cem yılmaz

• bunu demem gg olur mu bilmiyorum ama gösterisini yine korsan izleyeceğim adam. öncelikle adamın 3 saat konuşup karşılığında 200 lira istediği bir gösteriyi çok pahalı buluyorum. sinema gösterisini ise tamamen samimiyetsiz. eğer sinema gösterisinin amacı korsan yerine herkesin seyredebileceği bir gösteri yapmak olsaydı onun yerine yaptığı gösterilerin sayısını 2-3 katına çıkarabilir ve 200 liralık fiyatı 50-60 liraya çekebilirdi.
  korsan ürün konusuna gelince de yazarlar için gerçekten sorun olsa da oyuncular ve daha ünlü diğer kişiler için korsan ürünlerini almanın bir sorun yaratmayacağını düşünüyorum. şöyle ki, iş bu kadar ayyuka çıkmışken yapımcılar muhtemelen filmin gösterim sayısına satılan korsanları da tahmini bir şekilde ekliyordur. ben korsan izlesem de adamın tanınırlığı artıyor yani. bunun sonucunda adam gidiyor bir reklam filmi çekip eşek yüküyle para kazanmaya devam ediyor. benim bu adamın gösterisine vereceğim 150-200 liralık bilet fiyatı ya da sinemada vereceğim 10 lira benim için önemliyken muhtemelen onun için gelirinin sadece ufak bir kısmı olmuş oluyor. bu gelir onun için gerçekten önemliyse bile bu da benim onların fazlaca israfa dayalı lüks yaşamlarını protesto yolum olsun anasını satayım.
  edit:jn drk en pahalı biletin 90 lira olduğunu söyledi fakat bence bu durumu değiştirmez bu.
• attığı tweetler hakikaten ilginç. muhtemelen siler yakında. onu da niye yapıyor bilmiyorum gerçi. yazdıysan dursun. sayfasını temiz tutma fetişi vardı bir ara. şu sıralar, reklam olsun diye 10-15 tanesini bırakmış. film vizyondan kalkınca, yine boşaltır gibi. ilginç.
  
  neyse, ne diyorduk? şu korsan hakkında yazdıkları. korsana kafasını acayip takmış. fragmanında da, gereksiz şekilde fazla üstünde durmuştu. hatta, filmin^* fragmanı olduğunu anlamamıştım ben. şimdi yazdıkları da çok hoş değil bence. tamam, korsanı tasvip etmiyoruz, kötü bir şey de bu dert yeni çıkmış ve sadece kendi muzdaripmiş gibi bir havası var. şimdiye değin kimsenin, bu kadar şikayet ettiğini de hatırlamıyorum. zaman zaman, toplu bilinçlendirme kampanyaları oluyordu, ona tamam da antipatikleşmeye başladı bu iş. ayrıca, bu emeğinin çalınmasını gerektirmez ama gösteriyi yapıp, milyonlar kazanmışsın. sonra, bir de sinemada gösterime sokup belki daha fazlasını kazanmışsın. seviyen belli, uzun uzadıya bu işin peşinden koşmanın anlamı pek yok. şimdi gelip bana, bu yüzden türk sineması gelişmiyor ayakları yapmasın kimse.
• sayesinde sözlükteki korsan yandaşlarını görmüş olduk. hadi korsan alıyorsun, izliyorsun, dinliyorsun, bari yaptığın yanlışın farkında olarak yap bütün bunları, eğ boynunu, hayat şartları falan de ne bileyim. yok ama o bile yok. durmak yok yüzsüzlüğe devam...
• "ya arkadaş sahnede para kazanmışsın, bir de ne diye sinemada gösterime sokup daha çok para kazanıyorsun?"muş.
  
  evet sana soracaktı adam kendi ürününden ne kadar para kazanacağını, nasıl pazarlayacağını...
  
  cem yılmaz'ın milyonda biri kadar yetenekli olmayan, sabah-akşam zekasıyla dalga geçtiğiniz futbolcular gözünüzün önünde 2 topa vurarak milyon dolarları götürüyorlar biriniz de çıkıp ses etmiyor ama?
  
  cem yılmaz 2,5 saatlik zeka, emek, tecrübe ve yetenek dolu gösterisinden, ustalık eserinden o paralardan daha azını kazanmaya çalışıyor salak salak laf ediyorsunuz.
  
  evet niye o kadar çok para kazanıyorsun cem yılmaz?
  
  daha az para kazan, çünkü biz öyle istiyoruz. hatta yaşlanınca da show tv ana haberlere çıkıp hababam sınıfı'nın tulum hayri'si gibi param yok diye ağla... o zaman bazı ezikler daha çok severler seni...
  
  ulan şu adam var ya sizin gibi geri zekalıların olduğu bir ülkede bu zekasıyla kazandığının 10 katını kazanmayı hak ediyor aslında...
• kazandığı parayı savunanlar, koşarak kapılarını açan şoförleri gibidir..
  ehi ehi diye de gülebilirler ayrıca.
  
