aynı isimdeki diğer başlıklar:
  • bugün 13 haziran dünya tutuklanma gününün yıl dönümü. bu vesile ile büyük ustaları tekrar saygı ile analım.
    tanım: defalarca izlediğim, benim için türk sinemasının en değerli filmi.
  • bu filmi defalarca izletecek çok güzel bir sosyolojik yaklaşım var.

    dünya literatürüne geçecek derecede güzel olan yaklaşımı şöyle açıklayalım:

    --- spoiler ---

    - baş karakterler ibrahim ve muzaffer iyi insanlar değiller. gayet yavşak hatta yer yer kötü insanlar.

    - ibrahim yıllarca ailesine yük olmuş bir kumarbaz ve kendisini sevmeyen bir kızla zorla yuva kurmak istiyor. lan diyeni bıçaklıyor. hoşlandığı kızı araçla götürüp istismar ediyor.

    - muzaffer ise her an arkadaşlarını satabilen, bencil ve çok altı çizilmemesine rağmen muhtemelen hazır yiyici bir tip.

    - işte bu filmdeki en büyük klişe-kıran bu, kötü insanlar da haksızlığa uğrayabilir. çünkü yavşaklıkları uğradıkları adaletsizlikle çok alakasız.

    - bu tip adalet sistemini sorgulayıcı filmlerde haksızlığa uğrayan insanları olabildiğince melek çizerler ki uğradıkları haksızlık ve acıtasyon kolayca izleyiciye geçsin ve her şey siyah beyaz olarak kolayca ayrılsın.

    - bu film bu kolaycılığa baş kaldırmış ve adaleti çok farklı sosyolojik dokunuşlarla eleştirmiş. bir insan kendi özel hayatında kötü olabilir ama haksızlık çok başka bir şey.

    - aslında ana mesajı sadece sistemin adaletsizliği değil, toplumun adalete olan yanlış bakış açısı.

    --- spoiler ---
  • "beni adamdan sayıp alacak örgüte zaten ben girmem, o örgüt ibrahime kaldıysa örgüt bile sayılmaz"

    favori cümlem
  • - muzo sen beni nerden tanımıyorsun?
  • komik değil ama trajikomik bulduğum ve çok sevdiğim 2005 yılı yapımı bir ferhan şensoy filmidir
  • debe entarisi sağolsun, yine hatırladığım, türk sinemasının yüz akıdır diyebileceğim tek film. bugüne kadar hakkında yazmamışım, yazmam gerekirdi.

    niye bilmem, beni en çok etkileyen sahnesi şu olmuştur:

    hapishane müdürü ile yancısı bahçeye inmiş, çiçek dikmekle uğraşan bahçıvanın başında goygoy yaparlarken koğuşlardan slogan sesleri yükselir. müdürle yancısının suratı ekşir, müdür sorar "ne bu?" yancısı cevap verir "ya slogan atıyolar ya..." müdür iplemez. hatta gülmeye başlar, göbeğine vura vura slogana ritm tutar. elleriyle kollarıyla eşlik eder. sanki müzikmiş gibi...

    ilgili sahne

    kısıtlı bütçe, bariz şekilde kötü prodüksiyon, üzerinde çalışılarak çapakları temizlenmemiş, rafine edilmemiş, ferhan şensoy'un çok tuhaf soruşturma adlı oyunundan uyarlama-apartma bir senaryo ve sanki bilerek filmi sabote etmeye çalışıyormuş gibi kamera ve ışık kullanan çaylak bir yönetmene rağmen (filmde bazı kamera açılarının anlamı yok, gerçekten tek bir mana bulamıyorsunuz) her şeye rağmen, her sahnesi ayrı güzel, ayrı anlamlı bir filmdir.

    ferhan şensoy tam anlamıyla ferhan şensoyluğunu yapıyor. gözünün değdiği her şeyi eleştiriyor, ülkede yanlış olduğunu düşündüğü ne varsa tefe koyup çalıyor. bunu yaparken kendine has ve etkili tarzını adeta bir damga gibi vuruyor filme.

    bugüne kadar türk sinemasının uluslararası çapta isminin anıldığı, nbc filmleri ve çok daha eski filmler de dahil, neredeyse tamamını izlemiş birisi olarak şunu diyebilirim: pardon dünya sinemasına ait bir filmdir çünkü bütün halklar için ortak bir değer üzerinden, herkesin kendisine pay çıkarabileceği kadar hemzemin bir dil kullanarak, yerelliğin tadında bırakıldığı bir tonda mizah yapmış ve harika oyunculuklar sergilemiştir. genelde gözardı edilen bir isim olan bülent kayabaş ilk yarım saat adeta resital çekmiştir.

    enine boyuna düşünüyorum da, cidden müthiş bir film. çıtayı o kadar yukarıya çekmiş ki türk sineması adına üzerine tek bir film dahi söyleyebileceğimi sanmıyorum.

    bülent kayabaş'ın toprağı bol olsun.
    rasim öztekin'in toprağı bol olsun.
    ferhan şensoy'un ömrü uzun olsun.
  • türk sinema tarihinin en iyi ilk 10 filmi arasındadır ve bir çoğu için ilk sıradadır.

    ferhan şensoy o ilk 10’a çok kolay 3-4 film sokabilecekken bu filmin tek başına kalmış olması üzücüdür.
  • ortada bir ayip varsa, makinenin ayibi.
hesabın var mı? giriş yap