white widow

• bu ne lannnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnnn! bu ne!
  az daha avrupa'da kayboluyordum bunun yüzünden! takatim yok, detayını sonra yazarım.
• vakti zamanında "çişimi ediom, çişimi ediom, popom kupkuru" dedirten ve akabinde temizlenmem için kanala düşmüş numarası yapma sebebimdir bu meret.
• turkiye den arkadaslar gelir, eheehe hadi bizi ot icmeye gotur derler.
  bazi uyduruk otlarla kendilerini antremanli zanneden arkadaslarimiz, en saglamindan olsun derler coffeeshop daki adama.
  yapma etme bu whitewidow bu adamin kafasina balyoz gibi iner dersiniz ama dinletemezsiniz. sonra gece kanallardan toplanan paranoya krizindeki arkadaslar ile ugrasmakla gecer.
• kalitenin amsterdam'daki sözlük karşılığı.
  
  fiyat güncellemesi de yapalım; the bulldog'tan 25eur karşılığında yaklaşık 3 gramı temin edilebiliyor. ha etmiyoruz, edilmesini de tavsiye etmiyoruz tabi, orası ayrı.
• bazen de güldürmez, düşündürdüğü şey de göt korkusu olur. bad tribi fenadır.
• kaybolmuş şizofrenimi bulan dul. hayatımda hiç bu kadar açık olmamıştım kendime.
  
  edit: hala etkisi altında kalabiliyorsunuz. fizyolojik olarak sınırlarınızı zorluyor, zihnen hala toparlanmakta güçlük çekiyorsunuz, kelimeleri yan yana koymakta zorluk yaşıyorsunuz. kullanmayın. jübilemi dev bir isimle yaptığım için mutluyum, ama gerek yok.
• amsterdam'da tani$ilmasi mumkun olan, ye$il bir bitki turevi.
• (bkz: legalise it)
• arkadaşlar denedim çalışıyor, yalınız red light'ın hemen girişinden almayın oradaki biraz zayıf.
• sativa ve indica kırmasıdır. gönüllerimizin cannabis cup birincisidir. her canlı bir gün white widow'u tadacaktır.