dreamquest

• hikaye basroldeki jenna jamesonun gordugu bir ruya ile baslar ve cesitli fantastik (iki anlamda da) diyarlarda fantastik ucubik yaratiklarin da katilimiyla devam eder. teknik yonden cok basarili bir adult filmdir.
• (bkz: dreamcast)
• ismi duyulduğunda, insanda sanki bir steven spielberg filmiymiş duygusu uyandıran, ancak gerçekte jenna jameson’un baş rolünü oynadığı, konusuyla ön plana çıkan bir filmdir. konusu şöyledir: erkek arkadaşı jack’in kabalıklarından ve sürekli kendisini ellemesinden bıkan jennifer, soluğu odasında alır ve yatağında ağlarken, 2 adet ne idüğü belirsiz ve çıplak melek gelerek onu başka bir boyuta götürürler. bu boyutta jennifer çeşitli zevkler tadar ve sonuçta mutluluğu bulmak için bir yolculuğa çıkar. yaratıklarla ve kötülüklerle dolu bu dünyada nedendir bilinmez, herkes sevişmektedir. sarayda, ormanda, örümcek kadının yuvasında... aynı zamanda da jennifer’ı şatosundaki cam küreden izleyen yaratık kral da bir başka olaydır bu öyküde. çeşitli yollarla jennifer’ı kendine doğru çeker ve sonuçta da jennifer’ın bedenine sahip olur. ama tam bu sırada kral, jennifer’ın erkek arkadaşına dönüşür ve o şekilde bir daha sahip olur jennifer’a. en sonunda jennifer’ın canına tak eder ve oradan kaçmayı başarır ve birden gözlerini açar. gördüğü bir rüyaymıştır. ama nasılsa o 2 melek tekrar belirir ve jennifer’a el sallarlar ki, buradan da aslında rüya olmadığı sonucunu çıkarır jennifer. sonra evine özür dilemek için gelen erkek arkadaşını affeder ve affettiğini fiziksel yollardan gösterir. film, jennifer’ın erkek arkadaşının altında, affedersiniz domalmış bir şekilde gülümseyip kameraya göz kırpmasıyla son bulur. filmin derinine indiğimizde, karşımıza tuhaf olay ve karakterler çıkmaktadır. özellikle, bir porno filmde görülebilecek en gereksiz ve anlamsız karakterlerden biri olan, troll benzeri bir şey vardır. bu tuhaf karakterin: “memeni bir kez ellersem, anahtarı veririm.” şeklinde bir repligi vardır, ki anahtar da yaratık kralın yaşadığı 2. boyuta giden gizli kapının anahtarıdır. yaratık kral demişken, onu da tasvir etmekte yarar var. son derece kötü bir makyaj ve az da olsa angel’da ki lorne karakterini andıran bu kötü kral, maçovari ve dengesiz hareketleriyle dikkat çeker. kral olmanın verdiği gazla, önüne geleni eller ve bunların bedenlerine sahip olur. az önce anlattığımız konuya geri dönersek, memesini yaratığa sıktırıp anahtara kavuşmayı uman jennifer yaratığın bu önerisini kabul eder ve yaratık da, “ehu ehu!” diye kıkırdayıp jenna’nın göğüslerini sıkar. kemal sunal’ın hanzo filmindeki sahneyi anımsatan bu sahne, izleyende tarifi olmayan hisler uyandırır. anahtara kavuştuğu için sevindirik olan jennifer, hemen yeni bir maceraya atılıp türlü türlü kimselerle çeşitli elektriklenmeler yaşar ve düzeyli birliktelikler kurar. ancak nedense bu birliktelikler genelde 15 dakikayı pek geçmez.
  burada dikkat edilmesi gereken önemli bir konu, jenna jameson’un kusursuz oyunculuğudur. gerçekten de bir porno oyuncusuna göre son derece başarılı bir oyunculuk sergilemiş ,adeta rolünü yaşamıştır jenna. filmin başında erkek arkadaşı onu ellediğinde, ona kızıp odasına koşarak yatağında ağlama sahnesini gören herkesin içi burkulur. o kadar içli oynar rolünü yani jenna. sonuç olarak; konusu itibariyle insanda bir süre film izleyememe hali yaratan ve jenna jameson’un oldukça kilolandığını görmeye başladığımız bir filmdir.