• istanbul üniversitesi hukuk fakültesi'nden, 1952 yılında mezun oldu. stajla birlikte iki yıl kadar süren sorgu hakimliğinden 1955 yılında istifa edip, istanbul üniversitesi hukuk fakültesinde, hukuk felsefesi ve hukuk sosyolojisi ana bilim dalında asistan olarak göreve başladı. 1960 yılında doktor ve 1965 yılında da doçent olarak, bu fakültede görevine devam etti. 1973 yılında profesör olduktan sonra, on yıl kadar da aynı fakülteye bağlı adalet yüksek okulu'nun müdürlüğünü yaptı. 1995 yılında kocaeli üniversitesi hukuk fakültesi'ne geçip, 1998 yılı sonunda bu fakülteden emekli oldu. halen, yeditepe üniversitesi hukuk fakültesi'nde hukuk felsefesi ve sosyolojisi ve hukuk metodolojisi derslerini vermektedir.
  • kendi ifadesiyle istanbul üniversitesi hukuk fakültesi kürsüsünden son konuşmasını bize yapmıştı. o kürsüden sonra çok insanı dinlediysek de, aynı tadı alamamıştık, ne meslektaşlarından, ne de kürsüdaşlarından...
  • hukuk profesörü olması kendi anlatımıyla tamamen tesadüfler sonucu olan, aslında kimyaya ve felsefeye(hukuk felsefesine değil) meraklı olan hocamızdı kocaeli üniversitesi'nde. doktora ve doçentlik sınavında kendisine sorulan aynı soru olan: 'oğlum vecdi anlat bakalım sofistleri' ile hukuk mecrasında yolu akıcı olmuş kendi alanında duayen olmuş hocalarımızdandır.

    bir de her sene ilk dersi zevkle keyif arasındaki farkın ne olduğunu anlatmakla başlayıp keyfin eşekte olacağını, insanda olmayacağını anlatan hocamızdır.
  • haftada bir şile gündem'de yazmaktadır.
  • işaret ettikleri yol olmuştur. ilk hocamdır...
  • yoklama yaparak öğrencileri derse getirmeyi zorbalık olarak gören; aydın, öğretmen, yol gösterici.
  • en çok dikkatimi çeken şey bu yaşına rağmen dersi neredeyse hiç oturmadan işlemesidir. bunun dışında konuşurken teklemez.

    gerçekten muhteşem bir hocadır. meselenin çok temeline inmiştir.
  • dağıtıcı adalet-dengeleyici adalet, keyif-zevk..:), gerçek-hakikat kavramları arasındaki farklara dair anlattıklarının aklıma kazındığı hocamdır. ilk aklıma gelenler bunlar. "ahlaken iyi" kavramını da unutmamalıdır. hukuk başlangıcı, hukuk felsefesi ve adalet psikolojisi derslerini kendisinden almış olmakla, hukukçuluğumun şekillenmesinde büyük bir payı olan ve kendisine müteşekkir olduğumdur. hukuk profesörü kavramının tam karşılığıdır. ve bence ülkemizin yaşayan en büyük hukuk felsefecisidir.
  • daha biraz önce istanbul üniversitesi hukuk fakültesi'nde hukuk başlangıcı dersine misafir hoca olarak giren hocaların hocası. "hoca" ne demektir sorusuna cevaptır kendileri. bugünkü dersinde de hukuk ve ahlak meselesini nükteler ve örneklerle dinleyenleri mest ederek anlatmıştır.
  • sevgiye dair, hayatimda duydugum en guzel tanimlamayi yapmis ("sevgi, yoneldigini var eden, var etmeye devam edendir."), boylelikle benim gibi bir cok hayata yon vermis oldugunu dusundugum, dunyada esi benzerine rastlanmasi pek de mumkun olmayan turde bir ogretmen, isik sacan bir insandir. *
hesabın var mı? giriş yap