hesabın var mı? giriş yap

  • başlık: beyler bugün 86 model murat 131 le

    entry: 0 dan 100 e kaç saniyede çıkcak diye bi deneme yapayım dedim. izmirden afyona vardım hala 100 e çıkamadım amk.

  • türkiye son 15 senedir iyi bir voleybol ülkesidir. özellikle son 10 senedir kulüpler bazında avrupa'nın en domine ülkesidir. fenerbahçe'nin 2009-10lu yıllardan itibaren başlattığı yatırımlar, aldığı avrupa ve dünya şampiyonlukları, gamova, ze roberto, fofao, pequeno, fabiana, logan tom, yeon kim, christiane fürst, skowronska, sokolova gibi dünyaca ünlü isimlerin getirilmesi, vakıfbankın da bu atılıma ayak uydurup dünyaca ünlü isimler getirmesi ile yeni nesil voleybolcular italya ve rusya'dan daha çok türk takımlarına gelmeyi hedefler oldu.

    voleybol ülkesi lafını bize yakıştıramamayı sadece italya ve rusya'ya göre geç açılmamıza bağlayabilirim ama 10 senedir zirvedeyiz. 1-2 senelik atılım değil.

  • türkiye sınırlarında olmadığını unutup, farkında olmadan seccadenin üzerine basana saldırabileceğini sanan şovmenin dramı.

    siyasal islam her yerde işlemiyor sayın gurbetçi (!)

  • enver paşa'nın napolyon olma kompleksi, napolyon'un da doğunun fatihi yani iskender olma kompleksi vardı. napolyon doğu üzerine yürüyerek ingiliz sömürgelerini fethettmek istemiş ve toulon limanından başlayan yolculuğunda malta, iskenderiye, kahire, suriye seferinde ise el ariş, gazze ve yafa'yı da işgal etmiş kuzeye ilerleyişinin önündeki engel akka kalesi ve cezzar ahmet paşa'nın ordusu olunca önce tatlı dille kaleyi teslim etmesini istemiş cezzar ahmet dede kaleyi vermeyince kaleyi günlerce toplarla dövmüş ancak kaleyi alamayarak geri çekilmiştir. bu askeri deha napolyon'un tarihteki ilk yenilgisidir.

    kuşatma savunması denilince akla cezzar ahmet paşa gibi bir osmanlı paşası daha gelir;

    (bkz: gazi osman paşa)

  • bir gün istiklalde dört arkadaş elde biralar yürüyoruz. gitar çalıp para toplayan bir şarapçı gördük. biz de sarhoş ve genciz, yanına oturduk. o bizden içki istedi, biz de ondan şarkı. çalıp söylerken adam bize ”ne çalayım” diye sordu. o sıra haluk levent'in kağızman şarkısı her listede bir numaraydı. benim de nereden aklıma geldiyse geldi ve ”kağızman çal be” dedim. tam o sırada arkamdan bir ses ”ne çalsın, ne çalsın!” dedi. kafamı bir çevirdim haluk levent. dört kişi, alkolün bokunu çıkarttık diye düşünürken haluk gülümseyip karşımızda dikiliyordu.

    bizim grupta kahkahalar ve gülüşmeler

    abi dedik gel sen söyle bari.
    yok dedi işim var ama dönüşte uğrarım..
    iç sesimiz direkt ”yalaan” diye fısıldadı. uğramayacaktı.
    ama dönüşte uğradı! ve bizi de utandırdı.

    siz dedi çalın ben amcaya para toplayacağım...
    yoldan geçenleri çevirip gitar çalan şarapçı için tomarla para topladı.
    şarapçı belki iki üç ayda kazanacağı parayı bir gecede haluk levent sayesinde kazanmıştı.

    işi bitince teşekkür edip gitti haluk. sonra biz de dağıldık

    o zamanlar sosyal medya yoktu. adamın kariyeri desen zirvedeydi. peki o zaman bu adam bunu neden yaptı?

    sevin, sevmeyin ama ben iyi kalpli bir insan olduğuna bizzat şahit oldum. o yüzden bana samimiyetsiz de gelmiyor.

  • "kimliklerimizi seçemeyiz ama ahlaklı, adil olmayı seçebiliriz." dediği videoyu içerir.

    şimdiye kadar yayınladığı en iyi video olmuştur.

  • pisliği, dağınıklığıyla övünen şapşalların öve öve bitiremediği geyikler bütünü..

    - abi bizim evin dolabındaki muzu sucuk sanıyolardı yeaa.. makarnanın içinde başka canlılar vardı hahah..

    tamam amk en pis senin evin.

  • umarsızca sözcüğünün olur olmaz yerde ve sıklıkla kullanılması bunların başlıcalarındandır.

    diğerleri ise kısaca:

    *marifetmiş gibi oksimoron ifadelere abanmak (zifiri aydınlık, kalabalık yalnızlık, sessiz çığlık vs.)

    *sonsuza kadar uzayıp giden zincirleme şiir tamlamaları (sonbahar hüznüne tutsak umarsız bir kelebeğin kanadında çarpan yüreğimin vs. vs.)

    *hep ayrılık teması içermesi (sen gittin ya, şimdi sen yoksun ya.. diye başlayıp depresifliğin dibini bulmak)

    böyle gider.

  • trabzon idmanı ders bir:

    bugün trabzonspor idmanına getirilen vuvuzela antremana giren futbolcuların elinden ve çalma girişimden geçtikten sonra sahaya en son giren şenol güneş'in eline gelir.

    - vuvuzela'yı hocaya veren görevli; içi boş bunun hocam
    - şenol güneş; olur mu. içinde bağımsızlık var, özgürlük var bunun..