fosil

• örümcek kafalı, muhafazakar insanlara, yeniliği kabul etmeyen kişilere de yakıştırılır...
  ayrıetten kimi ahlaksız insanlar, babaannelerine, dedelerine "fosil" diyerek benden eksilmişlerdir.
• çökelik ve kökeni mekanik metamorfik kayaçlarda sıklıkla bulunur.
• 100milyonlarca yıl boyunca yaşamış 100milyonlarca canlıyı temsilen ancak 100+ kadar fosil bulunabildiğini belirterek, fosillerin iyi bir örneklem oluşturmadıklarını, ve bulunabilecek her yeni fosil'in linnaeus efendi'nin kurduğu sistemin tamamiyle değişmesine yol açabileceğinide belirtelim.
  ayrıca, fosil olabilmek için nemli toprağa gömülmek gerekir. hatta imkanınız varsa, okyanusların oksijen olmayan yerlerine gömülmenizi tavsiye ederim.
• biliyorum çok ilgisiz, biliyorum adice ve biliyorum bu küstahlık bana yakışmıyor ama dayanamadım. (bkz: fsol)
• latince fossilis sözcüğünden türemiştir. kelime anlamı "kazı sonucu topraktan çıkarılmış cisim" iken bilimsel anlamı "canlıların taşlaşmış kalıntıları" olmaktadır.
• dinazorun şimdiki hali.
• (bkz: fosil orman)
• daha sonralari komurlesebilirler, hatta petrollesebilirler de, yani petrol ya da komur aslinda fosildir..
• iki "s" ile yazildiginda bir saat markasi.
• odtü'de öğrenci iken thbt (türk halkbilimi topluluğu)'de çalışmış ve bir şekilde mezun olmuş kişilere verilen isim; öğrencilere ise çaylak denmektedir. bir de öğrenci iken thbt ile ilgisi olmayıp mezuniyetlerinden sonra fosillere katılanlar vardır ki bunlara da foslak deniyor. birçoğunun halkbilimi ile ilgileri atıp tutmaktan ibarettir.