen, macar'ların tokaj şarabı ile beraber en ünlü içkisi. önceleri acı gelen tadı sonraları rahatlatıcı gelir.
  • www.zwackunicum.hu
  • tadi güzel olan saglam likör.
  • tadı passiflora'ya benzeyen içki.
hesabın var mı? giriş yap