ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
billie jean
-
klibinin, mtv ismindeki klip sektörüne hakim organizasyonun yayınladığı, ilk zenci klibi olması, belki bir bilgi olarak burada yerini almalı.
lakin günün birinde, misal 3000 yılında birisi burayı okuduktan sonra, "michael jackson da kimmiş" deyip, araştırır fotoğraflarını bulursa, o senden, benden beyaz suratını görünce, "bu mu zenci klibi çekmiş, lan herşeyi sallamışlar sözlükte" derse, "allah belanızı versin" diye lanet ederse, ben ne yapayım, hakettiğim bir şey mi bu ? ayıp değil mi maykıl, tarihe geçmiş insansın, kaosların sebebisin, her neyse saygı duyuyorum.
harika avcı
-
olgun şimşek gibi, türk olup kızılderili ismine sahip olan biri.
yaran tweet'ler
-
"o sitelere girme, içki içme, sigara içme, olaylara karışma, 3 çocuk yap.. sanki iktidarda akepe değil de annem var lan."
o ses türkiye
-
tekrarın tekrarının tekrarının tekrarını yapan program. tekrar içinde tekrar. tekrarception.
almanya
-
almanya'da yaşamakla ilgili en sevdiğim şey, insanların birbirine yalancı muamelesi yapmaması.
ulus kültüre şu yerleşmiş: birinin beyanı esastır ve kafadan doğru kabul edilir. yalan atıyor mu diye düşünülmez. bu devletle ilgili işlerde de böyledir, arkadaş arasında elde bira içip muhabbet ederken de. söylediğiniz şeyler olduğu gibi kabul edilir ve altında bir şey aranmaz.
ancak gün olur da yalan söylediğiniz ortaya çıkarsa bedelini ağır ödersiniz. resmi konularda büyük para cezaları gelir, sosyal ortamlarda dışlanma yaşarsınız.
bunun böyle olması ülkede işleri rahatlatıyor. örneğin birine gidip "kardeşim buraya araba parketmek yasak" dediğinizde tartışmaya girmiyor, "özür dilerim" diyerek çekiliyor. sözünüzün altında bir çakallık aramıyor. insanlar arası böyle bir güven ortamı oluşturan aile değerleri, eğitim sistemi vs. ne varsa türkiye'nin de üzerine dersler çıkarması gerek sanıyorum.
sıla gençoğlu
-
bu kadıncağızı nasıl bu kadar büyüttünüz de reklam filminde özcan deniz'le görünce hayal kırıklığına uğrayıp veryansın ettiniz anlamış değilim lan.
sonuçta tırıvırı şarkılar yapıp ekmeğine bakan bi popçu kişisi değil mi bahsedilen?
tamam, kendi janrı içinde hoş, dinlenip geçiliyor işte de ne ara, kim tarafından ve ne amaçla bir ella fitzgerald muamelesi görmeye başladı lan ben orayı kaçırdım? yani hangi noktada coca cola reklamında özcan deniz ile oynaması üzüntü yarattı? bir seveni ufak da olsa bi çıtlatırsa çok memnun olurum...
en nihayetinde reverans - feveran - bumerang - referans kafiyesinden şarkı yapıp cayır cayır söyleyen bi insandan bahsediyoruz değil mi? bu yukarıda okuduklarım da aynı sıla için söylenenler herhalde, farklı kişilerden bahsetmiyoruz?
allah'ını seversen şu sözlerin yazarından söyleyeninden ne umdun da ne bulamadın güzel kardeşim benim, bi açıkla da bilelim? bildiğin çocuk şarkısı değil mi olmm bu, hem de kötüsünden, manyak mısınız siz bi de kadını üzüp hastanelere düşürmüşünüz...
