• santral ve periferik olarak ikiye ayrilir. siklikla periferik olarak basiniza gelir. ortalama duzelmesi 3 hafta ile 3 arasinda degisir. bazen tam olarak iyilesmez. steroidlere iyi yanit verir. stresli donemlerinizde ortaya cikar. ozetle kafaya birsey takmadan stressiz bir sekilde yasamak lazim.
  • insanı aynanın karşısında ağlatan bir illettir kendisi. oldukça stresli bir dönem, yüksek lisansın bastırdığı ağırlık, üzerine yetiştirilmesi gereken araştırma ödevleri... yemek yemez olmuştum ve saatlerce bilgisayara mahkumdum ki bir akşam bana kötü bir merhaba dedi. ilk nasıl fark ettin diye sorarsanız, aslında çok geç fark ettim. öğlen yemeğimi yerken ağzımda bir gariplik vardı, şapur şupur denir ya hani o misal yiyordum fakat bu durumu açlığıma yormuştum. sonra su içtim, ağzımdan bir kısmı aşağı doğru süzülüverdi, sussuzluğuma ve telaşıma verdim. okula gitme vakti yaklaşıyordu, hızla dişlerimi fırçaladım. ne gariptir ki ağzımda suyu çalkalarken su dışarı çıkıyordu, anlamadım ama hiç oralı da olmadım, derse geç kalacaktım. yolda sanki sağ gözümün göz kapağının kapanmadığını hissediyordum, takmadım. gözlerim zaten sorunludur, sürekli ağrır, başıma bela açar. neyse efendim ben okula vardım, bir arkadaşla şakalaşıyorum ders öncesi, ne tuhaf ki gülerken ağzım bir garip sola kayıyor. hava çok soğuktu büzüşmüştür dedim. neyse akşam eşimle eve dönüyoruz, ben " gülerken ağzım sola kayıyor ve sanki sağ gözüm kapanmıyor, göz kırptığımı hissetmiyorum " dedim. sonra eşim suratıma baktı, ben gülüyordum, onun yüz şekli fena değişti. evet hissettiklerimin hepsi doğruydu. eve kendimi atmamla aynaya koşmam ve aynı zamanda ağlamam bir oldu. o nasıl bir korkudur, yaşayan bilir diyorum. yüzümün sağ tarafı resmen oynamıyordu. korkunçtu, irkildim.

    ertesi sabah doktora gittik. ben illa, yok gözümde, sorun benim gözümde diye eşimi ikna ettim, göz doktoruna gittik. kadın direk yanlış yer, nörolojiye gidin çabuk dedi. kalbim küt küt atıyor, felç geçirmiş olmak hala aklımın ucundan bile geçmiyor, ne saflık değil mi? doktor muayene ettikten sonra yüz felci olduğunu söyledi. ben ağlamaya başladım tekrar.... sonrasında, korkmayın 10 güne geçer dedi, virüs bu, grip gibi düşünün ilaç alınca geçiyor ya öyle geçecek işte dedi. kortizon ve mide ilacını aldım, gözlerime göz damlası, merhem ve geceleri yatarken kullanacağım adını bilmediğim bantlı bir fanus verdiler. bir de egzersizler var tabi...

    bütün psikolojim alt üst oldu, memleketten uzak, komşu yok, konuşacak insan yok. eşim işe gidiyor, ben yanlız. yaratmadığım senaryo kalmadı kafamda, hatta beni bırakır mı acaba diye psikopata bile bağladım. sürekli ağlıyorum... aynaya bakmaya cesaretim yok...

    3.gündü sanıyorum biraz iyileşme fark ettim, iyileşme de işte yapamadığım hareketleri biraz yapabilme becerisi. mutlu oldum deliler gibi. sonra 6. güne kadar bir gelişme olmadı. ben yine çöktüm, yine ağlıyorum, yine senaryo yazımına başladım. sonra biraz daha ilerlemeler oldu, umutlandım. 12 günün sonunda yani ilaçların bittiği gün dışardan fark edilemez olmuştu artık. sadece göz kapağım düzelmemişti ve de burnu kaldıran o yanaklara bağlı kas...yaklaşık 15 gün sonra göz kapağım kapanır hale gelmişti tamamen, geceleri o fanusla uyumayacaktım ya benden mutlusu yoktu artık. yalnız burnumda hala bir gelişme yoktu. 20. günde burnum da kırışmaya başlayınca, tamam dedim düzeldi. hayat sen ne güzelsin çığlıkları atıyorum etrafta. egzersizleri de bırakmıştım artık.

