viager
-
fransa'da kullanılan bir konut satış şekli. bir tür mortgage da denebilir sanırım. 800'lü yıllardan beri kullanılan bu satış şeklinde bir konutu indirimli bir fiyata satın alıyorsunuz fakat konutta yaşayanlar (genelde sahibi) taşınmıyor, orada yaşamaya devam ediyor. yaşadığı sürece de alıcıdan aylık bir ödeme alıyor. satıcı öldüğünde alıcı eve taşınıyor. bunun yüzünden satıcılar bazen alıcı evi görmeye geldiğinde hasta taklidi yapıyor, otururken dizlerinin üstüne battaniye örtüp öksürüyorlar. alıcılar da tabi balkona rutubete bakacaklarına ecza dolabına falan bakıyor. bazen viager anlaşmasını yapıyorsunuz haftasına satıcı ölüyor, bazen de biraz şanssız durumlar oluyor. jeanne louis calment isimli bir bayan evini viager usulüyle satmış mesela, fakat #42064375 de görüleceği gibi kendisi çok uzun yaşamış, alıcı ölmüş ve viager alıcının mirasçılarına kalmış.
-
isviçre'de de geçerli sanırım. önümdeki bir ilandan:
jolie maison en viager occupé -(işgalli viager'den güzel bir ev)
valeur du bien: 500'000.- (eşyanın değeri):
vous ne payez que: (sizin ödeyeceğiniz:)
bouquet: 58'000.- (ilk ödeme)
rente: 580.- par mois (aylık kira)
propriétaire: f 69 ans (mülkiyetin sahibi, kadın, 69 yaş) -
emlak ilanlarında karşıma çıkarak beni dumura uğratmış, bir tür geleneksel mülk satış yöntemi.
"yaşlılara her ay bir miktar maddi kaynak sağlayıp miras hakkı kazanmak" gibi bir şey olduğunu zannetmiştim ben bunu uzunca bir süre. bazı konumlarda, "satış türü" filtreleme seçenekleri arasında görünce şüpheye düştüm, biraz araştırınca anladım ki olay biraz farklıymış; başka bir tür satın alma yöntemiymiş meğerse. 1600'lerden beri orta avrupa'nın birçok ülkesinde, az da olsa hâlâ kullanılıyormuş bu eski usûl.
şimdi efendim, sistem şöyle işliyor:
bir mülk var içinde yaşadığınız ve tapusu size ait. bu rağmen maddi imkânlarınız kısıtlı. hatta belli bir yaşa gelmişsiniz, istiyorsunuz ki artık çalışmayayım ama para sıkıntım da olmasın. dolayısıyla bu mülkü elden çıkarıp belirli bir gelir ederek hayatınızı idame ettirmek istiyorsunuz. lakin düzeniniz bozulacak, elinizden gidecek mülk belki yıllardır yaşadığınız ev. bunca değişimi göze alamıyorsunuz. işte viager tam olarak burada devreye giriyor.
diyelim ki evinizin bedeli 300.000 euro ve siz 60 yaşındasınız. viager ilan veriyorsunuz; her ay düzenli olarak 2000 euro verebilecek kişi, ben öldükten sonra evimin sahibi olacaktır. bu süre zarfında kendi evinizde yaşamaya devam ediyorsunuz ve aylık güzel bir geliriniz oluyor. peki ne zaman ölecek bu insan? işte işin piyangosu da bu kısım. bir ay sonra ölürse 2000 euro'ya 300.000 euroluk ev satın almış oluyorsunuz. 30 yıl sonra ölürse vay halinize. çünkü yaptığınız anlaşma kanun nezdinde bağlayıcı ve ödediğiniz para, emlak değerini fazlasıyla geçse bile ödeme yapmaya devam etmek zorundasınız. işte bu sebeplerden dolayı, viager ilanları veren kişiler genellikle 70 yaş üzeri insanlar oluyor ki ilan talep görsün. mesela şu ilandaki evin sahipleri 82 yaşında bir amca ile 88 yaşında bir teyze. evin piyasa değeri 662.500 euro. bu çift çok yaşlı olduğu için önden üçte bir oranında toplu para da istiyor (çünkü alıcının riski çok az) ve ilave olarak aylık 1800 lira para talep ediyorlar. yani bu şu demek; beş yıl daha yaşasalar bile yarı fiyatına evi almış oluyorsunuz. kulağa biraz acımasızca geliyor sanki farkındayım ama sistem böyle işliyor. anlaşırsanız, ölmelerini bekliyorsunuz artık.* ne zaman göçerlerse öteki tarafa, o zaman siz de evinize kavuşuyorsunuz.
-"türkiye'de olsacılar" için not düşeyim; bizde bu sistemin işlemesi biraz zor! evi satan kişi bir seneden fazla yaşadı mı ortalık karışmaya başlar. alıcının rüyalarını, öldürme planları süsler. diyelim ki vadesi doldu, çok yaşamadı. bu sefer oğlu kızı girer devreye. ölen kişinin kılığında bankadan emekli maaşını çekmeye giden akrabalar yaşıyor bu memlekette. heyy yavrum, yedirirler mi hiç? daha mirasçı olduğunu düşünenlerin kavgalarına girmiyorum bile.-
hasılıkelam efendim; eğer bombacı mülayim gibi bünyesi olan birine denk gelmezseniz viager sistemi, alacağınız mülkü neredeyse yarı fiyatına indiren bir tür vefa/yaşama saygı sistemi. çok yaşlı değilse ilanı veren, ön ödeme de yok. kira öder gibi para ödeyip ev sahibi oluyorsunuz. tek sıkıntılı tarafı, bu parayı öderken satın aldığınız evde oturamıyorsunuz. (eski sahibi ölene kadar) hatta bazı alıcılar, pazarlık yapmadan önce satıcıların sağlık durumlarıyla ilgili detaylı bilgi edinmek istiyormuş. kronik hastalığı ya da uzun süreli rahatsızlığı olan birinin evi, daha kolay alıcı buluyormuş.
