gelenekçilik
-
toplumsal kurumları ve inançları daha çok geçmişten süregeldikleri için benimseyen, saygın tutan, destekleyen, yeni kültür ögelerine daha az değer veren tutum veya öğreti, ananecilik.
kaynak: tdk
(bkz: gelenek) -
ceddin "kadimden varageldükleri üzere" diyerek ilkeselleştirdiği ideolojik üçayağın bir tamamlayanı.
(bkz: daire-i adalet) -
düşünce tembelliği
-
16-18.yy arası, osmanlı iktisadi sisteminin üç unsurundan biridir ; iaşe-gelenekçilik-fiskalizm şeklindedir bu üçlü,gelenekçilikte esas olan 'kadimden olagelene aykırı iş yapılmaması'dır, fakat kadim olan'ın ne olduğu konusunda söylenen de ilginçtir: "kadim olan odur ki,onun öncesini kimse hatırlamaz".
genel olarak bakarsak; "kadim olan odur ki..." diye başlatıp yeni bir gelenek icat edebilir,uslu bir çocuk olursanız hayali cemaatleri bile görebilirsiniz.
hayali cemaatler için (bkz: benedict anderson) -
yeniyi bir türlü rahat bırakmayan, despot ölüler topluluğunun dikte ettiği yaşam biçimidir.
-
ölene kadar mücadele etmeyi kendime görev bellediğim bir tür hastalık.
-
herhangi konuda herhangi bir fikri mantıklı sebep aramadan meşrulaştırmaya yönelik düşünce biçimi.
-
(bkz: anti gelenekçilik)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap