• kitapyurdu uzun zamandır destekli yayıncılık yapan yayınevlerinin gelirlerine göz dikmiş durumda, onu deniyor, bunu deniyor, beceremiyor, gerçekten batma noktasında olabilirler.
  • onca emek verdiğim kitaptan telif almayıp üstüne de para verip bastırmaktansa burayı tercih ederim.
    kitapyurdu’nun kitap piyasasında satış payının %10’dan fazla olduğunu tahmin ediyorum. örneğin 300 bin baskı yapan bir çocuk kitabınin * kitapyurdu’ndaki satış sayısı 41 bin adet. bu da piyasada ciddi bir satış payı olduğunu gösteriyor.
    cinius, gece kitaplığı gibi parayla kitap basan yayınevlerinden çıkaracağınız kitap da d&r raflarına koyulmayacak. kdy ile en azından sattığınız kitaptan vergileri düşünce %41.5 telif alırsınız.
    bu arada, kitapyurdu’ndaki üyeliğimi geçen sene bir kitaba yaptığım bir yıldızlı yorumu yayınlamadiklari icin silmiştim. şimdi baya reklamını yaptım, bana puan falan bir şey gönderin bari. *
  • kitapyurdu bence köfteci dükkanı açsın
  • bir dönem kültürtv vardı, o da bu işlere girmişti sonra battı gitti, kendi işine yatırım yapmaz bu işlerle uğraşırsan d&r, idefix, babil, odakitap, kidega, kitapseç, okuoku, bkmkitap, pandora, hepsiburada gibi rakiplerinin arkasından elbette ki nal toplarsın.

    ayrıca para karşılığı yorum yazılıp reklam yapıldığı da gerçekten de çok açık bir şekilde belli oluyor. sazanlar kanar ancak bu basit numaralara.

    not : küçük bir araştırma yapıp yorum yazanları inceledim de, nedense kitapyurdunun bu sistemini övenler artık nasıl bir tesadüf ise ikinci adam yayınları adlı yayınevini de gömmeye çalışmışlar.

    kitapyurdu, yakışıyor mu sana hiç bu alavere dalavereler? hem adamların işine göz dik, hem de adamları para karşılığında karalatmaya kalk.

    yuh derim ben buna!
  • üst entrylerden birinde kitapyurdu doğrudan yayıncılığı övenlerin ikinci adam yayınevini karalamaya çalıştıkları iddia edilmiş, lakin ben de tam tersini düşünüyorum. ikinci adam yayınevini övenler kitapyurdunu karalamaya çalışıyorlar bence.

    eğer kitapyurdu doğrudan yayıncılıkta kitabını yayımlamak isteyen varsa yayımlar. sanki kitapyurdu zorla yayımlatıyor.

    ayrıca neymiş kitapyurdu batıyormuş da ondan bu işlere giriyormuş. size ne? varsayalım ki batıyor ve bu şekilde bir çözüm buldu. batmaktansa gelir modellerini genişleterek direniyorlar.

    bence ihtiyaç olan bir girişimdi. talep varsa kimseye laf düşmez. kitabı yazan memnun, satan memnun.

    edit: malum 2 yazarın hâlâ entry girmesine şaşırıyorum. bu yayınevine baya dolmuşsunuz zira sürekli entry girip duruyorsunuz. sadece komiksiniz.

    ayrıca kitapyurdu doğrudan yayıncılığı
    (bkz: caps lock) podcastinin haftalık girişim yayınından öğrendim. kendileri her hafta yeni bir girişimi tanıtıyorlar.
  • ihtiyaç olan bir girişimdi diyen arkadaş bu sistemin zaten var olduğunu ve daha gelişmiş olanının yani sadece kitapyurdunda değil tüm online sitelerde (d&r, idefix, babil, okuoku gibi ve daha birçok online kitap satış sitesinde) kitapların satışa sunulduğu sistemin birçok yayınevi tarafından çok uzun zamandır uygulandığı konusundan habersiz belli ki.