    sonra 6.haftada sağ gözümün sol gözümden büyük olduğunu gördüm fotoğrafta. kafam karıncalandı, birden umutsuzluk sarıverdi beni yine. yavaş yavaş aynanın karşısında sorunu bulmaya çalıştım. göz çevresindeki özellikle dediğim burnu yanağa bağlayan kas çalışmıyordu hala, kırışıklık sadece bir yanıltma. şu an 9.haftaya giriyorum. egzersizlere tekrar başlayarak sanki biraz daha gelişme sağladım. ama gözümün altındaki kas kendini toparlamadı hala. internette okuduğum kadarı ile altı aya kadar toparlanma sağlanıyormuş. geçmezse fizik tedavi deneyeceğim.

    şimdilerde yemesine çok dikkat eden, soğukta kendini sarıp sarmalayan, spor yapan, hobilerle uğraşan, yüksek lisansı çok da takmayan, geçsem yeter mantığında biri oldum. hayata bir kere geliyoruz sözünü de çok iyi anladım. içimdeki ikinci kez yüz felci geçirme korkusu da geçerse eğer tam olarak mutluyum diyebileceğim.

    tavsiye olarak diyeceklerimse, yüzünüz düzeldi sansanız bile egzersizlere bir süre devam edin.
    geçmiş olsun.
  • dün itibariyle geçirdiğimi öğrendiğim lanet hastalık.

    iki hafta önce sağ kulakta ağrı ve çevresinde oluşan şişlik ve yumrular şikayetiyle doktora gittim. muayene sonrası orta kulak iltihabı ve zona teşhisi kondu. bir hafta boyunca yatak döşek yattım. suratımın sağ tarafı resmen iptal oldu. çeşitli yaralar çıktı. çenem, yanağım yara doldu. saçımın içi, kulağımın içi yara doldu. aşırı ıstıraplı bir hafta geçirdim. bir hafta sonraki kontrolümde orta kulak iltihabımın iyileştiği, zonamın iyiye gittiği söylendi. ağrılarım dinmişti, yaralarım tam olmasa da yavaş yavaş kapanıyordu.

    dün sabah uyandığımda suratımda bir gariplik vardı. kahvaltıda yediğim şeylerin tadını alamadım. dilimin sağ tarafı tamamen hissizdi. dilimi ısırdığımda acı duymuyordum. güldüğümde ağzımın yalnızca sol tarafı hareket ediyordu. sağ gözümü tam olarak kapatamıyordum. aynı doktoruma gittim tekrar. yüz felci dedi. kulakta ve suratta zona geçirdiğinde oluşabilen bir şey dedi. ramsay-hunt sendromu isimli bir hastalık dedi. yüz felcin kalıcı da olabilir, geçici de olabilir dedi. sağ kulağının tamamen sağır olma riski var dedi. bir de beyin mr'ı istedi. birazdan onu çektirmeye gideceğim.

    24 yaşında, hiçbir sağlık problemi olmayan, mutlu mesut yaşayan bir adamken, 2 hafta içerisinde kalıcı yüz felci ve sağ kulağın tamamen kaybı riskiyle karşılaştım. beynimde bir hasar olmaması içinse dua ediyorum.

    söyleyeceğim tek şey var. hayatınızda ufak tefek şeylere takılmayın. gerçekten bunu yapın. sağlığınız yerinde olduğu için, neye inanıyorsanız ona şükredin. evet ölümcül bir hastalık değil, belki çok ciddi bir şey de değil. belki 1 ay sonra tekrar eskisi gibi olacağım.

    ama doktorun ağzından belli riskleri duyduğunuzda, 2 gün önce canınızı sıkan ufak tefek şeylere, annenizle babanızla sevgilinizle yaptığınız saçma kavgalara lanet ediyorsunuz. ben bunlara mı sıkmışım canımı diyorsunuz.

