• mumlar yanar birer birer
    karanlığı deler iç çekişler
    şehirler dolaşır gözlerimin önünde
    yitik bir çöl hikayesinedir
    yarım kalan sözler

    çıplak bedenlere girer ruhum
    ve seni arar durur gurbetlerde...

    yalvarırım savaşlarımı durdur
    yollarıma zincirler vurdur
    yalvarırım uzaklarımı durdur
    kollarıma kanatlar kondur

    aşk doğar saçlarından
    ben batarım yokluğundan
    toprak çeker içine
    ”bedenimi... herşeyimi...”
    uğruna hep kanarım
    kanadıkça hep yanarım
    ”kül olurum uçarım...”

    aşk doğar saçlarından
    ben batarım yokluğundan
    toprak girer içime
    ”düş olurum ağlarım...”

    mumlar söner birer birer...

    (bkz: murat yilmazyildirim)
    (bkz: buyu)
  • yunanca adı "keria" olan konstantinos kavafis şiiri. bir kasım ikindisi bu şiiri anımsatan quiet thunder için, orijinalinden kendi tercümem ile aktarıyorum:

    mumlar

    geleceğin günleri önümüzde duruyor
    yanmakta olan küçük mumlar dizisi gibi
    altın renkli, sıcacık, ve (heye)canlı küçük mumlar

    geçmiş günler arkada kalıyor,
    bir sönmüş mumlar hattı
    en yakında olanlar hala duman vermekte
    soğuk mumlar, erimiş, ve eğilmiş

    onları görmek istemiyorum; şekilleri beni üzüyor
    ve üzüyor beni ilk ışıklarını hatırlamam.
    önüme doğru yanmakta olan mumlarıma bakıyorum.

    dönüp bakıp ve ürkmek istemiyorum
    ne kadar hızlı o karanlık çizgi uzamakta,
    ne kadar hızlı o sönmüş mumlar çoğalmakta.
  • "annemin bir inancını hatırladım. "ağır olan" evlilik mumları felakete işarettir. merasim sırasında eşlerden hangisinin mumu daha çabuk tükenirse, o önce ölecek demektir." panait istrati- hayduklar

    (bkz: mum/@ibisile)
hesabın var mı? giriş yap