*

  • mail transferi gibi basit bir işi nasıl olupta bu kadar karmaşık hale getirip içinden çıkılmaz bir şekle soktuğunu anlayamadığım; hantal, kullanışsız ve boktan mail server. üstelik processleri aşırı yük altında son derece stokastik bir şekilde göçüyor.
  • (bkz: ms outlook)
  • yaptığı işe göre gayet hızlı, performanslı, güvenilir bir mesajlaşma platformu. exchange bir mail serverdan çok daha fazlasıdır, bilimum maild ler ile karşılaştırılamaz. şu an tek rakibi lotus dominodur ama onun da ahı gitti vahı kaldı. temelde mesaj değil döküman tabanlı olduğu için exchange ile rekabet edebilecek durumda değil fakat domino ancak iyi bir bilgi yönetimi platformu olabilir.

    exchange ise sağlam mapi desteği, native smtp yapısı, clustering desteği, active directoryentegrasyonu, konferans ve instant messaging özellikleri, offline kullanım olayı, daha sayılamayacak birçok özelliği ile kurumsal pazarın şu an maalesef tek gerçek mesajlaşma platformudur. kurumsal yeni kurulumların 5 te 4 ü exchange platformunda yapılmaktadır bu da gelecekteki konumu ile ilgili bir fikir verebilir sanırım.
  • (bkz: exchange 2003)
  • şirketteki network mühendislerinin emailleri almak için sistem odasına kurdukları cihaz
  • google apps ancak kobiler için çözüm olacağı için ve kobiler exchange yerine qmail hosting tercih ettikleri için olsa olsa qmail müşterisinden çalmıştır. exchange ise her çıkan versiyonu ile tahtını sağlamlaştırmaktadır.(bkz: exchange 2010)
  • active directory'nin bulundugu ortama kuruldugunda arka planda donen veriler degi$ir ve kullanicilar icin hicbir $ey eskisi gibi olmaz. mesela gider kullanicilarin mail adreslerini x.400 bicimine cevirir. yani active directory uzerinde cali$acak bicimde geli$tirdiginiz yazilim exchange'de yaratilan kullanicilarla uyumsuzluk arzedebilir. olay mevzuyu bilmedigi halde biliyormu$ ayaklarina yatan admin'inizin "ya exchange kullanicilari direkt ad uzerinde yaratiyor ba$ka hicbi farki yok!" laflarinin otesindedir anlayacaginiz, kullanicilar uzerinde yazilimsal olarak yapacaginiz i$lemlerde araya yepyeni bir if koyup bu kullanici exchange kullanicisi mi diye bakmaniz ve ona gore davranmaniz gerekebilir. (ozellikle email adresi gibi mevzularda)
  • 500+ bilgisayarli calisani olan firmalar uzerinde yapilan arastirmaya gore bu firmalarin %73'u kullaniyormus. %7 ile lotus notes takip ediyor, kalani da pek bisey kullanmiyor. guzel bi nanedir.
  • küçük firmaların local'de kullanmak için exchange'den önce zimbraya göz atmaları tavsiye edilir.
  • gözlemlerime göre türkiye'deki 50-200 kişilik firmaların azımsanmayacak kısmında collobaration özellikleri minimal düzeyde kullanılıp sırf mail alsın göndersin mantığında yer işgal ediyor. son dönemde activesync de önemli bir kullanım oranına sahip. bunun yanında active directory, sharepoint, sql entegrasyonuyla çalışan üçüncü partiler için de uygun bir ortam ancak temel amacı mail transferi olan firmalarda open source tabanlı çözümler kesinlikle daha mantıklı. microsoft her ne kadar aksini iddia etse de exchange'in çok ciddi bir sistem yönetimi ve monitoring e ihtiyacı var. kağıt üzerindeki kur bırak, minimal destekle çalışsın vaadi ne zaman nereden su koyvereceği belli olmadığından gerçek hayatta pek işlemiyor. hatta piyasadaki çoğu open source sisteme göre daha fazla teknik destek gerektiriyor. anti-virus, spam gibi konularda kendi içindeki mekanizmaların yetersizliği üçüncü partilere de para vermeye ve bunlar için de ekstra destek almaya ihtiyaç duyuyor. yani 50+ clienta hizmet veren bir exchange serverı olan bir firmanın bir tane de it elemanı olmak zorunda. belki istisnalar olabilir. buna karşın örneğin postfix bir kere yapılandırıldı mı kur-unut mantığına daha yatkın olduğundan donanıma bir şey olmadığı sürece kolay kolay müdahaleye gerek duymuyor. işiniz düştüğü zaman iyi bir linux sistem adminine ciddi hizmet ücretleri vermek gerekiyorsa da bu parayı yılda 1 veya 2 kez verirsiniz. exchange için donanıma, microsoft ve üçüncü parti lisanslarına verilen paraların yanında bu ücretler devede kulak kalır.
hesabın var mı? giriş yap