• hi-fi'cıların kullandıgı ve onlar tarafından icat edilmis bir birim. kısaca w.a.r. olarakta bilinir. olayın acılımı sudur.
    hi-fi sistemleri kimi zaman cok buyuk ve ev dekorasyonunu degistirebilecek parcalara sahiptir. mesela sisteminize eklemek istediginiz bir hoparloru evin neresine koyacaginiz cok onemlidir. cunku akustik hi-fi'da muhim bir mevzudur. hi-fi ekipmanlarından her birinin kendine ait bir w.a.r. birimi vardır. evin duzenini belirleyen kisi evin hanımı yani esiniz oldugundan, w.a.r. birimi yuksek bir cihazi evinize yerlestirmeniz daha kolay olacaktır. w.a.r. birimi yuksek bir cihaz demek, evin dekorasyonuyla uyum sagliyacak bir cihaz demektir.
  • sony ve philips gibi büyük firmaların son yıllarda ürünlerini tasarlarken göz önünde bulundurduğu etken olan wife acceptance factor teriminin kısaltması, özetle "nasıl bir tasarım yapalım ki kadınlar kocalarının almasına ses çıkarmasın?" şeklinde açılabilir, neredeyse her evli erkeğin derdi olan bir soruna derman bulma girişimidir, helal olasıcadır.

    http://reviews.cnet.com/…1.html?tag=dir&tag=nl.e702
    http://en.wikipedia.org/…iki/wife_acceptance_factor

    (bkz: wife acceptance ratio)
  • (bkz: waf)
  • (bkz: waf/@ventolin)
  • ilk defa stereophile dergisindeki bir degerlendirme yazisinda kullanilmis, almanca ve ingilizce hifi forumlarda karsisiniza cikan terim

    genelde bu faktörler eve almak istenilen pahali elektronik oyuncaklarin* kadinlar tarafindan kabul edilme olasiligini yükselten seyler.
    iyi bir design, feminin kompakt bir görüntü, parlak civil civil seyler genelde waf'tir. bir de wikipedia'daki yaziya göre o kadar da yeni degil bu terim.

    kablolarin ortadan yok oldugu bir surround sistem bence bu kategoriye kesin girer...

    (bkz: wife acceptance factor)
    (bkz: woman acceptance factor)

    edit:
    benden önce yazilmis oldugu icin kestim biraz. aratmama ragmen gözümden kacmis
  • genellikle bir tüketici elektroniğini satın almaya ilişkin olarak er kişinin eşi tarafından gösterilecek direnci ifade eder.

    özellikle de ev sinema sistemleri için son derece yüksek bir değere sahiptir. zira bu durumda yalnızca evin ortak parası* bir hobiye harcanmakla kalmamakta, evin salonunun her yerine elektronikler, hoparlörler ve en tehlikelisi de kablo kargaşası doldurulmaktadır.

    bunun dışında zenginler için spor araba alınacağı zaman, biz fakirler için ise curved tv, oyun bilgisayarı veya playstation alınacağı zaman karşılaşılmaktadır.

    diğer kullanımları için:
    (bkz: waf)
    (bkz: wife approval factor)
    (bkz: wife appeal factor)

    cinsiyet ayrımı olmayan kullanımı için:
    (bkz: spouse acceptance factor)
    (bkz: spousal acceptance factor)

    daha fazla bilgi için: https://en.wikipedia.org/…ki/wife_acceptance_factor
  • kadınların endüstri üstündeki gizli eli.

    tamamen erkeklerden oluşan bir dünyada her şey köşeli, siyah renk, mekanizması kablosu ortada ve yağlı olurdu. tam bir steampunk, mad max karışımı. kadınlara beğendireceğiz diye köşeleri yuvarlamak, değişik renklere boyamak ve kapaklarla kapatmak zorunda kalıyoruz. *

    küçükken annemin eve masaüstü bilgisayar alınmasına karşı ancak laptop alınmasına sıcak bakmasının sebebi buymuş meğer. çünkü masaüstü bilgisayar kocaman (o zamanlar lcd monitörler pahalıydı. genelde crt monitör kullanılırdı.), bol kablolu, çirkin ve gürültülüydü. evin içinde böyle bir aletin olmasını istemiyordu. ancak laptop daha küçük, şık, her an ortadan kaldırılabilir ve sadece tek kablosu var.
hesabın var mı? giriş yap