• bunda birşey yok anlamına gelen soru
  • asil amaci "su var, ee bu var" gibi bir cevap almak olmayan soru, islevsiz soru, aciklayici betimlemeci soru. soru olmayan soru*.
  • soruya soru ile kasrşılık vermede kullanılabilecek süper bir soru cümlesi.
    - hayatım dekolten nasıl sence, açık değil mi biraz?
    * ne var bunda canım?
  • (bkz: var yok)
  • tam bir ben bilirimcilik, sen anlamazsıncılık, öte yandan kıs kıs gülmecilik, bıyık burkmacılık barındıran samimiyetsiz cümle. biri bunu size diyorsa kesin vardır onda bi şey. sinsi.
  • şikayetamiz: "dün de yarın demiştin."
    öküz ramiz: "her zaman yarın derim. ne var bunda?"

    şoray, şoray uzun yolda programında niğde ulukışla'lı teyzenin kocasının öldüğünü öğreniyor. diyalogları şuna benziyor:

    - adamlar önden gitsin.
    - niye?
    - avratlar çoluğu çocuğu başına topluyor. adam dağıtıyor.
    - yapamıyor mu yani adam?
    - yapamıyor.
    - sizin adam sağ mı?
    - yok öldü. iki ay oldu.
    - iki ay mı?!
    - iki ay.
    - ha, taze daha. allah rahmet eylesin. kaç gün ağladık arkasından?
    - hiç ağlamadık.
    (karşılıklı fıkırdamalar..)
    - allah rahmet eylesin, nur içinde yatsın ama, bir yerde de...
    - iyi oldu.
    - sevmiyor muydun annem adamı?
    - istemiyorduk.
    - istemiyordunuz. kaç yıllık beyinizdi?
    - elli...
    - elli sene! of anam of! yarım asır.
    - beni zorlan aldı.
    - nasıl zorla aldı be annem?
    - ben ufağıdım. babam yoğudu. on beş yaşındaydım. babam yoğudu, bu da karısından ayrıldıydı. annem vermek istemedi ona, ben de istemedim.
    - karısından ayrıldı diye mi istemediniz?
    - tabii.
    - ayrılabilir, ne var annem bunda?
    - ayrıldı ama, belki benden de ayrılır diye korktuk.
    - adamı beğenmiyor muydun?
    - yok, adamı beğeniyordum canım, akrabamızdı.
    - korktunuz ama o korku, elli iki sene...
    - (yan taraftan öteki kadın) ee, el değişti, ikinci el!
    - adamın ikinci eli mi olirmuş? kaç yaş vardı sizin aranızda?
    - dört yaş vardı.
    - dört yaş. bi şey değil annem. siz sevmediniz adamı, adam sizi çok sevdi. sonra sevdiniz.
    - sevdik, sevdik. sevmesek, sekiz tane çocuk oldu. nirden oldu?
    - allah bağışlasın annecim. allah uzun ömürler versin çocuklara. ama pek te ağlamadık arkasından.
    - ağladık canım, ağlamaz olur muyuz. öyle diyom, ağlanmaz olur mu. elli senelik adamla bir arada kaldık.
    - özlüyor musunuz?
    - özlemem de. işte çocuk, torunlar var. ne özleyecem de.
    -o kadar da değil. işte mevlidini okuruz.
    - okuduk. tabi, tabi.
    - nur içinde yatsın. yerinde rahat etsin. yani şey demezsiniz. o ölmeyeydi de, ah ben öleydim.
    - yok demezdim (gülüşmeler).
    - ah canım benim, erim...
    - demem çok.
  • yersizce salak derecede iyimserlikle söylendiğinde boktan bir ifade.

    ne var mı rahatsız olmuşum işte ne demek ne var bok var
  • bir soru tümcesi. bu cümleyi ekranda gördüğümde deliriyorum. bunu biri yazıyorsa eleştiriye düzgün argümanla cevap veremez, çirkefe yatar.
  • aslında bu konuyu felsefecilerin konuşması lazım çünkü nevarbundacılık başka fikirlerle temelleniyor ama yine de özünde saygısızlık üzerine kurulu.

    insan bu sözü genelde günlük hayat üzerinden örneklerde düşünse de her konuda var. en entelektüel tartışmada bile karşınıza çıkabilir.

    -abi bizim himmet bakkal'ı soymuşlar.
    -ne var bunda her yerde hırsızlık oluyor.

    -abi penguen nesli tehlikedeymiş.
    -ne var bunda bazı hayvanların nesli tükenir bazıları evrimleşir onun yerini doldurur.

    -abi dinime küfrediyorlar.
    -ne var bunda gerçek islam bu.

    -abi bana özgürlük vermiyorlar.
    -ne var bunda özgürlük verilmez kazanılır.

    -abi sikiyolar.
    -ne var bu....

    ya bunun sonu yok ki arkadaş. her konuda ne var bunda diyebilirsin. yani adam sevdiğini öldürse ona da ne var bunda ölürse ölsün dersin. aksini kim iddia edebilir. o kişinin aslında ölmemesi gerektiğini matematiksel olarak kanıtlayamazsın ya.

    bu konu yozlaşma ve nefret alışkanlığıyla ilgili. saygısızlık. herkesin duyarlı olduğu noktaları dikkate almak zorundayız. hayır zorunda değilim diyebilirsiniz ama başka türlüsü kaos oluyor. bir adam penguenler üzerinden duyar kasıyorsa ona " ne var bunda, nesli tükenirse tükensin." demek yerine en azından "evet insanlığın olumsuz etkilerini ortadan kaldırmak lazım." demek ne kadar zor? bu kadar mı önemsiz her şey.

    bu sadece örnek bir bakış açısı. konu çok yönlü konuşulmalı. mutlaka insanların birbirine saygı duyduğu bir toplum oluşturulabilir. burada bir ütopya kuralım demiyorum. konuşulmalı diyorum.

    bundan şikayetçi o kadar çok insan var ki. biri mesih bekliyor, biri uzaylıları bekliyor, biri devrim olacağına inanıyor, biri ben paramı kazanır kendi paçamı kurtarırım diyor.

    ben bunun böyle daha fazla gitmeyeceğine inanıyorum. bu iş patlar. insanlık "ne var bunda" demek yerine "ne yapabiliriz" demezse toplumsal huzur zaman içinde sürekli düşecek.
hesabın var mı? giriş yap