• pek kimsenin haketmesi mümkün olmayan büyük aşk şarkısı..
  • the smiths'in opus magnumu the queen is dead'in dokuzuncu parcasi. grubun cogu eseri gibi modunuza gore pozitif elektrik vermesi mumkundur. ancak esasinda yogun bir huzun duygusu tasir. hele platonik askinizla gece vakti bir arabada eve dogru gidiyorsaniz...
  • olum ile askin kolkola girdigi bir the smiths sarkisi…araba gezintisi gibi basit olarak nitelendirilebilecek bir olayi alip ilahlastirmak, icinde bulunan arabayi cennet bahceleri konumuna, mechul surucuyu de insani acilarindan uzaklastiran yari-tanri koltuguna oturtmaktir morrissey

    ister istemez sarki alir dinleyeni morrissey’in gencligine, perdelerini siki siki kapattigi, ve haftalarca cikmadigi odasina goturur. daktilosunun basinda oturan ve hissetmek icin yazmak zorunda olan bir morrissey canlanir dinleyenin gozunde. odasina kapanmasinin nedeni kendisini dis dunyaya kapatmak istemesi kesinlikle degildir, olamaz da ki sahidimdir asagidaki dizeler:

    i want to see people and i
    want to see lights…

    yeni insanlar tanimak, disardaki hayati da yasamak, onun da bir parcasi olmak, kendisinden de ona birseyler katabilmek ister ama bunu ne tek basina ne de herhangi biriyle yapabilir, sadece o mechul surucudur dertlerinin dermani…take me out derken bu yuzden bu kadar onemlidir out kelimesi, basit bir disari cikis degildir o, cikti mi artik geri donmek istemez, adim atti mi bir kere ruya alemine uyanmak istemez artik. (oh, please don't drop me home / because it's not my home, it's their / home, and i'm welcome no more)

    araba yolculugunun ne kadar surdugu onemli degildir kanimca, sadece o yolcu koltugunda oturabilmek, disariya adim atmis olmak bile onun icin hayalotesi bir seydir ve bir anlik da olsa cesaretini devam ettirip mechul surucuye yine cikalim hatta hic bitmesin demek ister ama cesareti bir anda kirilir ve ister ki o sorsun (take me out). red edilme korkusu sarar bir anda ki asagidaki dizelerde cok aci bir sekilde hissettirir kendisini

    i thought oh god, my chance has come at last
    (but then a strange fear gripped me and i
    just couldn't ask)

    ve o anda iste yankilanmaya baslar kulaklarda o moz’un:
    and if a double-decker bus
    crashes into us dizeleri… soramaz, cesaret edemez ve bir sekilde de bu ani olumsuzlestirmek ister…olumle olumsuzlecek bir an olsun ister ki sona ulasamamis bir sonsuzluk yakalasin. bu yuzden belki bir an icin o meshur light, olum olarak tanimlanabilir…

    belki de light yasamdir, umuttur, sonu gelen yolculugun tekrarlanacagi umudu. nasil gormek isterseniz, moz butun kapilari acik birakmistir her zamanki gibi…there is a light that never goes out...
  • sehir sarkisi, yol sarkisi, bittersweet sarki. yigilmalik
  • bu gece beni dışarı çıkar
    müziğin ve genç, yaşayan insanların olduğu yere
    arabanda giderken
    asla, asla eve gitmek istemiyorum
    çünkü bir evim yok
    artık
    beni bu gece dışarı çıkar
    çünkü insanlar görmek istiyorum ve ışıklar
    arabanda giderken
    lütfen beni evime bırakma
    çünkü o benim evim değil, onların evi, ve ben orada beklenmiyorum artık
    ve eğer çift katlı bir otobüs
    çarparsa bize
    senin yanında ölmek
    öyle cennetsel bir ölme şekli ki
    ve eğer on tonluk bir kamyon
    ikimizi de öldürürse
    senin yanında ölmek
    benim için bir zevk ve imtiyaz
    beni bu gece dışarı çıkar
    nereye götürürsen götür beni, umrumda değil
    ve karartılmış altgeçitte,
    düşündüm, aman tanrım, sonunda fırsat geldi
    (fakat sonra garip bir korku kavradı beni, ve soramadım işte)
    bu gece dışarı çıkar beni
    nereye götürürsen götür beni, umrumda değil
    arabanda giderken
    asla, asla eve gitmek istemiyorum
    çünkü bir evim yok
    bir evim yok
  • morrisey nasıl bir kahpe çocuğudur diye düşündürten şarkı. ayrıca ben nasıl bir ruh hastasıyım diye. 'take me out tonight' die şarkıya her girdiğinde bu herifçioğlu, inanılmaz küfür edesim geliyor, bu çok sevdiğim dehaya, hiç durmayasım. öle bir giriyor ki şarkı/ağrı mideme, bükülüyorum 2 parçaya, dövüyor sanki herif. şarkıda bahsedilen ışığı arıyorum 9483. repeatte lakin hala bulamadım, o kadar karanlık, o kadar kırıcı ki.. kurtulmak istediğim tavsiye etmediğim şarkı..
  • tam sozleri asagidaki gibi olan ve erlend oye cover'i muhtesem olan sarkidir kendisi..

    take me out tonight
    where there's music and there's people
    and they're young and alive
    driving in your car
    i never never want to go home
    because i haven't got one
    anymore

    take me out tonight
    because i want to see people and i
    want to see life
    driving in your car
    oh, please don't drop me home
    because it's not my home, it's their
    home, and i'm welcome no more

    and if a double-decker bus
    crashes into us
    to die by your side
    is such a heavenly way to die
    and if a ten-ton truck
    kills the both of us
    to die by your side
    well, the pleasure - the privilege is mine

    take me out tonight
    take me anywhere, i don't care
    i don't care, i don't care
    and in the darkened underpass
    i thought oh god, my chance has come at last
    (but then a strange fear gripped me and i
    just couldn't ask)

    take me out tonight
    oh, take me anywhere, i don't care
    i don't care, i don't care
    driving in your car
    i never never want to go home
    because i haven't got one, da ...
    oh, i haven't got one

    and if a double-decker bus
    crashes into us
    to die by your side
    is such a heavenly way to die
    and if a ten-ton truck
    kills the both of us
    to die by your side
    well, the pleasure - the privilege is mine

    oh, there is a light that never goes out
    there is a light that never goes out
    there is a light that never goes out
    ...
  • kimseyi, ona gözlerinizi kapatıp, bu şarkının her kelimesini hissedip, her cümlesine anlam yükleyip, dünyayı unuturcasına söyleyecek kadar sevmeyin. yapmayın.
  • dünya üzerinde yazılmış, yazılacak olan en güzel şarkı..
  • ergenlik yıllarımda karşılıksız aşkımı düşünüp bodrum'da rock city'de biramı yudumlarken tesadüfen duyduğum, beni o an dumur eden, ancak o psikolojiyle adını sormayı dahi unuttuğum şarkıydı. çünkü kendi adımı bile bilmiyordum o an...

    ama beni çok etkilemişti. bir daha da hiçbir yerde duyamadım.

    aradan yıllar geçti. ama... tesadüfen buldum!

    o kadar mutluyum ki...

    o hisleri yaşabilmek için birine aşık olayım şimdi, evet şimdi ve o beni reddetsin gidip başkasıyla yatsın. yine.

    ama yeter ki bana o siktiriboktan durum içinde dahi bir yaşamım olduğunu ve hayatın değerinin farkında olmadığım gerçeğini o günkü temizliğiyle hissettirsin...

    17'li yaşların temizliğiyle.
hesabın var mı? giriş yap