çok garip yahu. bir yönüyle akılcı ama diğer yüzü çok acımazsız. bir insan ölüyor ve sevenleri yas tutuyor, aynı gün bu ölüm sizi evinize kavuşturup mutlu ediyor.
hayat...
tuhaf şeysin. -
bu sistemi konu alan le viager adında bir fransız komedi filmi vardır.
fransız filmi kalmamış gibi, lisede bunu göstermişlerdi okulda. -
türkiye'de karşılığını intifa hakkı saklı tutularak gerçekleştirilen çıplak mülkiyet satışı ile bulmaktadır. çıplak mülkiyetin fiyatı satan kişinin yaşına göre biçilebilir. kanunda çıplak mülkiyet evin ederinin 1/3'ü ediyor. ancak 90 yaşında bir kişi için artabilir tabii.
-
2016 yapımı jeff bridges'in oynadığı hell or high water filmi ile öğrendiğimiz reverse mortgage uygulamasının orijini sanırım.
-
çıplak mülkiyet satışının taksitli hali anladığım kadarı ile. türkiyede pek bilinmeyen, nadir karşılaşılan bir tür satıştır. şunu popüler yapıp, bir sistematiğe oturtan bir şirket/kurum olursa paranın altında kalacaktır.
-
insan olana cok kullanisli bir sistemdir. hatta seneye boyle bir yatirim yapmayi dusunuyorum acikcasi. uzun vade karli bir yatirimdir. ama ilk akla geldigi gibi turkiyede olsa yaslilari vururlar eve cokerler gibi bir anlayis geliyor hemen, ote yandan fransada da viager anlasmasiyla aldiginiz evin sahibi siz aldiktan hemen sonra olursa gene bir sorusturma acilabiliyor o kadar saf degil adamlar.
yukarda yazar arkadas anlatmis ancak bir kac yanlis var. bir eve bedelinden fazla odemezsiniz. her sekilde bir stop noktasi var o noktadan sonra odemeyi birakiyor, ev sizin oluyor ancak icindeki oturan olene kadar veya huzurevine yerlesmedikce oraya gcemiyorsunuz.
birazda reel fiyat uzerinden konusmak gerekirse evin degeri 60000eu diyelim ve icinde bir amca yasiyor diyelim (bu kari koca da olabilir) icinde yasayan amcanin yasina gore genelde 70 ile 83 yasinda oluyor bu sistemi kullananlar, aylik bir bedel belirleniyor. bu bedelle beraber bir pesinat belirleniyor. adam olene kadar veya huzurevine kendi istegiyle yerlesene kadar bunu oduyorsunuz.
burada onemli olan kisinin yasi eger adam 65 yasinda ise potansiyel omru uzun oldugundan (fransaya gore adamlar 80i buluyor ben 50yi gorsem sansliyim) giris parasi daha az ve aylik kirasi daha az olabiliyor.
ornek olarak;
60000 eu evin degeri
icindeki amca 65 yasinda
ilk giris bedeli 7000 eu ve aylik 200 eu . verdiginiz rakam toplamda 30bin euya ulastiginizda amca olmese dahi ev sizin oluyor daha fazla odemiyorsunuz ancak amca olene kadar oturmaya devam ediyor. toplam odediginiz miktar ev bedelinin %50 %60ini gecmiyor bu sebeple hep kardasiniz.
gene ayni 60bin eu ev var diyelim
icindeki amca 83 yasinda
giris bedeli 15bin eu aylik 700 eu vermeniz isteniyor. yasin odeme ile orani bu sekilde, ben salladim tabi. her eve ve yasa gore degismekte.
soyle diyeyimki 50 60bin eu luk evler, 7-8 bin eu yatirim maliyeti ve aylik 250-300 e uzun vadede sizin olabiliyor. ıyi bir geliri olan kisi bu sekilde 3-4 ev ayni anda rahatlikla alabilir.
edit budur-baska bir suru sistem var, adam size evimi yap diyor kira verme diyor mesela, yikik dokuk ev contract yapiyorsun kira yok ama o evin bakimini yapman lazim vs
edit budut- duzeltme geldi evin fiyatini gecen odemeyi yapan biri olmus zamaninda gazetelere cikmis, ancak anlasmanin tam detayina bakmak lazim tabi;
"ın 1965, aged 90 and with no heirs left, calment signed a life estate contract on her apartment with notary public andré-françois raffray, selling the property in exchange for a right of occupancy and a monthly revenue of 2,500 francs (€380) until her death. raffray died in 1995, by which time calment had received more than double the apartment's value from him, and his family had to continue making payments." -
hayatı idame ettirme biçiminin gayrimenkulleştirilmiş hali.
yaş ilerledikçe risk azalıyor. genç yaşta alanında yaşam süresini göz önüne alması gerekiyor. türkiye ve japonya da bu iş yaş. türkiyede tutmama sebebi, anlatmama gerek yok. kısaca çok sabırsız bir milletiz. bir sene sonra gidip dayı sen neden ölmedin deyip mardinliyi kiralayabilme potansiyeline sahibiz. japonya da ise -abi adamlar çok yaşıyorlar. ülke yaşlı bakımından batma noktasına geldi. kim girer o riske.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap