• bal gibi çizgi film.

    “görüyorsunuz, sürekli ev arıyoruz ama bu çukuru bulmaya devam ediyoruz, bu yüzden bu çukuru ararsak evimizi bulabileceğimizi düşündüm."

    “dün, yarınken benim için çok heyecanlı bir gündü.”

    “bazen en küçük şeyler kalbinizde en büyük yeri kaplar.”

    “gideceğim yere her zaman bulunduğum yerden uzaklaşarak varırım.”

    “inandığından daha cesur, göründüğünden daha güçlü ve düşündüğünden daha akıllısın.”

    “nerede olduğumu bildiğim için kaybolmadım ama yine de bulunduğum yer kaybolmuş olabilir.”

    “bu kadar uzun süre ayrı kalmamak için rüya gördüğümüzü düşünüyorum. birbirimizin rüyalarındaysak, her zaman birlikte olabiliriz.”

    "insanlar bir şeyi unuttuğunuz için üzgünlerse, onları unutmadığınızı, sadece hatırlamadığınızı söyleyerek teselli edin."

    “nehirler şunu biliyor: aceleye gerek yok, bir gün oraya varacağız.”

    “hoşça kal demeyi bu kadar zorlaştıran bir şeye sahip olduğum için ne kadar şanslıyım."
  • karakterlerinin ruhsal sorunları olan çizgi film.

    eeyore - depresyon
    pooh - bağımlılık
    tigger - adhd
    owl - ocd
  • gelmiş geçmiş en güzel, en sıcak, en güzel pazar sabahlarının çizgi filmidir. ne zaman aklıma gelse içime garip bir mutluluk doluyor. garip diyorum çünkü yanında sebebini tam olarak kestiremediğim bir hüzünle beraber geliyor bu mutluluk. winnie the pooh desenli, ağzında ufak bir kırık olan ilk kupam da geliyor aklıma. çocukluğun masumiyeti, hayatın dostluk, sevgi ve uykudan ibaret olduğu o güzelim yıllar.

    türkçe seslendirmeleri orijinalindan kat kat sıcaktır.
  • winnie ve tiger karakterleri'nin seslendirmesini bülent kayabaş'ın üstlendiği çizgifilm.
    ikisinin aynı kişi olduğunu anlamak çok zor, burda bülent kayabaş'ın profesyonelliğinin hakkını saygıyla yad edelim.

    ikinci anektod:
    çizgi karakterler çeşitli nevrotik niteliklere göre ayrılmış.
    winnie: aşırı duyarlı, unutkan, sorumsuz, tembel ve sürekli (çizgi diline uygun biçimde) felsefi sorular/cevaplar peşinde bir ayı. bipolar disorder nitelikleri var. zayıf karar verme yetisi vs. de eklenince. sanatçı entel tip.
    tavşan: saplantılı bir şekilde aşırı titiz ve düzenli. ocd'den muzdarip olduğunu düşünüyorum.
    piglet: her şeyden korkan, endişeli ve özgüven eksikliği çene bir domuzcuk. anksiyete'nin bütün türevlerine sahip.
    eeyore: çok açık ve net bir şekilde borderline.
    tigger: hiperaktivite ve aşağılık kompleksinden ileri gelen narsist kişilik bozukluğu. tanı bu. yalnızca narsist olamaz çünkü crew'ün geri kalanının hepsi dibi boylamış tipler.
    christopher robin: hayalgücü çok geniş bir çocuk. büyürken sosyal hayata uyum sağlamayı başaramazsa şizofreni potansiyeli var. zaten uydurduğu bütün hayali arkadaşlarının hepsinin nevrotik tipler olması potansiyeli ortaya koyuyor.

    şimdi gelelim çizgifilmin hiç de çizgifilm olmayan diğer tarafına: ''quotes''

    --- spoiler ---

    tavşan winnie'ye 'her yere hep son dakikada geliyorsun!' diye kızdığında winnienin verdiği şu tepki 'son dakika hangisi bilmiyorum tavşan hep geriye başka dakikalar kalıyor' oldu.

    yani benim en sevdiğim nokta burda, tavşan, son dakkada geliyosun diyince, winnie zaman kavramını izafi bulduğunu belirtmen bi cümle kuruyor ama aslında amacı göt etmek de değil, harbiden bu konuda kafası karışık olduğu için öyle söylüyor. sana göre son dakikaydı ama kimi merkez alalım, diyor. sıradan insanların farkına bile varmadığı detaylar onun o kadar kafasını karıştırıyor ki işin içinden çıkamıyor.
    neyse ki bal var. mutluluğu bal'a kodlamış. (p.s: yani bi çocuk romanından öğrenebileceğimiz bi şey var burda bence, aynı sebepten acı çekiyorsanız demek ki mutluluğu bi şeye kodlayacaksınız.)

