• akıllara zarar soru. ahşap akar.
  • cevabını düşünüp düşünüp bulamadığım bir soru.
    cevabını düşünüp bulamadığım ikinci bir sorunsal ise, karakutu madem uçak düşünce parçalanmıyor, uçakların neden karakutunun yapıldığı maddeden yapılmaması sorunsalı.
    hayret ediyorum, şaşkınım
  • betondan yapılan evler deprem için handikap değildir.
    asıl sorun betonumsudan yapılan evler

    (bkz: orospu çocuğu müteahhit)
  • ayni soruyu california'lilar da sormus yillar once. o yuzden konutlarin ezici cogunlugunu ahsap yapmaya, sadece depreme dayaniklilik raporu alabilecek dayaniklikta binalari betonerme yapmaya karar vermisler.

    bugun california'da evlerin cogu ahsap, yollarin cogu da betondur (asfalt sicaktan eridigi icin).
  • deprem öldürmez

    bu ülkede işini düzgün yapmayan işadamları, tüccarlar, mühendisler, hukukçular, bürokratlar ve siyasetçiler yüzünden insanlar ölüyor

    yoksa niye ölünsün, insan ölmek ister mi?

    işin mühendsilik tarafını görmezden gelen, bir acaip bakış açısıdır.
  • oncelikle bahsedilen yapilarin beton degil, betonarme (beton+donati) oldugunu belirtmekte fayda var.
    aslinda kismen makul olan soru. cok kaba bir yorum yapacak olursak; beton agir bir malzemedir. yapilarin kutleleri oraninda deprem yukune maruz kaldigi gercegini ve betonarmenin esnek olmayan-kirilgan bir yapi elemani oldugunu goz onune alirsak, celik konstruksiyon yapilarin deprem performansinin cok daha iyi oldugunu iddia edebiliriz. ancak bu demek degildirki betonarme yapilar depreme karsi dayaniksizdir. burada esas olan projenin, zemin ve gercekci yuk kosullarina gore, hatasiz hazirlanmis olmasidir. keza sahada yapilacak imalatlarin da sartnamelere ve spesifikasyonlara uygun olmasi cok onemlidir. yani uygun projelendirilmis-uretilmis betonarme bir yapi da gayet depreme dayanikli olabilir.
    betonarmenin celikten cok tercih edilmesinin ana sebebi maliyet, ikincil sebebi de betonarme proje ve uygulama konusunda yetismis eleman sayisinin fazla olmasidir.
  • "çünkü öldüren beton değil, yanlış yapılmış yapılar" şeklinde cevaplayacağım soru.

    olayın ne kapitalizmle, nede ahşap yapıların daha dayanıklı olması ile alakası var. türkiye'deki şehirler çok katlı yerleşime açıldığı için, gerek yapım kolaylığı, gerek malzemenin ucuzluğu açısından betonarme karkas kapılar tercih edilmiştir. 6 katlı ahşap bina olmayacağı için kaliforniya eyaleti ile türkiye'yi karşılaştırmak anlamsızdır.

    kaliforniya eyaletinde de yüksek katlı yapılar ahşap değil, betonarme ya da çeliktir.

    genel bilginin aksine, çok yüksek katlı yapıların * doğal (rezonans) periyodları çok yüksek olduğu için depremden daha az etkilenmektedirler.
  • soğuktan daha iyi korunmak ve yangınların önüne geçmek için.

    1509 büyük istanbul depremi (kıyamet-i suğra)'nden sonra osmanlı devleti de istanbul için beton yapılara izin vermemeye başladı. ancak bu durumda da insanlar soğuktan tam anlamıyla korunamıyordu ve ufak bir kıvılcım bile dev bir yangına dönüşebiliyordu (bkz: 1717 büyük istanbul yangını)
  • paran çoksa ahşap, çelik binada otur. kim karışır? ammaaa ille istanbul'da oturacağım diyorsan burda dikey genişleme zaruri. bu da en ucuz ya da en optimum betonarme ile olur. aslında matah bişey değildir ama ne ka' ekmek, o ka' köfte işte.

    bi de burası türkiye. o beton dediğin ne kadar beton, teknik detaya girmeye gerek yok. onun da bir ölçüsü var işte. senin betonun mukavemeti ne, o da önemli.

    şimdi sigaranın zararları icadından kaç yıl sonra nasıl mecburen ortaya konduysa, aynı mantıkla yüz değilse bile iki yüz yıl sonra, beton tarihi kalıntılarda bulunacak sadece. her gün yeni alternatif malzemeler çıkıyor piyasaya. mecbur değiliz yani. sen paradan haber ver.
    şu meşhur "istiyor duj" hikayesi gibi.
hesabın var mı? giriş yap