• pek bir komik introya sahip andrew wk şarkısı. diğerlerinden fazlaca farkı yok ama dinletiyor kendini yine de.
  • notorious big'yi herkes nasıl tanır? "2pac'ı öldürmüş orospu çocuğu", "2pac'ın yanında sıfır olan salak", "ayı, öküz, megaloman" olarak. ama bu albüm gösterir ki gereksizdir bu düşünceler.

    son rap kitabelerindendir. hiçbir haltı beğenmeyen, şu şiddet dolu, şunda şu olaylar yanlış yaklaşılmış diyerek en kaliteli eserleri bile elinin tersiyle iten rolling stone'dan 5 yıldız almıştır, rolling stones'un seçtiği en iyi 3. rap albümü, 90'ların en iyi rap albümü olmuştur. kısacası bu sürekli kötülenen albümün kimilerinin yere göğe koyamadığı albümlerden kat be kat daha üstün olduğunu iddia eden yalnız ben değilimdir.

    intro'su girer birden bire, biggie daha yeni doğmaktadır. arkada superfly çalarken biggie dünyaya gelir. daha sonra biggie 8 yaşına basar, arkada rapper's delight çalmaktadır. adamın biri annesine küfür ede ede biggie'yi şikayet eder. "lan çocuğuna sahip çık, bitch" falan diye artistlenir. derken biggie büyür, ergen olur. bu kez de arkada audio two - top billin çalmaktadır, biggie tren soygununa girer, polisler bunu yakalar, hapse atar. yıllar sonra biggie hapisten çıkar "i got plans nigga, big plans" diye haince kahkahalar atarak.

    evet introsu hakkında bile bu kadar yazılacak bir albümdür bu. albümde de brooklyn'de ghetto hayatı yaşayan baba gangsterin yaşamı vardır kare kare. kimi zaman gangbang'lere gider şenlenir, kimi zaman adam vurur güç gösterisi yapar, canından çok sevdiği bitch'inin ölümüne yıkılır, parasına el koymak isteyenleri durdurur. bazen de parayı bulur, keyfine diyecek olmaz. fakat içten içe bu hayattan nefret etmektedir bu ghetto genci. o yüzden suicidal thoughts'lara son vermek üzere tetiği çeker.

    albüm hakkında bir diğer demek istediğim ise "allah belanı versin puff daddy."'dir. tamam yeteneğin yok, gereksiz bir adamsın, ama bırak da yeteneği olanlar işini yapsın. araya girip "yee, soo good madafaka, junior mafia" diye saçma sapan mıy-mıy-mıy konuşmak zorunda mısın?
  • andrew wk'nın müthiş şarkısı. çok eğlenceli.
  • iggy & the stooges'ın yıllar yıllar sonra gelen yeni albümü. şöyle bir dinleyince her şey yerli yerinde gibi geliyor. unfriendly world'ü falan saymazak aşırı hareketli şarkılar, gaza da geliyoruz, maç izlerken* açtım fifa soundtrackleri kadar uyumlu oldu. iggy'ye 'ağır kaldın' diyememek çok güzel bi olay. ilk albümlerle kıyaslayamam ama kendilerine yakışan bir albüm olmuş.

    1 burn
    2 sex & money
    3 job (v)
    4 gun (v)
    5 unfriendly world
    6 ready to die (v)
    7 dd's
    8 dirty deal
    9 beat that guy
    10 the departed
  • az önce baştan aşağıya dinleyip nostalji yaptığım albüm.

    herkes atar yapar ama çok az kişi ölüme atar yapar... bok çukurundan muazzam yeteneğiyle sıyrılmış bir adamın kendi ağzından hikayesidir bu albüm.

    baştan aşağıya bir klasik.

    benim gözümde gelmiş geçmiş en iyi rapçinin henüz 22 yaşındayken bu dünyaya bıraktığı eşsiz bir hatıradır.

    "we can't change the world unless we change ourselves"
  • gelmiş geçmiş en iyi hip-hop albümü. bazen biggie'nin öldüğüne öyle üzülüyorum ki, şimdiki çaylaklar eğer biggie yaşasaydı halen ghetto hayatlarının pisliğinde boğuluyorlardı. böylesine bir hip-hop dehasını dinleyebildiğimiz için çok şanslıyız.
  • yavşak puff daddy'nin araya giren o sikik sesine rağmen şaheserliğinden bir şey kaybetmeyen biggie smalls parçası.

    dinle
  • günde 50 kere dinlenilse sıkmayacak olan parçadır.
  • albümü ile aynı adı taşıyan parça, kanımca hip-hop tarihinde bir çığır niteliğindedir. son verse sırasında biggie kafiye sınırlarını zorlayarak;

    your face,
    my feet,
    they meet,
    we're stompin'.
    i'm rippin mcs from tallahasee
    to compton!

    dizelerini bizlere sunmuştur.
hesabın var mı? giriş yap