    bazı şeylerin kıymetini anlamak için, daha kötü şeyler olmasını beklemeyin.

    ekleme: iyi dilek, tecrübe ve tavsiyelerini esirgemeyen herkese çok teşekkür ederim. an itibariyle bu hastalığı geçiren arkadaşlarımdan aldığım tavsiyeler: tedavi süresince tuz ve şekerden mümkün olduğunca uzak durmam, bol bol sakız çiğneyip kaslarımı çalıştırmam, çalışmayan bölgelerime masaj yapmam ve moralimi yüksek tutmam gerektiği yönünde. tekrar herkese teşekkürler.
  • önce gözlerinizde kaşınma başlar, sonra dilinize bir şeyler olur ve tat alamamaya başlarsınız. aradan 4-5 gün geçer ve birden yüzünüze bir şeyler olmaya başlar, yaklaşık 5 dakika sonra yüzünüze ortadan bir çizgi çekin ve bir yarısında kalan bütün kasları hareket ettiremediğinizi görürsünüz. kaş, dudak, yanak, kulak, burun, göz kapağı... ondan sonra olaylar gelişir: dudağınızın yarısı hareket etmediğinden çorba, su gibi sıvı şeyleri bir taraftan içerken bir taraftan dökersiniz; göz kapağınız kapanmadığı için suni göz yaşı elinizde dolaşırsınız yada göz kapağınız kendiniz kapatıp açarsınız yada teramisini göze boca eder sargı bezi ile kapatırsınız; gözünüzü bu metodla kapattı iseniz artık araba kullanamazsınız (inanmayan bir gözü kapalı araba kullanmayı denesin); dilinizde uyuştuğu için yemeklerden zerre tad alamazsınız; tedavisinde kortizon kullanıldığı için güzelce kilo alırsınız; bir de o sıralar çok önemli bir mülakata girecek iseniz istenen sağlık kurulu raporunda kocaman "sağ periferik fasial paralizi dışında herşey normal" yazar; ayrıca görenler "seni cin çarpmış" derler ve "bir daha tuvalete destursuz girme" telkininde bulunurlar, bununla da yetinmeyip cinci hocaya götürürler (konya kadınhanında kaşağı ile yüz felcini tedavi eden bir hoca var tavsiye ederim).
  • alt çenedeki azı dişlerini uyuşturmak amacıyla yapılan anestezi sırasında ortaya çıkabilecek olan bir anestezi komplikasyonu.anestezinin etkisi geçince bu durum da ortadan kalkacaktır.ancak bu süre boyunca ilgili taraftaki gözün bandajla kapatılması gereklidir.
  • bugünden itibaren bünyeme katıldığı kesinleşen hastalık.

    yüzümün sağ tarafında birkaç gündür bir gariplik olsa da insanın aklına hemen "acaba felç mi!?" diye bir soru gelmiyor.
    hayatımda ilk defa kortizon kullanıyorum ve acaba %100 iyileşecek mi diye endişeliyim.
    ama içimi az da olsa rahatlatan şey, şu an gözümü kapatabilecek durumda olmam. bu da ya hafif atlatacağım ya da bundan sonra kötüleşeceği anlamındadır herhalde.
    şeker neyse de tuzsuz yemek bulup yemek çok zor olacak gibi..

    neyse, bekleyip göreceğiz..

    not: bana b vitamini vermediler ve yazılanları okuyunca kıllandım şimdi..

    edit: sonradan duzeldi ve bir daha da yasamadim. sayesinde 10 kilo verdim.
    baslangicini soran bir mesaj aldim; su icerken dis doktoru uyusturucu igne vurmus gibi suyu agzimin icinde tutamadigimda suphelenmistim.
  • bugün olduğumu öğrendiğim hastalık. çok garip birşey yüzümün bir tarafıyla tüm mimikleri rahatça yapabilirken diğer tarafında en ufak bir hareket yok tek taraflı gülümseye biliyorum insanlara :) göz kırpmak kesinlikle mümkün değil o yuzden gözümde kuruluk başladı, bir de acayip bir baş ağrısı yapıyor ama kortizon tedavisine başladık kilo olarak dönmese bari..
  • evet yine garip bir sağlık sorununu hiçbir masraftan kaçınmayarak edinmiş ve karşınıza çıkmış bulunuyorum. daha önce (bkz: parmak kesmek/@dur) (parmağın ucunu koparmak suretiyle), (bkz: diş ağrısı/@dur), efendime söyleyeyim diz bağlarını zorlama olsun, vertigo olsun, böyle egzantrik sağlık sorunları yaşamış biri olarak, bugün itibariyle portföyüme yüz felcini de ekledim çok şükür.

