• aklimin bir turlu alamadigi salak sanat akimi
    1:tum igrenc illet seyler sanat olur mu olursa o zaman ne sanat olmaz?
    2: bu sadece igrenc illet seyler mi yoksa aptalca bir promosonda vucudu boyanan mankenlerimizde body art a mi maruz birakilmislardir?
    3: ilkel kabileler body artin iyi temsilcileri midirler?
    4: eger bunlarin yaniti evet se amerikanin moronlari programindaki her moron da body art'in ulvi bir temsilcisi midir?
    orlanin bu moronlardan farki sanatsal konusmalari mi yada her gun zaten evlerinin depolarinda kendilerine body artta bir yer etmis kisilerin yaptiklarini yapanlar neden sapik oluyor?
    sanatcinin boku bile sanattir..
    (bkz: sanat)(bkz: akim)
    http://www.orlan.net/ bakip karar verelim...
  • alakasız ama (bkz: body shot)
  • (bkz: piercing)
  • 1964'den sonra ortaya çıkmış, sanatta postmodern bir tepkidir.. vücut sanatının bir türü, performans ile benzerlik gösterir, zira seyirci önünde gerçekleşir.. diğer bir türü ise, sadece fotoğraftan yararlanır ve seyirciyle doğrudan tebelleş olmaz..

    bu akımdan, abd’de bruce nauman, larry smith, vito acconci gibi vücutçular nam salmıştır.. fransa'da ise françois pluchart, michel journiac, gina pane ve urs lüthi gibi sanatçılar sayesinde, vücut sanatı kuramsallaşmış, öyle enti püften bir hareket olma halini aşmıştır.. misal pluchart'a göre beden, yani bu sanatın temel hammaddesi, bir "toplumsallaştırılmış et ve ussuzluk okyanusu"dur..

    vücutçular bilir ki, bu sanat pek tehlikeli ve acı bir süreçtir.. nitekim, amerikan illerinden çıkma chris burden, 1971'deki sergisinde, bir arkadaşından 22'lik bir karabina ile üzerine ateş etmesini istemiştir.. bilakis ölseydi nefis bir performans olacakken; ölmemiş, sadece kurusıkının etkisiyle hafif bir baygınlık geçirmiştir.. e yapacaksan tam yap be adam, bizi de boşuna oyalama değil mi..
  • kar$i cinse yapmasi cok zevkli olan favori sanat akimi(miz).
  • temel amacı izleyiciyi tepkisizliğin rehavetinden çekip almaktır. kendini jiletleyeninden tut, arkadaşından kendisine ateş etmesini isteyenine kadar* çeşitlenebilir. rahatsız eder.* gerçek hayatta olsun, sahnede olsun, gördüklerinin oyun olmadığını, sahneye değilse bile hayata müdahale hakkının bulunduğunu hatırlatır. ha unuttururlar mı? şaka mı yapıyorsun, elbette.
  • plastinasyon da bunun uç bir örneği olsa gerek.
  • yves klein’ın 1960- 61’de maviye boyadığı çıplak mankenleri tuval üzerinde hareket ettirerek gerçekleştirdiği “anthropom” isimli gösterileri ve `piero manzoni`’nin “yaşayan heykelleri” bir anlamda vücut sanatıyla ilişkilidir. oluşumlarda da görülen insan bedeninin sanat’ın bir unsuru olması durumu vücut sanatı ile birlikte devam etmiştir. 70’lerden sonra vücut sanatı performanslara dönüşmüştür. bu gibi hareket temelli sanatların ortak özelliklerinden bir tanesi disiplinler arasındaki sınırları ortadan kaldırmak olduğu için vücut sanatı da sonradan gelişecek bir çok akımın içerisinde varlığını sürdürmeye devam etmiştir. sanatin yaşam ile arasındaki sınırlarını sorgulayan performans denemelerinden bir tanesi, 1969’da gilbert proesch vegeorge passmore’un “şarkı söyleyen heykel” adlı performanslarıdır. bu performans sanatçı ve yapıtın bütünleşmesi bakımından aynı zamanda vücut sanatının da heykelle alakalı en bilindik örneklerindedir. (bkz: gilbert and george) piero manzoni ile birlikte görülen vücut ürünlerininde sanat eseri olarak kullanılması daha sonraları gelişecek olan abject sanat akımı ile de paralellik gösterir. yine 1990’larda ingiliz avan-garde sanatçısı marc quinn, de kendi donmuş kanından yaptığı büstü sergileyerek öne çıkmıştır.
  • ılk temsilcileri afrika'li bazi ilkel kabileler olan sanat akimi.
  • ifadenin önemli bir öğesi olarak insan vücudunun kullanılmaya başlanması bu sanat eğiliminin ortaya çıkmasına yol açmakla birlikte vücut sanatının kökeni soyut dışavurumcu pollock’un aksiyon resmi tekniğinde, tuvallerin üzerinde dans eder gibi boyayı dökme ve sıçratma hareketlerine, yeni gerçekçi yves klein’in boya sürdüğü kadın vücutlarını birer canlı fırça gibi kullanarak sürüklemeler ve sürtmelerle tuvale aktardığı izlere, dadacı gösterilere ve freudcu psikanalize dayandırılmaktadır.

    vücut sanatında sanatçı hem kendi bedenini hem de başka insanların bedenlerini bir sanat nesnesi olarak kullanıp, insanın psikolojik ve çevresel olgular içindeki edilgenliğini, tutumunu, toplumsal ve estetik anlamlarını sorgulamakta ve bunu çeşitli gösterilerle sunmaktadır. vücut sanatında bazı sunumlar izleyici önünde gerçekleştirilmektedir, bu yönüyle gösteri sanatına çok yakındır. bazı vücut sanatı türlerinde ise çeşitli tekniklerden, özellikle de fotoğraftan yararlanılır ve sanatçı seyirciyle doğrudan karşılaşmaz.

    vücut sanatında psikolojik yönden tedirgin etmek, bunu açık ya da gizlice belli etmek için vücudu kullanış biçiminde çoğu kez umutsuzca bir şeyler, bir duygunun en zorlu ve son hali anlatılmak istenmiştir. acı ve tehlike, yaşam ve ölüm, bilinç ve bilinçaltı, sanat ve anti sanat arasındaki sınır da vücut sanatının konuları arasında yer almaktadır.

    öyle ki gilbert proesch ve georges passmor şarkı söyleyen, yürüyen, yemek yiyen canlı heykeller olarak saatlerce hareketsiz kalıp kendilerini sergilemişler, vito acconci vücudunda ısırık izleri oluşturmuş, larry smith kolundaki uzun yara izini sergilemiş, chris burden 22’lik bir karabina ile üzerine ateş açtırmış, gina paneentim vücudunda jiletlerle çizikler oluşturmuş ve kanı sildiği pamukları sergilemiş, denis oppenheim “ikinci derece yanık için okuma pozisyonu” adlı performansında vücudunu ve güneş ışığını sanat malzemesi olarak kullanmış, üstü çıplak halde plaj kumlarına uzanmış ve göğsüne açık bir kitap koyarak beş saat kızgın güneşin altında yatmıştır.
hesabın var mı? giriş yap