• turkiye'de simdiye degin yasanmamasinin nedeni olarak aile dayanismasinin cok guclu olmasinin gosterildigi durum
  • turkiye'de gerceklesmesi hicbir zaman mumkun olmayan ve olmayacak hareket. en fazla servet dusmanligi olur ve olmustur. (bkz: koyun millet)
  • toplumun bağlı bulunduğu birincil halkada ekonomik ve siyasal sistemin, ikincil halkada da uluslararası değişkenlerin toplum huzurunu kaçırması ve yaşamı olumsuz yönde etkilemesi ve neticede bu olumsuzluklara karşı gösterilen toplumsal direncin kırılmasıyla ortaya çıkabilen günlük yaşam kırılmasıdır.

    case study: türkiye/ istanbul

    ekonomik olarak:

    1980'lerden beridir süregelen üretime dayalı olmayan bir para kazanma sistematiğinin kireçlenerek oturması ve bunun sonucunda zengin ve fakir kesim arasındaki gelir uçurumunun açılması. dramatik bir gelişme şubat krizinden sonra ortaya çıkmıştır. ekonomik olarak kabaca zenginin daha zenginleşmesi fakirin de hayat şartlarının daha da kötüleşmesi sistematiği, gelir durumu nispeten iyi olan eğitimli meslek sahibi grubada sıçraması sonucu üst sınıflarda da çatlakları beraberinde getirmiştir. alt gelir grubundan gelebilecek olan toplumsal patlama osmanlıdan günümüze kadar gelen otoriter önlemlerle en ağır yaptırımlarla ve şiddetle engellenmiştir. dolayısıyla bu kesimin fakirliği aşma tepkisi büyük şehirlere veya zengin şehirlere göçmek şeklinde olmuştur. bu kesimin diğer bir yöntemi de yönetici ve zengin grubun örtük anlaşmasıyla ahlaksızlaşmasıyla yasaları delmesiyle ve bu delmelerin hoşgörmesiyle aşılmıştır ki buna genel olarak toplumsal yozlaşma diyebiliriz. bahsedilen bu son hamle özallı yıllarda kurumsallaşmış ve toplum olarak içselleştirilmiştir. yaşanılan sistemler ne kadar yozlaşmış da olsa alternatif adalet mekanizmaları geliştirilmiş ve bu mekanizmaları temelinde şiddet olan lokal ve ulusal mayfalar sağlamıştır. içinde bulunulan ekonomik trajedinin en karakteristik özelliği büyük şehirlerdeki yüksek eğitimli kişilere iş sağlanılamamasıdır (işsizlik terimini kullanmaktan özellikle kaçınıyorum. lakin işsiz insan denildiği zaman sorunu iş arayan kesime yükleyen ikiyüzlü bir asıl sorundan kaçma oyunu vardır). büyük şehirler insanları kusmaya başlamıştır (bu yerinde benzetme wednesdaye aittir). ağzına kadar dolmuş şehirler insanları kusmaya başlamıştır. şehirden insan ihracı başlamıştır. kimin çıkacağını da keskin acımasız bir darvinizm belirliyor (gene wednesday). sokaklarda görmezlikten gelinen açlar, tinerciler, evsiz yaşlılar, kimsesiz çocuklar, transeksüeller, fahişeler, bitmiş adamlar ve kadınlar bu savaşın ilk azapları. bunlardan sonra büyük şehre tutunamayan ve gelirken bütün gemilerini yakmış gidecek başka hiç bir yeri olmayan insanlara sıra gelecek ve erteledikleri isyanlarını daha da büyük bir nefretle acımasızlıkla şehre kusacaklar. gitmemekte direnenlerin dirençlerine karşı gösterilen bütün hissizlik onların kusacağı nefretin acımasızlığına dönüşecek. bütün gününü çaresizlikle evde oturarak geçiren iyi üniversiteleri iy derecelerle bitirmiş iş bulamayan arkadaşlarım diyor ki: "..şu an bi isyan olsa, mesela işsiz gençler toplanıp eylem yapıcaz, yakıp yıkacaz, deseler, katılmayanı siksinler.." bunu söyleyen arkadaşlarım zamanında bakkaldan konserve ton balığı alıp sokak kedilerini besleyen, yaralı kuşları kedileri evlerine getiren veterinere götüren arkadaşlarım.