    3 gün önce yüzümün sol tarafında hafif bir hislilik durumu yaşamaya başladım. sabah uyandığımda sanki bütün gece yüzümün üzerine yatmışım da, orası tahriş olmuş gibi bir his başladı. her hastalığın son raddesine kadar doktora gitmeyi kendine hakaret addeden bok kafalı bünyem, bişey değildir diyerek geçiştirdi durumu. dün sabah bu his garip bir uyuşma ve gıdıklanma hissine dönüştü. bu sabah ise aynı hissi daha şiddetli şekilde yaşayınca gittim doktora. henüz yüzümde takılma gibi bir durum oluşmadı. doktor birkaç genel tetkikten sonra şıppadanak söyledi, kardeş sen yüz felci geçiriyorsun diye. korkutuyor tabi insanı biraz. ama merak etme, çok ilerlememiş 2 haftaya en geç geçireceğiz diyerek gaz verdi bana.

    (bkz: dekort) isimli kortizon içerikli iğneden patlattı bir tane kaba etime. iki saat sersemletti, sonra da enerji patlaması yaşatıyor. ben de bu patlamayı sözlüğe entry girerek geçiriyorum, deneyimlerden herkes yararlansın deyu.

    iyi bir nörolog kendisi, daha önce de gittiğim, güvendiğim bir adam. adamın açıkça söylediği, klasik sebeplerin ötesinde (soğukta kalma, cereyanda kalma, klimaya maruz kalma, sabah duş alma gibi), zaman zaman bunların hiçbiri olmasa da, vücudun dirençsiz kaldığında, stresin arttığında bu tarz reaksiyonlar vermesi oldu. açıkçası bana da mantıklı geldi. zira çok uzun yıllardır her sabah duş alıp çıkan bir insanım. o nedenle, böyle bir döneme denk gelmiş olması daha ihtimal dahilinde geldi bana.

    şimdi yüz hareketleri yapıyorum. sakız çiğniyorum. du bakali nolcek..
  • başıma gelen can sıkıcı durum. göz hareketlerine, yanak, dudak hareketlerine bakarak evrelendirme aşamaları oluyor. benim durumum tam 1 ay sonra tamamen düzeldi. psikolojik olarak yıpratıcı bir süreçtir. özellikle içindeki o acaba kalıcı mı korkusu sebebiyle.
  • yaklaşık 2 ay önce yüz felci geçirmiş biri olarak tedavi süreci çok önemlidir.nitekim ilk belirtileri farkettiğiniz anda hastaneye gitmeniz tedavi sürecini başarılı bir şekilde atlatmanızı sağlayacaktır.bizzat bu hastalığı geçirmiş biri olarak,yüz felci geçiren arkadaşlara faydalı olması temennisiyle bir kaç öneride bulunacağım.

    -öncelikle benim başıma gelmez demeyin.gece uyuyup sabah uyandığınızda kendinizi yüz felci geçirmiş olarak bulabilirsiniz.

    -ilk farkettiğiniz an muhtemelen yemek yerken olacaktır.özellikle sıvı yiyecekleri tüketirken dudağınızın bir tarafını toparlayamadığını farkedeceksiniz.ben dudağımın sağ tarafını kontrol edemiyordum ve ayrıca dilinizinde tat alma hassasiyeti azalabilir.benim dilim ilk günlerde paslı bir tat oluşmuştur ve hiç bir besinin tadını normal olarak alamıyordum.

    -yüz felci yüzümün sağ tarafını etkilemişti.dudağımın sağı,sağ gözüm ve sağ yanağım bundan etkilenmişti.yüzümün sağ tarafındaki sinirler adeta çalışmıyordu.bunu 2.günde farketmiştim.

