• kısaca ilk iki sene annenin çocukla olan bağı onun gelecekteki karakter şemasına yön verir şeklinde açıklayabileceğimiz bi olgu veya yaklaşım.

    deneyimli annelerden veya uzmanlardan güvenli bağlanmanın hakkını verecek tavsiyeler bekliyorum efem. nedir bu güvenli bağlanma ve neler yapmak gerekir bunu sağlayabilmek için?
  • deneyimli bir anne yahut uzman olmasam da;
    çocukla sık sık dokunarak temasa geçin.
    çocuğa mahrem bölgelerinin ne demek olduğunu sezdirin.
    insanların içinde emzirmeyin.
    ama mutlaka 6 ay emzirin. süt yalnızca biyolojik gelişim için değil ruhsal gelişim için de faydalıdır.
    mahrem bölgelerini teşhir etmeden kıyafetler seçin.
    ona ninniler söyleyin, göz teması kurun.
    birlikte uyuyun.
    tutamayacağınız sözler vermeyin.
    her şeyi onun anlayacağı düzeyde ve yalansız söyleyin.
    güvenli bağlanmada anahtar; doğru ve güvenilir temastır.
    sürekli farklı kişilerle büyütmeyin.
    biraz komşu biraz anneanne, babaanne bakmasın yani.
    ilk adımına, morgem dönemine şahitlik edin.
    ilklerini sizinle yaşamasına imkan verin.
    gülümseyin.
    sakin sesler içinde büyütün.
    bağırmayın, aşırı tepkilerle mimikler göstermeyin.

    oral ve anal dönemi kapsayan bu ilk iki yıl içinde emzirmeye hususi dikkat edin.
    tuvalet ihtiyacını gidermesi için baskı uygulamayın. sakin bir şekilde her defasında telkinde bulunarak önce birlikte tuvalete gidin, sonra kendi başına gitmesi için cesaretlendirin. kapıda bekleyin. bir süre sonra kapıda beklediğiniz mesafeyi genişletin. aralık epey açılsın.

    her ağladığında değil ama ağladığında kucağınıza alın. kokunuza alıştırın. onun kokusunu da içinize çekin, bebekler anlar. güven böyle duyulur.

    çok yorucu, çok eğlenceli bir iki yıla denk gelen güvenli bağlanma dönemi anneler-çocuklar arasında bir ömrün temelidir.

    hani şu yemek yerken mızmızlanan çocuklar var ya, onlar güvenli bağlanamamış çocuklar... hem çocuğun peşinden yemek koşturmayın. geçenlerde parkta bir anne gördüm. çok sağlıklı bir yemeği plastik bir kaba koymuş, sıcağı sıcağına. dumanı tütüyordu; siz hesap edin artık. bana bakıp "evde yemiyor, parka getiriyorum, her kaydıraktan kaydıktan sonra bir kaşık tüketiyor." gibi bir açıklama yaptı.

    yemiyorsa zorlamayın; yemeğin zorla yenen bir zorunluluk olduğunu değil bir ihtiyaç olduğunu hissetsin.

    allah, analı-babalı büyütsün. hayırlı bir ömür versin maaile.
  • çocuğun genellikle bir - iki yaşına kadar olan hayatında, bakım sağlayıcılardan aldıgı ( anne, baba yada başka biri ) bakımın düzenli, sürekli ve sevgi dolu olması sonucunda. ağladığında, acıktığında, ten teması istediginde ...vs gelistirdigi baglanma sekli. cocuk bu durumda dunya guvenilir bir yer ben de sevilen bir varligim diyerek yasamin sonraki yillarinda cok etkili olacak yaklasim gelistirmektedir. baglanmanin bir kaç türü vardır.
    fırsat buldukça editleyeceğim.
  • türkiye'de zordur. türkiye depresif bir ülkedir. o yüzden ilişkiler ya kaçıngandır ya da kaygılıdır. güvenli bağlanma nadirdir. buna erişen de baya şanslıdır.
  • güvenli bağlanan bebekler anne işe giderken huzursuzluk hissederler sonrasında ikincil bakım verenle zaman geçirirler, anne döndüğünde mutlulukla karşılarlar. aynı kızım gibi. aramızda yalan yok kandırmaca yok kaçmak hiç yok. her ne kadar ikincil bakım veren yani anneanne ilgisi bende değilken yanına gidip anneciğim benim işe gitmem gerekli sen anneannenle oyna öğlen geleceğim dememi istemese de. her gün bikmadan bunları söylüyorum öğlen çıkarken akşama babanı alıp geleceğim diyorum. gece uyandığında yanındayım. her istediğinde emiyor. yemeğe asla zorlamıyoruz. uykuya zorlamıyoruz. tv'yi kaldırdık hayatımızdan işten sonra genellikle vaktimiz onunla oyunla geçiyor. daha küçükken sling
    daha sonrası kanguru ile taşıdım arabayı son 4-5 aydır kullanıyoruz o da artık belim bitti çok ağırlaştı. genel olarak aldığım tepkiler ve gözlemlerim sonucunda uyumlu, huylu ve mutlu bir bebek. geçen gün bir arkadaşım daha söyledi bunu. bende saygıyla sevilen bir bebek dedim. bunu korumak şuan benim hayatım. güzel bir şey yakaladık bunun önemli olduğunu anladım. bu güvenli bağlanma emek isteyen, sabır isteyen bir şey. aslında doğal olarak olması gereken. ister istemez bu süreçte kendi ebeveynlerimi yargıladım hatta eşimin ebeveynlerini de yargıladım. ne kadar çok kaybolmuşlar. kafaları ne kadar doluymuş. cevapsız sorularla bırakmışlar. çok sevmişler en iyisini yedirip en iyisini almaya çalışmışlar. ona bişey diyemem. yıllarca içimdeki anlamlandıramadığım hisler bir bir ortaya çıktı aslında. kızmadım değil. ama affettim. kendi kızımla yoluma sağlıklı devam edebilmem için gerekliydi. ben 14 aylık bir anneyim büyüyorum, öğreniyorum. bazı hisler çok yabancı bazıları çok tanıdık. meğerse güvenli bağlanmamışım ama güvenli bağlanacağız . bu böyle bişey mi onu da bilmiyorum ama kızımın hisleri benim için önemli ve hissettiklerini hep umursayacağım.
  • bebek ve birincil bakım veren arasında kurulan duygusal bağlanma türlerinden biridir.

