• 'artı eyer' sömürüsüdür.
  • ebeveynler tarafından sürekli ayak işlerine gönderilmektir.
  • anne olmak yeterlidir buna maruz kalmak için.
  • öyle bir sömürüdür ki, çoğu tüketim malzemelerinin reklamı buna dayanır.

    yok efendim, beraberce yenen bir yemek sonrasında tavayı nasıl yıkayacağını düşünen kadındır, yardım isteyen kadındır, ama masadaki herkes kaçar kadın o tavayı kendisi yıkasın diye. üstelik bu çok şirin bi şeydir.

    bulaşık yıkayan tek bir erkek görünmez reklamlarda. çamaşır yıkayan da son zamanlarda bi tane var, o da karısı şehir dışındayken karısına bi lekeyi çaktırmamak için yıkıyor. normalde evde çamaşır yıkadığından değil yani.

    gıda reklamları da öyle. çocuğunu, kocasını % 60 piliç, % 40 dana etinden sosisle, sucukla beslemekten memnun olan kadınlar... onda da bi istisna var. adamın adını hatırlasam söyleyeceğim*. "illa ki"li sucuk reklamı işte.

    reklamlardaki mutlu aile tablosu tamamen kadının sömürülmesinden yana.

    *: james choice sağ olsun. aradığım isim kadir çöpdemir.
  • komik olan kadinlarin bu somuru duzenine gobek ata ata (literally) girebilmek icin bir taraflarini yirtacak duruma getirilmis olmalaridir. cunku kolelige layik gorulen kadin yeterince iyi, guzel, seksi, basarili, becerikli, akilli, istenen, secilmis vs.dir, digerleri ise degildir ve egemen gucler erkekleri de kadinlari da buna inandirmanin yolunu bulmuslardir bir sekilde cunku dunyanin duzeni bu olmalidir. kadin ev icinde, erkek ise gunde 8-10 saatini yani hayatinin buyuk bolumunu bazen bogaz tokluguna bazen isiltili oyuncaklar karsiliginda heba ettigi yerde kolelesmelidir ve zaten kolelerin de kolelere ihtiyaci vardir. kendine ait bir kolesi olmayan kadin cocuguna sarar, baska kadinlara sarar, kendine sarar sonra takintili olur, sonra ariza olur, sonra psikopat olur, sonra binbir turlu sey olur ama asla kendi olamaz, tipki erkegin de olamayacagi gibi.

    ev ici ucretsiz emek somurusu, emek somurusunun yalnizca bir parcasidir. insanlarin mutsuzlugunun sebeplerinden biridir. herkesin birseylerle oyalandigi, kendini bir sekilde kandirdigi bu duzende de zaten daha iyi bir alternatifi yoktur.
  • (bkz: #29035645)
    kadınların istihdam oranlarının neden ve nasıl düştüğünden bahsetmeden, bunun sonuçlarından sadece biri olan bir konunun tartışılmasını anlamlı bulmuyorum.
  • "ücretsiz" diyenlerin bir tek taş pırlantanın, bir burma bileziğin, markalı güzel bir saatin, bir arabanın, ailece gidilen bir tatilin fiyatını bilmediğini gösteren durum.
    karşılaştırma yapmak açısından, haftada bir gün gelen temizlikçinin an itibarı ile maliyeti haftalık yaklaşık 100 liradır.
    bekar bir erkeğin haftanın bir günü gelen, ütü-temizlik yapan birinin göreceği kadar iş kendisine yeter.
  • çoğu kişinin bir şekilde bir yerinden pay sahibi olduğu sömürü. aile dinamiklerinde bu sömürüyü parçalayacak çözümleri üretmeyenler hala ve hala bu duruma ortak olacaklar. ne zaman ki aklımıza herhangi bir iş bölümünün belli biyolojik cinsiyet grubuna hitap ettiğini düşünmemize yol açmayacak zaman gelecek işte o zaman bu sömürü ortadan kalkacak. yani "erkek işi", "kadın işi" olmayacak.

    olay ücret meselesi de değil. ev işi yaptığında evdeki kadının ücret alması onu özgürleştirmeyecek. nitekim esp-skm zamanında bir konferanslarının sonuç bildirgelerinde ev içi emeğindeki emekçinin, ağır işçi statüsünde sayılması gerektiğini söylemişti. ancak tam manasıyla bunun da ayağı yere basan bir söylem olduğunu düşünmüyorum.

    bunun çözümü topyekûn cinsiyet, iş, patriyarka'nın sorgulanmasıyla olacak iştir. bir direniş çadırında emek sömürüsüne karşı protesto günlerinde yine oradaki bulaşıkları yıkayan, yemeği yapan kadın olmuştur. emek eksenli bir platformda bile kadının emeği hor görülüyorsa bunun cevabı sosyalist eksenli bir kurtuluşta değildir. toplumsal adalet hareketi olarak bu aşamada feminizm tek çare olarak gözükmektedir.
  • bir erkek olarak kendi evim de dahil girdiğim tüm evlerde ortadan kaldırmaya çalıştığım sömürü türü.

    ancak bu o kadar da kolay bir iş değil. olayın sosyoekonomik, tarihsel, antropolojik, biyolojik, psikolojik anlamda sökmesi çok zor bir kökü var ve mevcut eğitim sistemi, dayatılan ahlak yapısı ve tüm medya unsurları bu kökün sökülmesini daha da zorlaştıran yeni bireyler yetiştiriyor. yine de sonuna kadar savaşmaya, maalesef ''marjinal''liğe devam...
  • ev işleri için ücret talep etmek istediğimde deli olduğumu düşünecek insanların nüfusun %90'ını oluşturduğu ülkemde gözlerimi yaşartan kavram.

    gerçi bir ara ortalama bir hesap yapmıştım bununla ilgili. hatırlayınca yazarım. ama sağ cepten alıp sol cebe koymak gibi biraz komik bir finansal tablo çıkmıştı ortaya. yine de emeği görünür kılmak adına güzel çalışmalar yapılabilir söz konusu kavramla.
hesabın var mı? giriş yap