    -hastaneye 3.günde gittim.hastaneye gitmeden önce internetten hastalıkla ilgili bir takım bilgiler edindim.kulakla ilgili bir sorun olabileceğinden ilk olarak kulak,burun,boğaz doktoruna muayene oldum.kulakta herhangi bir sorun çıkmayınca nöroloji doktoruna sevk etti

    -nöroloji doktoru daha ilk bakışta yüz felci dedi zaten.herhalde çok tecrübeli bir doktordu ya da uğraşmak istemediğinden herhangi bir tahlil istemedi.kan tahlili dahi yaptırmadı.sen yüz felci olmuşsun dedi ve 15 gün süreyle kullanacağım kortizon ilacı (bkz: dekort) ve b vitamini takviyesi olarak (bkz: neuvitan) verdi.bunları 15 gün kullanmamı söyledikten sonra fizik tedavi bölümüne sevk etti.

    -fizik tedavi bölümündeki doktor ilk aşamada yapmam için yüz egzersizlerini gösteren bir kağıt verdi ve bunları disiplinli bir şekilde yapıp 10 gün sonra kontrole gelmemi söyledi.sonrasında eve gidip ilk günden itibaren ilaçları kullanmaya ve egzersizleri günde 3 kez düzenli şekilde yapmaya başladım.

    -ilk 5 gün nerdeyse hiç bir etkisini göremedim ne hapların ne de egzersizlerin umutsuzluğa kapılmıştım ve korkmaya başlamıştım geçmeyecek diye.kalıcı olup geçmeyeceğini düşünmek insanı gerçekten endişelendiriyor.

    -ilk 5 günden sonra ilaçlar ve egzersizler etkisini göstermeye başlıyor.özellikle egzersizleri yaparken yüzün felçli tarafını sıcak bir havluyla ısıtıp egzersizlere öyle başlamanız olumlu sonuç verir.hatta ilaçlardan ziyade egzersizlerin çok faydalı olduğunu düşünüyorum.

    -ilaçlar 15 gün sonra bitmişti benim.ama hala felç geçmemişti.ilaçlar bittikten sonra da kesinlikle egzersizleri ihmal etmeyin.ülk 5 günden sonra egzersizler olumlu sonuç vermeye başlayınca.fizik tedavi doktorunun 10 gün sonra gel uyarısını dikkate almadım ve doktora gitmedim.egzersizlere neredeyse 1 ay düzenli ve disipli olarak devam ettim ve felç büyük ölçüde iyileşti.

    -yüz felci diye söylenince insanı çok tedirgin ediyor 'felç' kelimesinin geçmesi ama yüz felcinin %90'ı kalıcı hasar bırakmadan iyileşiyormuş arkadaşlar nöroloji doktorum söylemişti bunu bana keza kulak,burun,boğaz doktorumda aynı şeyi söylemişti.ama iyileşme süresi 15 günde,1 ayda,6 ayda,2 senede olabilirmiş.tamamen bünyeyle ve erken tanı konmasıyla alakalıymış.

    -sonuç olarak yüz felci olduğunuzu anladığınız anda mutlaka doktora gidin.yüzünüzün iyice şekil değiştirmesini beklemeyin.sonrasında tedavi olurken bunun ne kadar faydalı olduğunu anlayacaksınız ve düzelir kendi kendine diye kesinlikle beklemeyin.tat alma duyusundaki bozulma da hastalığın ilk belirtisi olabilir bunu mutlaka önemseyin.benim ilk tat alma duyum bozulmuştu en son iyileşende yine tat alma duyusu oldu.

    -hastalığın üzerinden bugun tam 2 ay geçti ve şu an tamamen düzelmiş durumdayım.yüz felcine dair hiç bir iz kalmadı.tam olarak iyileşme sürecim 2 ay kadar sürdü.eğer başınıza böyle bir hastalık gelirse kesinlikle panik yapıp karamsarlığa kapılmayın arkadaşlar.doktora ise mutlaka en kısa sürede gidin.tedavisi mümkün olan bir hastalık ve 'felç' olması kesinlikle sizi korkutmasın.
hesabın var mı? giriş yap