    siyasal olarak: ekonomideki kirlenme ve bunun üzerine oturmuş siyasal sistem de aynı kirlenmeden nasibini almıştır. bu ikisinden hangisinin diğerini kirlettiği manasız bir tartışmadır. ekonomik sorunları çözümlemeye yönelik politikaları yabancı kurumlara devretmiş (..ki bu politikaları uygulama zamanını geçireli çok oldu) aracı hükümetler gündemlerine türban kuran kursları gibi populist konularla adeta papaz kaçtı oynamaktadırlar.

    uluslararası değişkenler: toplumsal patlamayı tetikleyebilecek önemli değişkenlerin başında ırak sorununa bağlı olarak gelişen kürt devleti oluşumu ve bunun türkiye'yi etkilemesi, avrupa birliği aldatmacası, ve vaadlerini karşılayamayan bir ekonomik küreselleşme vardır. altyapısal kuruluşunu tamamlamış ve ilanı doğru zamanı bekleyen kuzey ırak kürt devleti türkiye içindeki etnik ayrımcılığı olumsuz yönde tetiklemiş ve yükselen primitif bir kürt milliyetçiliğini açığa çıkarmıştır. avrupadan üfürülen rüzgarı da arkasına almış olan bu hareket toplumsal patlama değişkenlerinden biri olmuştur. konuyu etnik farklılık temelinden demokratikleşme sorunu başlığı altına devşirememiş ve sorunu uluslararası platformda tartışmak durumunda kalan hükümetler bunun sorumlusudur. avrupa birliği konusu günümüze kadar tam üyelik konseptinde gelişirken son ab genişlemelerinden itibaren bunun mümkün olamayacağı ortaya çıkmış ve ne idüğü belirsiz imtiyazlı ortaklık önerilmiştir. türkiye'nin avrupa'da istenilmediği avrupa basınında ve tartışma platformlarında açık açık beyan edilirken türkiye'de ciddi bi şekilde sözkonusu edilmemiş ve umut pompalanmaya devam edilmiştir. küreselleşme açısından değerlendirmede ricordovari uluslararıs değiş tokuş mantığının işlemediği, küreselleşmenin eşit derecede sanayileşmiş ülkeler ekonomomilerini bile olumsuz etkilediği görülmüştür. kaldı ki üretim düzeyleri ciddi farklılıklar gösteren ülkeler arasındaki uluslararası ticaret bariyerlerinin kaldırılması türkiye gibi bir ülkede dışarıdan tarım ürünü ithali gibi abuk sonuçlara yol açmıştır. genel olarak üretmeyen bir ülkede kıt değerlerin acımasız bölüşümü gündemde ve bu bölüşüm büyük ihtimalle şiddete dönüşecektir.
  • icimden bir his giderek sona dogru yaklastigimizi soyluyor.
  • 31 mayıs 2013, kapısına kadar dayandık. sanırım patlıyoruz. bunda rte'nin ve emir kulu polislerin emeği büyük, toma'ya yumruk atan adamı gördük bugün, organize olup aktivistlere gaz maskesi ulaştırmaya çalışanları. gezi parkı sembol oldu diktatöre kafa tutuyor ilk defa bu coğrafya.
  • yüzüncü yılını kutlamak üzere olduğumuz halde ülkenin gidişatına olumlu etkileri gözle görülmeyecek kadar silikleşmiş patlamadır.
  • sadece "sosyal" patlama olarak kalmayacak patlamadır. halk inat, hükümet inat. hayrolsun.
hesabın var mı? giriş yap