    karalama konusuna gelirsek, bencesi sencesi yok bunun, bakarsanız görürsünüz, apaçık ortada her şey, söz konusu yayınevinin sayfasına girip, "aman ha aman..." yazıp, kitapyurdunun doğrudan yayıncılık sayfasına "bence farklı bir sistem. değişik de olmuş. ilk etapta kitabınızı bastırabilir ve sözleşme sonunda aldığınız geri dönüşlere göre daha büyük yayınevlerine gidebilirsiniz. çünkü ben kitap yazdım buyurun basın diye metis'e gitmeyeceksiniz, değil mi? kapıdan içeri almazlar da o yüzden diyorum." diyerek, kendilerini ve amaçlarını kolayca deşifre etmişler bana göre.

    hayır, kendisine rakip gördüğü bir yayınevini daha işin başında bu şekilde karalamayı kendisine yakıştıran bir kuruluş, kim bilir kendi gerçek rakipleri idefix, d&r, babil, kitapseç vb firmalar için neler neler yazdırıyordur diye de düşünmeden edemiyor insan.
  • aman abi, aman...

    uzak durun :)

    avast'ın internet sitesine girmeme izin vermediği oluşum. (bkz: phishing)
  • işaret ettiğim iki örnekte de kitapyurdunun doğrudan yayıncılık olayı konusunda olumlu algılar yaratılmaya çalışıldığı, söz konusu yayınevi ile ilgili de olumsuz yorumlar yapıldığı açıkça ortada.

    yakayı ele verince utanmazlıktan bahseden arkadaş zekamızla dalga geçercesine kitapyurdunun doğrudan yayıncılığı ile ilgili telif oranını ve sunduğu şartları beğenmediğini belirttiğini söylüyor, fakat ben içeriği tekrar tekrar okuyor böyle bir ifade göremiyorum.

    sözde küçük bir eleştiri yapıp aslen destek veren bir yazı var burada.

    "amatör yazarların kitaplarını çıkarmasını sağlayan sistem.

    satış rakamlarının içinde yazarın %50 indirimle eşe dosta dağıtmak için aldığı kitap sayısınında olduğunu unutmamak lazım. zira kdy sisteminde yazar kopyası bulunmamakta.

    çok satanlar kategorisindeki sıralamada yazarın almış olduğu kitap sayısını katmamaları gerektiğini düşünüyorum.
    bu durum şu an için olmasa bile kdy sistemindeki kitap sayısı arttıkça art niyetli bir duruma dönüştürülebilir. "

    şimdi bu arkadaşın, yukarıda yazdıklarından kitapyurdu'nun bu oluşumunu, telif olayını ve sunduğu şartları beğenmediğine dair bir anlam çıkarabilen var mı buradan?
  • ön edit: videolu anlatım için youtube-kitabımı nasıl çıkardım?
    kitabıma ulaşabilirsiniz: link

    iki uçurumlu köprü adlı hikaye kitabımı 03/03/2020 tarihinde yayınladığım platform. kapaktan mizanpajına kadar her şeyi kendim hazırladığım için herhangi bir ödeme yapmadım kitapyurduna. kendi verdiğim siparişler de henüz elime ulaşmadı fakat şu ana kadar olanları düşünürsek süreç benim için gayet olumlu ilerliyor.

    yalnızca kitapyurdu'nun birazcık daha bu kitaplara yönelik reklam yapmasını beklerdim. fakat yayınevleriyle uğraşmaktansa ilk kitap için uygun gibi görünüyor.

    yeri geldikçe editleyeceğim.

