naylon

• ince yumusak dayanikli seffaf plastik..
• umay umay'in harika bi sarkisi...
  "sevemedim onlari ben bi turlu
  naylon ofke kuru gurultu
  ort ustumu simdiden, kirlenmeden..."
• okuldan buldugumuz kirk derste almanca serisinin sadece otuz dokuz sayi cikmasina son derece sinirlenmis bir insandir. ona gore simdiki ve gecmis zamani ilk fasikulde ogrettikleri icin geriye sadece gelecek zaman kalmistir.
  "ne yani sadece gelecek zaman mi konusacagim ben?"
  bu arada zavalli serinin 1925 baskisi oldugunuda eklemem lazim :)
• umay umay'ın şaheser niteliğindeki albümü.. her şarkıda mütemadiyen titreyen ve yer yer detone olmaya yaklaşan sesiyle hisleri harekete geçiren samimi bir başyapıt.. sanki tüm o duygu yoğunluğuyla stüdyoya girip bir günde kaydedilmiş ve o haliyle hiçbir filtreleme ve düzenleme yapılmadan kasetlere basılıp çoğaltılmış gibi..
  
  bugünkü "kusursuz" okunup çalınmış stüdyo kayıtlarının yanında bir güneş gibi parlayan magnum opus..
  
  1. naylon
  2. edepsiz
  3. söz verilmez ki
  4. hiç param yok
  5. düşmedim daha
  6. şeker anne
  7. ölümü gördüm
  8. hiç param yok – (dans)
  9. naylon – (slow)
  10. dönemez
• asagi yukari on saattir gomedigim ve cok ozledigim ev kedisi..
• çukurova'da traktör arkasına takılan römorklara verilen ad. yol açtığı kazalardan literatür olur.
• naylonu amerikalılarla ingilizler beraber bulmuş ("geçen gidiyoruz ingiliz arkadaşlarla, bişey bulduk dedik ne bu..") sonra acaba ne desek buna hmm diye düşünüp new york'un ny sini ve londra'nın lon unu birleştirip kelime yapmışlar (bkz: yumatu) diye bi rivayet dolaşıyodu hoşuma gitmişti küçükken duyduğumda.. o değil şimdi bu yazdığm kesin nylon başlığnda falan da yazıyodur ama açıp bakmadım, kötü bir sözlük kullanıcısıyım, uçsam yeridr..
• yakında tahsilini yarım bırakmasından korkuluyor. mikelanj tarafından resmedilmiş galiba...
  (bkz: sibylla delphica)
  bonus (bkz: sibylla)
• yüksek molekül agırlıklı poliamitlerden olusan, sıcaga, asınmaya ve kimyasal maddelere karsı oldukca dayanıklı plastik malzeme. genellikle lif halinde üretilen naylon ilk kez 1930 larda abd'li kimyacı wallace h. carothers ın yönettigi bir arastırma grununca gelistirildi.
  eriyik ya da çözeltisinden çekilerek, dökülerek ya da düselerden püskürtülerek lif, ince iplikcik, sert kıl ya da levha haline dönüstürülen naylon ip halat ve dokuma üretiminde kullanılır veya dogrudan kalıplara dökülerek belirli bir biçimi olan ürünlere dönüstürülür (bkz: tabak) (bkz: canak)
  soguk çekmeyle elde edilen tok, esnek ve dayanıklı ürün ise genellikle ince ya da kalın iplikcikler halinde çorap parasut ve firca yapımında kullanılır. ayrica püskürtmeli döküm yöntemiyle bazı malzemelerin kaplanmasında da yararlanılabilir.
• bazı yörelerde laylon diye telaffuz edilen ve de sonuna "çorap" eklenince fetiş malzemesi olan kelime