hesabın var mı? giriş yap

  • ulan bir memleketin "hacker"ı bile vizyonsuz olur mu arkadaş.

    elin gavuru ülkenin istihbarat servislerini, devletin stratejik kurumlarını altüst eder, ne kadar bilgi, belge varsa ortaya döker, bizimki de gider iett'yi hekler.

    bu ekber kesin knight serverlarında aga party pls diye geziyordur ha.

  • ruh hastası şerefsiz.

    şu anda sinirden elim ayağım titriyor. 39 yaşında kadın hasta çarpıntı ile geldi, çekilen ekg'si svt dediğimiz bir ritm ile uyumluydu. ben de hastaya durumu izah ederek ve ondan izin alarak karotis sinüs masajı yapmaya başladım. o sırada hastanın eşi içeri girdi ve hiddetle şöyle sordu:

    -ne yapıyorsun sen lan?
    -masaj yapıyorum.
    -sen benim karıma nasıl masaj yaparsın it?
    -beyefendi yanlış anladınız.

    adam, durumu anlatmama bile izin vermedi. eşi de anlatmaya çalıştı ama ona da vurdu ama daha çok bana vurdu.

    2 sağlam yumruk yedim ama bir tane de sağlam yumruk geçirdim.

    şu anda sinirden gülüyorum.

    bu arada masaj dediysek: https://m.youtube.com/watch?v=493z2_kacoq

  • bilinçli bir halde "tamam bitti" denilen bir an değildir. yavaş yavaş gerçeklerin görülmesiyle oluşur. an değil, süreçtir.

    yıllar sonra edit: ne kadar zaman geçerse geçsin bitiyor emin olun. süreç bazen uzasa da sonu var, inanın.

  • ales için matematik çalışmam gerekiyordu fakat zamanında bildiğim her şeyi unutmuştum.

    üşenmedim, ales'e yönelik videoları izlemeye başladım. ağır geldi, hiçbir şey anlamadım. gücenmedim, üniversiteye hazırlık videoları izledim. çok karışık geldi. vazgeçmedim, anadolu liselerine hazırlık matematik videolarını izledim.

    olmadı, daha da geriye gitmem gerekiyordu! ilkokulda hocamın anlattığı matematik derslerini hatırlamaya çalıştım. komşudan aldım bir tane, falan. çok devamsızlığım olmuştu o yıllarda, parçaları birleştiremedim.

    gide gide en geriye gittim, sünnet videomu buldum. açtım, onu izliyorum annemle. matematik hâlâ sıfır. biraz önce çükümü kestiler.

  • emniyet genel müdürlüğünün türk halkını korumak yerine, ortadoğulu müslüman din kardeşlerimizi koruduğunu öğrendiğimiz açıklamadır.
    yazıklar olsun bu nasıl açıklama. hadi milliyetçi duyguları geçtim sizin hiç çocuğunuz yok mu?

  • eskiden şöyle, balkon döşemesine kadar inen balkon demirleri olurdu. doksanların çocukları çok net hatırlayacağı bir detay olduğuna eminim.

    evde canı sıkılan çocuklar olarak, balkonun ucuna oturur, ayaklarımızı demirlerden geçirir aşağıyı izlerdik; sokaktan geçen tek tük araçlar, satıcılar, top oynayan çocuklar... hatta bu oturuşumuza kimi zaman da elimizdeki üflemeyle köpük yapan oyuncaklar eşlik ederdi. oturmanın sonu da çoğu zaman kafayı demire yaslamayla bittiği için, iyi kötü her çocuk o demiri tatmıştır diye düşünüyorum.

    daha sonra balkonların tabanları yükseltildi, şimdi de balkonlar komple yok oldu, fransız balkon denilen garabete geçildi. şimdiki çocukların arasa da bulamayacağı bir detay olarak mazide kaldı balkon demiri tadı.