--- spoiler ---
önüne gelene eğilip reverans
bende karşılığı ağır feveran
üzerim seni çocuk
bakmam gözyaşına
döner bumerang
al sana referans
--- spoiler ---
mustafa kemal atatürk
-
çok büyük adam. türkler ışid gibi, ypg gibi sikko oluşumlara sahip değilse tek sebebi kendisidir.
born to run
-
tam 40 yıl önce bugün piyasaya çıkmış albüm. (bkz: thunder road) gibi dünyanın en iyi 3 şarkısından biriyle açılır. patronumuz (the boss) esasında telecasterıyla yardırmasıyla nam salmıştır, fakat bu albüm genel olarak orkestrasyon açısından çok güçlüdür. brasslarden tutun piyanoya kadar . çok zengindir.
avam kesimin çocuklara koyduğu sikimsonik isimler
-
ecrin
kayra
eymen
aleyna
nisa
öğrenildiğinde ufku iki katına çıkaran şeyler
-
arkeologlar tarafından geçtiğimiz yıl keşfedilen ve 3500 yıl öncesine ait el değmemiş antik yunan savaşçısı mezarında bulunan oyulmuş altın yüzüklerin; savaşçının mezarının bulunduğu yunanistan’ın güneybatı kıyısında bir şehir olan pylos yerel sakinlerini yöneten elit tabakanın amblemi olarak kullanılmış ''güç yüzükleri'' oluşu. fantastik.
ki bu mezar, avrupa kıtasındaki ilk miken uygarlığının temelini oluşturan yunanistan’ın güneyindeki girit adası’nda bulunan minos kültürünün uzantısına, dramatik bir tarihsel sürece ışık tutmakta.
homeros’un destanlarında aşil, agamemnon ve odysseus olarak bilinen miken hükümdar kahramanları vardı ve kısa bir sürede mö 1200 yılında çökmüş olmasına rağmen miken uygarlığı 700 yıl sonra ortaya çıkan klasik yunan döneminin öncüsü oldu.
mezar, geçtiğimiz yıl cincinnati üniversitesi’nde karı-koca bir ekip olan jack l. davis ve sharon r. stocker tarafından keşfedildi ve diğer arkeologlar tarafından son yarım yüzyılda yunanistan’da bulunmuş olan en zengin mezarlardan biri olduğuna karar verildi.
mezarın çevresinde bulunan çömlekten çıkarılan tarihe göre savaşçı mö 1450 yılında gömülmüştü.
altın yüzükler, mezara oyulmuş taşlar ve diğer pek çok öğe minos temalarını taşımaktadır, bu sebeple girit’e yapılan bir baskında yağma edilmiş olabileceği üzerinde durulmuştu.
dr. davis ve dr. stocker bunun aksine inanmaktalar. hesperia dergisinde yayımlanan makalelerinde, mezardaki objelerin altın yüzüklerin ikonografilerinin taklit olduğunu belirttiler.
mezar, bronz ayna, altı fildişi tarak ve aksesuarlar içeriyordu; arkeologlar bunları bir savaşçı mezarında buldukları için şaşırmışlardı.
spartalı savaşçıların savaştan önce saçlarını taradıkları bilinmekte. ayna ritüel bir öneme sahip olmuş olabilir: altın yüzüklerden biri, benzer bir aynayı tutan tanrıçayı tasvir etmektedir.
mezardaki her iki yüzükte taşınan bir asa göze çarpıyor. mezarda bulunan bükülmüş metal bir parça ilk başta bir et kancası gibi görünmüştü. fakat daha sonra bunun boynuz, muhtemelen boğa olan bir hayvan figürü olduğu ortaya çıktı; adeta asa onun vücuduna bir tırnak deliğinden veya yuvadan saplanmış gibiydi. bir tanrıça, altın yüzüklerden birinde böyle bir asayı tutuyor. asa kesinlikle, savaşçının bir çeşit dini veya sivil otoritesini simgeliyordu.
arkeologlar, gömülen bu kişinin minoas veya minoan kültürü içerisinde yer alan bir savaşçı olduğundan henüz emin değiller.
dr. davis “kim olurlarsa olsunlar, insanlara anakaraya (avrupa kastediliyor) giden minos yollarını tanıtanlar ve miken kültürünü oluşturanlar onlardır” diyor.
