• ing. erguvan.
  • judas'ın ağacı diye de geçer. judas isa'yı ele verince büyük pişmanlık duyar ve kendini asar. bir rivayete göre judas kendini erguvan ağacının dalları altında asar.
  • aynı rivayetin daha geniş bi versiyonunda aslen beyaz olan erguvan agacının yapraklarının,judas'ın kanı ve utancıyla pembemsi renge döndügünü söylerler.
  • “judas tree” ile katherine anne porter’ın (bkz: flowering judas) adlı kısa hikayesinde karsılastım ve türkce’de erguvan agacı oldugunu ögrendim. hristiyan batı inancına göre ismini isa’ya ihanet eden ve kendini bu agaca asan “judas (yahuda)” adında bir havariden alır.

    bunun yanında hayyam’ın da icinde erguvan gecen güzel bir dörtlügü bulunmakta:

    “bu kadeh bir bedendir,cana gebe!
    bir yasemindir, erguvana gebe!
    hayır; yanlış; ne odur şarap ne bu:
    bir sudur, bir su ki yangına gebe!”
hesabın var mı? giriş yap