• edit: konu amsterdam türk konsolosluğuna ve pegasus'a aktarıldı. açıkçası başka konuyu inceleyebilecek makam varsa yardımınızı bekliyorum. mesaj yollamaktan kaçınmayın.

    amsterdam schipol havalimanı'nda başımıza gelen ve bize hollanda'nın sevgi kelebeği olmadığını gösteren ırkçılık olayıdır. gönül isterdi ses kaydı almak ama olamadı. hiç beklemiyordum çünkü.

    havayolu şirketi adı; pegasus havayolları. ?yaşanan yer; hollanda schipol havaalanı.??dün gece 01.55 schipol-sabiha gökçen uçuşumuzusun check-in esnasında yaşadığımız olayı anlatmak istiyorum.??check-in sıramız geldiğinde kontuvarın önüne bagajlarımızı tarttırmaya gittik. 3 kişiyiz yalnızca benim 20kg bagaj hakkım arkadaşlarımında kabin bagaj hakkı vardı. biletimiz gidiş-dönüştü. istanbuldan uçuşumuzda (671nolu uçuş) bagajlarımızda (aynı bagajlar, tartılmış ve boyutları kontrol edilmiş) hiçbir kilo ve boyut problemi yaşamadık. ??gece (478 nolu uçuş) arkadaşımızın kabin boy bagajına bakan görevli defalarca tarttı. kiloda sorun yoktu ancak daha sonra da boyunun sorun olduğunu ya o esnada 10 euro ödememizi ya da kapıda 50 euro ödeyeceğimizi söylediler. 10 euroyu ödemek istedik. ilgilenen bayan uzun süre bilgisayara baktı ve bize yalnızca kredi kartıyla ödeyebileceğimizi yoksa bizden 50 euro alacağını söyledi. yanımızda kart olmadığı için elimizde ki 50 euroyu uzattık ve oradan almasını istedik. bu kez de yalnızca kredi kartı ile işlem yapabileceğini aksi takdirde orada kalacağımızı söyledi. yanımdaki arkadaşım türkçe olarak ‘’50 euroyu buradan alın’’ diye tekrarlayınca arkadaşımızın ingilizcesi olmadığı için bunun türkçe söylenmiş olmasına içerlemiş olacak kadın bir anda tartının üzerine çıktı ve bize ''`sizin dilinizi de ulusunuzu da sikeyim. hala hollanda topraklarındasınız burada beni dinleyeceksiniz yoksa sizi göndermem burada uyursunuz. polisi çağıracağım. bunu yapacağım!`'' diye hakaret etti. ardından polisi çağırdı tercüman aracılığı ile durumu anlattık. bu seferde kadının bizim hakkımızda bana ‘’küfür ettiler’’ dediğini öğrendik.??sonuç olarak eğer özür dilemezsek bizi göndermeyeceklerini ve alıkoyacaklarını söylediler. hiçbirimiz hakaret etmediğimiz ve hakaret yediğimiz halde özür diledik. çevrede bekleyen insanların yardımıyla 50 euro olan paramızı bozdurarak 'nakit' 10 euroyu ödeyip uçağa bindik.

    diyeceğim o'dur ki vatanın değeri gerçekten dışarıda anlaşılıyor ve artık avrupalılığın özünde ciddi bir ırkçılık sorunu olduğunu düşünüyorum.

    aynı zamanda biliyorum ki bu yaşanan olay için ne pegasus özür dileyecek ne pegasus çalışanları ne de başka birisi. eminim sonunda özür dileyen yine biz olacağız.

    edit 2: yanlış anlaşılmış. sonunda verdiğimiz 50 euro da kabul edilmeyip kredi kartı istendi. amaç tamamen içindeki pisliği akıtma. sorun çıkartma.

    edit 3: konu para ya da kart olup olmaması mı sizce? ne garip insanlarsınız cidden. bu düpedüz ırkçı bir davranış. işin garibi aynı avrupa ile övünen de sizsiniz. her neyse... şikayetimizi yaptık. sonucu paylaşacağım.

    edit 4: yaşanmış bir olayı ''hayır. şöyle yaşanmıştır..'' diyerek entry döşeyenler ciddi manada ruhsal bozukluk yaşıyorlar bilmem farkındalar mı? ayıp yaptığınız fakat onun ötesinde olayı kendileri yaşamış gibi aktarırken psikolojik olarak bozuk birisini andırıyorlar.

    edit 5: cidden bilmiyorduk hiçbir şey.hem o nedenle hem de hiçbir şey yokken şok geçirip böyle bir şey yaşamamız nedeniyle karşılık vermemiz mümkün olmadı. ağzı açık park görelim şu amsterdam evlerini görelim diye yurtdışına çıkmış 3 kişi düşünün. şu an yeni yeni araştırıyorum nerelere yazabileceğimizi. bu saatte amsterdam konsolosluğuna falan yazıyorum yaşananları. bilgimiz olsa neler yapabileceğimiz konusunda o sırada şansımızı denerdik. gerçi yapabilir miydik onu da bilmiyorum. sonuçta haber bekleyen ailelerimiz var. orada kalsak hatta uçaktan geç insek bile endişelenirlerdi. uğraşmayı göze alırdıkta ailelerimizi endişelendirmeyi alamazdık sanırım.
  • ırkçılıktan ziyade bir pegasus çalışanının menopoz dönemine denk gelindiğini gösteren durum. ver parayı geç dostum, ne 10-40-50 pazarlığı yapıyorsun orada. kart varsa 10 ver geç yoksa 50 ver geç o da yoksa kal hollanda'da. allah'tan belanı mı istiyorsun işte, ne güzel.
  • pegasus hollanda icin hanhi handling firmasiyla anlasiyorsa, o firmanin hangi calisani boyle bir tutum sergilediyse havayolunun o personelden aciklama alma hakki vardir.
    yolcu olarak da pegasusun yurtdisinda para karsiligi kendisini temsil etmeyi tercih ettigi personelden de havayolundan da aciklama alma hakki vardir.
    eziklige gerek yok. hak aranmasi gereken ve sonuc alinabilecek bir irkcilik. doseyiniz iki sayfa sikayet mektubu.
  • arkadaşlarımızın başa çıkamadığını fark ettiğim ırkçılık.