“muhtemelen minoalılar gibi giyiniyorlardı ve minos yapı tekniklerini kullanarak girit’te kullanılan stillere göre evlerini inşa ediyorlardı.”
ayrıca savaşçının mezarının ''minos kültürü'' anlamına geldiğini ve anakaraya getirilmesinin bilinen özel bir sebebi olduğunu, bize başından beri insanların anakarada olduğunu söylediğini belirtiyor.
savaşçının ölümünden yarım yüzyıl kadar sonra, yani mö 1400 civarında, bu güç, messenia vilayeti ve 20 ilçe başkentlerine yayılmıştı.
bunların hepsi, pylos’ta hüküm süren, homeros’un kahramanlarından sonra nestor sarayı olarak adlandırılan miken derebeylerine vergi ödediler.
teksas üniversitesi’nde ege tunç çağı uzmanı olan cynthia w. shelmerdine, savaşçının mezarındaki yüzüklerin ve taş mühürlerin idari ve siyasi gücü temsil ettiğine inandığını söyledi. “bunlar açıkça bir güç bağlantısıdır” diyor.
dr. shelmerdine mezarın, ister minoalılar isterse mikenler tarafından kazılmış olsun, “anakaradaki elitlerin girit adasındaki elitlerle giderek yakın ilişki kurduklarının diğer kanıtı” olduğunu söylüyor.
mikenliler sanatlarında, jimnastikçilerin boğaların üzerine sıçradıkları figürler gibi, minos temalarını kullanmaya devam ettiler ve sarayın hükümranlığı bitene kadar bunu devam ettirdiler.
fakat klasik dönemle birlikte minos kültürü unutuldu. daha çok knossos labirentinden kaçan ve korkulan minotaur’u öldüren theseus’un gösterdiği kral minos kızı olan ariadne’nin efsanesi hayatta kaldı.
© chronis papanikolopoulos / cincinnati üniversitesi.
çeviren: bünyamin tan
mimar sinan güzel sanatlar üniv. klasik türk edebiyatı yl
kaynak
bergüzar korel
-
boş duyar kasıcı.
neymiş; rahmi koç kulübüne 10 milyon lira bağışlarken hasta çocuklara da yardım yapmayı düşünür müymüş.
koç ailesi'nin, koç vakfı'nın çocuklara ve gençlere yaptığı yardımlar buradan uzaya yol olur. bırak da şahsi servetini istediği gibi harcasın insanlar. biz sana ''paranı tekne tatillerinde harcamak yerine falancaya verseydin.'' diyor muyuz; demiyoruz. o halde sen de insanların şahsi harcamalarına karışamazsın.
yeter
-
linç etmeye geldim. sonra içeriği okudum. uzaklara bakarak gülümsüyorum. seni o kadar iyi anlıyorum ki yazar kardeşim, tek kelime etmiyorum formatla ilgili.
sevgili modlardan talebim, yazar olmak çok da önemli bir şey değilmiş zaten sizin patron öyle dedi, lanetlemeyin yazar arkadaşı.
öğrenildiğinde ufku iki katına çıkaran şeyler
-
online herhangi bir şeye kaydolurken ikinci ad olarak sitenin ismini yazın. bu sayede spam email aldığınızda bilgilerinizi kimin sattığını ya da sızdırdığını öğrenebilirsiniz.
sesinden tiksinilen şarkıcılar
murat boz
-
bu adam niye her yerde biri bana açıklayabilir mi?
2007 yılında ilk albümünü çıkarmış. 15 yıldır gündem olan tek bir şarkısı yok ama her yerde.
menajeri kimse murat boz'dan daha fazla kazanmalı bence, zira bütün işlerini o denli ayarlıyor ki adam tüm "popüler" dalgaları yakalayıp orada kendini konumlandırabiliyor.
"mesajını aldım,"dan ibb konserlerine geçmek büyük başarı. acun'dan sonra netflix'e de geçmiş. diziyi izlemedim, izlemeyi de düşünmüyorum ama bu adamdan kaçamıyorsunuz. her yerden bir şekilde karşınıza çıkıyor.