    mesela şunlar da var:

    "rivers know this: there is no hurry. we shall get there some day." ~ pooh's little instruction book

    "standing still can be a moving experience." --winnie the pooh

    "it's hard to be brave, when you're only a very small animal." --piglet

    "how can you get very far if you don't know who you are? how can you do what you ought if you don't know what you've got? and if you don't know which to do of all the things in front of you. then what you'll have when you're through is just a mess without a clue? of all the best that can come true- if you know what and which and who." ~ winnie the pooh

    "...it never hurts to keep looking for sunshine..." ~ eeyore

    "when you are a bear of very little brain, and you think of things, you find sometimes that thing which seemed very thingish inside you is quite different when it gets out into the open and has other people looking at it." ~ winnie the pooh

    "piglet sidled up behind pooh.
    'pooh' he whisper'd.
    'yes, piglet?'
    'nothing' said piglet taking pooh's paw. ' i just wanted to be sure of you.'

    "rabbit's clever," said pooh thoughtfully.
    "yes," said piglet, "rabbit's very clever." and he has a brain."
    "yes," said piglet, "rabbit has a brain."
    there was a long silence.
    "i suppose," said pooh, "that that's why he never understands anything."
    --- spoiler ---
  • "what day is it?" asked pooh
    "it's today" squeaked piglet
    "my favourite day" said pooh
  • winnie the pooh aslında 1920'lerde yazılmış bir çocuk romanı, üç ciltten oluşuyor. kitaptaki karakterler yazar a a milne'nin oğlu christopher ve onun oyuncaklarından esinlenilerek yaratılmış, ayı winnie, domuzcuk piglet, eşek eeyore ve kaplan tigger hep küçük christopher'ın bez oyuncakları. kitap, wind in the willows, peter pan, alice in wonderland gibi çocuk klasiklerinin ilüstratörü, a a milne'nin de kadim dostu ernest h shepard tarafından bahsi geçen oyuncaklara bakarak resimlendirilmiş. winnie ve arkadaşlarının son derece sade ama sevimli hikayeleri seksen senedir batılı veletlere gece uyumadan önce anne babaları tarafından okunmuş.

    ta ki ilüstrasyonlardaki potansiyeli ve kitapın popülaritesini gören walt disney firması işe el atana kadar.
  • "herkes bir çanak bal yemis kadar mutluydu" sözüyle mutlulugu tatliya baglayan ayicik.
  • bir insanın sahip olabileceği tüm etik değerler göz önünde bulundurulduğu takdirde, bu çizgi film serisinin tüm bölümlerinin internette ya da başka bir yerde türkçe dublajlı olarak yer almaması hiçbir mantığa sığmıyor.

    winnie the pooh dediğin digimon'dan sonra yayınlanırdı, o yüzden kimse izlemez hemen değiştirirdi. ama ben inatla izlemeye devam ederdim çünkü en sevdiğim çizgi film olduğuna inanırdım. okula gittiğimde kimseyle winnie the pooh muhabbeti yapamıyor olmam bu gerçeği değiştirmiyordu. insan etrafına tiggerları, pigletleri, baykuşları toplamak istiyor. bir christopher robin gelse de her şey ne kadar da basitmiş diye çözülse beklentisi içinde.

    yapılabilecek en iyi çizgi film olsa gerek.
  • bir çizgi film. bir ayi, bir kaplan, bir domuzcuk, bir tavsan, bir kostebek bi de esek var hatirladigim. bu arkadaslar ormanda mutevazi bir yasam surduruyorlar. baslarindan komik olaylar felan geciyo. ben seviyorum en azindan....

    senelr sonra gelen edit: trt'n,n çıkardığı tartışma sonunda domuzcuk olarak nitelendirdiğim hayvanatın, aslında bir armadillo olduğunu öğrenmiş bulunmaktayım. burada, kendisinden ve tüm armadillo arkadaşlardan özür diliyorum.
  • did you realize that winnie the pooh was based on psychological problems? winnie had an eating disorder, piglet had generalized anxiety disorder, eeyore had major depression, rabbit had ocd, tigger had adhd, and christopher robin had schizophrenia.

    bunun üzerine; vay anasını dediğim çizgi film...

    referans
hesabın var mı? giriş yap