    ırkçılığın yanından geçen bir olayda, "you are racist", "ı am going to call cops, you can not act like a racist" gibi cümleler kuracaksın bağırarak, hatta üstüne bir de etrafına dönerek "do you see that? she is racist!" diyerek tepki verdiğinde nasıl içlerine sıçacaklarını şaşırıyorlar. bunun şakasından bile içlerine sıçıyor bir çoğu.

    haftada 2-3 kere gittiğim restoranda sipariş verirken istediğim yemeğin bugün menüde olmadığını söylediler, o güne kadar belki 50 kere sipariş verdiğim çocuğa "hey man thats such a racism" dedim şakasına, gülerek falan hatta. çocuk kendinden geçti, "no sir you totally got me wrong blabla..." diyerek kendisini açıklamaya çalıştı.

    yani, diyeceğim o ki, ırkçılık sen kendini ezdirirsen başarılı oluyor. biraz parla, donlarına sıçıyorlar. işini kaybedeceğini, olayın mahkemeye taşınabileceğini bi hissetsin, cebinden öder geçirirdi seni o bavulunla gerekirse.
  • yaşanılan olay elbet üzücü ve yoğun ırkçılık barındırdığı da bariz. yaşayanlar için üzüldüm..

    velakin yalnız avrupa'da değil, orta doğudan uzak heryerde türkiye ve orta doğuya karşı çok ciddi bir ırkçılık hissiyatının gelişmekte olduğu da bir gerçek, ne yazık ki.. türkiye'den geliyorsan potansiyel teroristsin gözlerinde.

    bende aynı havalimanından türkiye'ye dönüş yaparken, sırt çantamın x-ray cihazına girmesinden önce görevli bayan tarafından şu şekilde tehdit edilmiştim " bakın bayan eğer çantanızda parfüm, sıvı vs varsa çanta makinadan çıkar çıkmaz çöpe atarım". bende " don't care" dedim hatuna, ne diyeyim yani? güvenlikten geçtikten sonra görevliler esmer olan beni kenara çekip nereye gittiğimi sordular, istanbul diyince bir daha çantamı aradılar felan yani bunlar oluyor..

    ama ne yazık ki %100 haksızlar diyemiycem, tabii ki insanın başına gelince deli oluyor ama adamlar huzur ve refah içinde yaşarken terörikler gelip patlatıp duruyorlar memleketlerini. bizim gibi hergün patlatılmaya, her gün terör olayı duymaya alışık değiller ki. o sebeple de büyük ihtimalle nefret ediyorlar esmer insanlardan..

    bir de 2017'de avrupa'ya vizesiz geçiş diyorlar, peeeeeeeeeeehh!!
  • bana biraz yazis gibi geldi. hikayede kopukluklar var - öncesi özellikle kesilmis gibi sanki. durduk yere gorevlinin kavga dovus hicbisi olmadan aniden bagaj tartma yerine cikip tehditler savurduguna inanmamizi beklemiyorsunuz herhalde.(kavga olsa bile oyle bisi olmasi cok zor) customer service boyle durumlarda guvenligi cagirir konu kapanir. saldirgan musteriye karsi da egitimliler. hikayede kopukluk mevcut.
  • light ırkçılık barındıran olaydır.

    ancak yine de her türlü türkiye'ye tercih edilir.
    delixtarter demiş, "polis ve mahkeme ile tehdit edersen çok korkuyorlar" diye.

    doğru, işte tam da bu yüzden tercih edilir.
    birisinin sana bir şey yaptığı zaman karşısında hangi din ve milletten, hatta gelir gurubundan olursan ol eşit şekilde hakkını arayabileceğini bilmek çok güzel şey.

    bizde bu şekilde tehdit etsen yüzüne karşı pis pis sırıtır. polisi çağırsan gelmez bile.
  • benzer olmasa da bizim de basimiza benzemez bir olay geldi *.

    pasaport kontrolunden cikip, valizlerimizi almak icin bantlara dogru gidiyorduk ki, mesailerinin son saatlerini dinlenmekle gecirdikleri belli olan, mavi uniformali 7-8 kadar schipol calisani, yer temizleme makinasinin ustune yaslanmi karsi tarafta valizlerini almaya giden biz turk yolculara utanmadan hindi sesi taklidi yapmaya basladilar...

    utanmazlar iste...

    isin ilginc yani ise, o 7-8 kisilik grubun yarisindan cogu zenciydi. ya surunamli ya antilyan denilen tiplerden.

    ulan adamlar amsterdam sokaklarinda dogru duzgun yuruyemiyorlar kendilerine yonelik irkci yaklasimlardan, gelip hinclarini biz turklerden almislardi. *
  • is bilmeyen bir grup insanin hezeyani.

    burada aglayacagina git sirkete sikayet mektubu yaz. sirket bunu ciddiye almakla yukumludur. ayrica kimsenin umrunda degil. kendi basinin caresine bakmak zorundasin.
hesabın var mı? giriş yap