    edit: alttaki yazıya ithafen birkaç küçük ekleme yapayım. öncelikle reklam falan yapmadığımı belirteyim, sadece tecrübelerimi paylaşıyorum. zaten kitabın ismini de verdim. bahsedildiği üzere kitabın çok küçük bir pazar alanı oluyor, fakat bu sistem zaten bana kalırsa yayınevlerinden dönüş alamayanlar için bir alternatif. ben başka bir kitabım için bir yayınevinden kabul aldım. diğer taraftan google play kitaplar'da yayınladığım hikayeleri birleştirip buradaki sistemde kitaplaştırmak istedim. önemli bir farklılık: yayınevleri 20 tl'lik bir kitaptan 50 kuruş teklif ederken kdy ile siz 20 tl'lik bir kitaptan yaklaşık 9 tl kazanıyorsunuz.
    kime ne uygun geliyorsa orada yayınlar, şartlar zaten yeterince açık. tercih sizin.

    edit2: kitabımı tanıdıklarım haricinde 3 kişi aldı ve onlara da sanırım hala kitap ulaşmadı. kişisel reklam çabası olmazsa kitabın her geçen gün artan kitap sayısıyla birlikte görünmez olacağını düşünüyorum. kitap tanıtımları için en azından kdy kitapları kampanyalara dahil edilebilir. (kargo ücretini sıfırlayabilir vb.)
    bir de ben siparişi 3 martta vermiştim hala elime ulaşmadı. sistem olarak farklı bir yapısı olduğu için 2 günde ulaşmasını beklemiyorum lakin bir haftadan uzun süren bir temin süresi can sıkıcı. kitabımla ilgili henüz yorum yok, çünkü kimse henüz eline almadı. yeni gelişmeleri yine aktaracağım.

    edit3: kitaplar elime 12'sinde ulaştı, bunun fazlasıyla geç bir temin süresi olduğunu düşünüyorum. umarım zamanla iyileşir. baskısı beni mutlu etti. yalapşap yapılmış veya dandik bir basım değil. gayet kaliteli olmuş. yalnızca dikkatimi çeken şey sayfaların inceliği oldu. 100 sayfalık bir kitapla benim kitabımı (90 syf) yan yana koyduğumda aralarında baya bir fark olduğunu gördüm. bunun dışında satışlar maalesef şu anda tanıdıklarımla sınırlı. kitaplar hiç görünür değil, eğer bir kampanyaya dahil edilmezlerse de yazarın çabasıyla bir yere gelecek veya gelemeyecek. yine de hala güzel bir fırsat olduğunu düşünüyorum, benim içimdeki "bir an önce kitabım basılsın" dürtüsü gittiği için diğer kitabımda daha seçici olacağım.
  • sistemden kitap çıkarmış henüz 3 kişi bulunmuyorken nasıl oluyorsa çok sayıda kişinin ben de bu sistemle kitap çıkardım çıkaracağım diyerek ekşi de tanıtımını yapmış olduğu sistem :)

    kanmayınız, uzak durunuz.

    insanın zekasını küçümseyen saçma bir sistemdir. hatta saçma ötesidir.

    kitabımı bir yayınevine teslim edip türkiye'deki bütün online satış sitelerinde ve hatta yurtdışında amazon da dahil bütün internet sitelerinde satılmasını sağlayabilecekken neden kendimi bir tek kitapyurdu'na mahkum edeyim?

    kitapyurdu'na üye olmayan, üye olmak istemeyen çevremde çok sayıda insan bulunurken üstelik!

    düşünsenize kitap çıkarmışsınız, arkadaşlarınız ve çevreniz kitap almak istiyor, sadece kitapyurdundan alabiliyorsunuz! idefix'de yok, kidega'da yok, babil'de yok!

    zaten kitabın oldukça az satıldığı ülkemizde, çevrenizde bulunan, kitabınızı alabilecek insanların sayısını yüzde doksan oranında düşürebilecek, kesinlikle ama kesinlikle yazara okuyucu kaybettirecek olan bir sistemdir.

    yüz kitap satacakken bu sisteme dahil olursanız ancak on kitap satarsınız.

    amazon'da dahi tutmamış olan bir sistemdir bu ayrıca.
hesabın var mı? giriş yap