  bir gün siyasi mesaj vermekten korkan bir adam, 19 senedir para kazanıyor. her attığı adımdan para kazanıyor.
  tamam komik, yetenekli, yeri geldiği zaman da reklamını yapmayı iyi biliyor.
  
  sanıyor ki, bilet parasıyla dönüyor sinema sektörü. sinema sektörü dediği de, tek kişilik gösterisini kaydedip sinemada sunması.
• fakirleri anlatan zengin komedyen.
• türk sinemasının geleceği, emek = cem yılmaz
  
  sanki bi terslik var gibi
  
  bence bazı şeyleri savunmak için bilgili olmak, farkındalık yetmez, hayattaki duruşun davranışların da önemli.. o yüzden herkes her şeyi böyle ateşli savunmamalı.. tabi sözlükteki hayatında hiç korsana elini sürmemiş, hayatında korsan mp3 dinlememiş yazarlara lafım yok.. onlar ne dese yakışıyo..
• korsanla ilgili konuşması gereksiz olan kişi.
  
  artık olay bu hacı sistem böyle. işine geliyosa. adamlar milyon dolarlar harcıyor bir film için, anında düşüyor internete onlar ağlamıyor da sana ne oluyor?
  
  duyan da aç kaldı sanacak.
• nazarımda paragözün alasıdır. tamam her insan emeğinin karşılığını almalıdır ancak lüks otomobilleri sırayla dizip emek böhühü diye ağlamamak lazım.
• cem yılmaz'ı çokça seven, saygı duyan ve kendisinden öğrenilecek şeyler olduğuna inanan bir insanım. ancak her zaman kendisinin dillendirmeyi sevdiği bir söz vardır şu minvaldeki sorulara karşı:
  
  "neden güncel meselelere duyarlı anlamda eserler üretmiyorsun? neden mizahı zayıfın güçlüye karşı olan savaşında hep kullanıldığı gibi kullanmıyorsun? hem de bu silahı en iyi kullanabilecek en başarılı, en yenilikçi zeki sanatçılardan, silahtarlardan biriyken?"
  
  kendisinin cevabı ise şu kaçamak minvaldedir, bilenler bilir - ki ben buna hep saygı duymuşumdur:
  
  "bunu zaten yapan abilerimiz, arkadaşlarımız var. onlar bu işi iyi yapıyorlar. ben bunlara girmiyorum, ben yapabileceğim en iyi şeyi yapıyorum, sanatımı icra edip, insanları güldürüyorum. güldürürken düşündürmeyi başkaları yapıyor zaten."
  
  harika yapıyorsun, saygı duyuyorum, daha fazla para ve başarı kazan ve daha iyilerini yap; bunu tüm kalbimle umarım.
  
  buraya kadar her şey normal ama işte sayın cem yılmaz; sen bu insanların durumunu sallamaz, bu konuda kaçamak yaparsan, yarın gelip de yine bu insanlara karşı sosyal medyadan "korsan almayın, heeyy" diye bağırdığın zaman, 3-5 şak şakçı ya da fanboy haricinde hiç kimse seni ciddiye almaz, güler geçer; benim gibi bilerek ve isteyerek ya da bilmeden... zira bu milletin seninkinden önce açlık, fakirlik, sömürü, cehalet gibi onlarca sorunu var senin vaktiyle sallamadığın... ve şimdi onlardan senin onlar için yapmadığını, senin için yapmalarını, duyarlılık göstermelerini bekliyorsun. ancak biliyorsun ki sen insanlar için ne yaparsan, onlar da zamanı gelince senin için onu yaparlar. "eh ama ben onları o kadar, güldürdüm, hizmet ettim?" . eh onlar da güldüler işte, o kadar. neden şimdi düşünmelerini bekler oldun ki?
  
  hem hani sorunlarımıza girmiyorduk, düşünmüyorduk, gülüp eğleniyorduk seninle? ne oldu yani, senin paralara, emeğe dokunulunca mı sorun çıktı ilişkimizde? eh hani bizimkiler? hani asgari maaşa 14 saat çalışıp, ölen taşeron madencinin emeği? çok bir şey değil, çıkıp 2 kelime söyleyip duruş gösterebileceğin, bir şeyler değiştirebileceğin binlerce işçinin yetimin, çocuğun hakkı? bu böyle uzar gider, senin girmek istemediğin meseleler, biliyorum...
  
  heh işte, o yüzden susman daha iyi bu konularda, sen sanata devam et, gülelim eğlenelim yalnızca. böylece hayatım boyunca senin için yazmayı aklımdan dahi geçirmeyeceğim bu tarz bir ilyas salmansal bir entry yazmayayım bir daha, ta-mam?