    her bebeğin güvenli bir bağlanma şekli ile birincil bakım verenine (bu çoğunlukla annedir) bağlanması umulur. bu konuda ünlü psikolog harlow tarafından 1970li yıllarda yapılan güvenli bağlanma deneyi maymunlar üzerinde çok da etik olmayan bir yolla uygulanmış ve elde edilen bulgular bağlanma yöntemi ile ilgili olarak birçok konuyu aydınlatmıştır. deneyde, bebek maymunların yapma annelerden hangisi tercih edeceği ve bu annelerle vakit geçirmenin ilerdeki dönemlerinde onları nasıl etkileyeceği araştırılmıştır.

    bir tarafta metalden yapılmış ve onları besleyen bir yapma anne varken diğer tarafta yumuşak bir kumaş kaplanmış fakat onları beslemeyen bir anne durur. bebek maymunlar metal annenin yanında beslenmişler ve yumuşak kumaşlı annenin yanına giderek onun sıcaklığını hissedip onunla vakit geçirmişlerdir. bu sonuçla birlikte duygusal bağ kurmanın da en az beslenme ihtiyacı kadar önemli olduğu bulunmuştur.

    deneyin etik bulunmamasının sebeplerinden biri de deneydeki maymunların izolasyon sonrasında depresyona girmeleri olmuştur.

    "bir takım bilimsel şeyler 4"
  • anne ile çocuk arasında sağlanabilmesi için, okumakta olduğum başlıkla aynı isimdeki kitaptan edindiğim birkaç bilgiyi paylaşacağım.

    yeni dünyaya gelen çocuk, kendisini dünyaya getiren annesine tutunma çabasındadır ve kendini duygusal bir yakına güven içerisinde bırakmak ister. buradaki bırakabilme hali, bağlanmanın en belirgin özelliğidir ve ancak kişi kendini bırakabilirse bağlanabilir.
    yeni doğan, bütün varlığını anne karnında geçirmiş ve dünyaya yeni gelmiştir. bu sebeple, dünyaya alışma sürecinde annesini kendisinin devamı zanneder. çocuk, ilk iki yılda annesine ne kadar sorunsuz bir şekilde erişirse kendini o kadar emniyette hisseder. emniyette hisseden çocuk bağlanabilir ve zamanı geldiğinde kolayca ayrılabilir.
    doğumdan hemen sonra çocuk anneye çok güçlü bir şekilde bağlı olsa da anne çocuğa henüz bağlanmamıştır. bu noktada, anne de çocuğa adım adım bağlanırsa çocukta ruhsal bir doyum yaşanır. bunun için annenin kaygıdan arınmış olması gerekir. özellikle emzirmeler esnasında anne, bebekle göz göze gelmeli, onunla mimikleriyle konuşmalı, ona tebessüm etmeli bebekle tensel temas kurmalı ve her anında onun yanında olmalı. uyku esnasında da anne, bebekle birlikte uyumalı. henüz teni ince ve hassas olan bebeğin, vücut ısınını tam 36.5 derecede tutmak güçtür. annesi ile birlikte yatan bebeğin vücudu doğal şekilde 36.5 derecede dengede kalır. bu da çocuğun keyifli uyuyup güzel rüyalar görmesini sağlar. bebeğinizle aynı yatakta uyumak konusunda, uyku halindeyken ona zarar verebileceğiniz konusunda endişeleriniz varsa, yatağın yanına beşiğini iyice yaklaştırıp tensel teması koparmayarak da uyuyabilirsiniz.
    bebeğin acı hissettiği anlarda annesini yanında görmesi güvenli bağlanmayı destekler.
    kaynak: güvenli bağlanma - adem güneş
  • amir levine ve rachel heller tarafından yazılan (bkz: bağlanma) adlı kitapta güvenli bağlanan kişilerin romantik ilişkilerdeki davranışlarını maddelendirdiği bir kısım var. güvenli bağlanan kişiler:

    "çatışmaları harika yönetir: kavga anında savunmaya geçmek zorunda hissetmez, yaralanmaz ya da partnerini cezalandırmaz. böylece kavganın daha da şiddetlenmesini engeller.

    zihinsel açıdan esnektir: eleştiri onlara kendilerini tehdit altında hissettirmez. yöntemlerini gözden geçirmeye, gerekirse inançlarını ve metotlarını yeniden incelemeye isteklidirler.

    etkin iletişim kurarlar: diğerlerinin anlayışlı ve karşılık verem kişiler olmalarını beklerler. bu sebeple partnerlerine özgürce, olduğu gibi ifade etmek onlara doğal gelir.

    oyun oynamazlar: yakınlık isterler ve karşıdakinin de aynısını istediğini düşünürler. öyleyse oyuna ne gerek var?

    yakınlık kurmakta rahat, sınırlar konusunda kaygısızdırlar: yakınlık ararlar ve "birinin ağına düşürülmekten" korkmazlar. çünkü -kaygılılar gibi- hiçe sayılmaktan korkmaz ya da -kaçınganlar gibi- devre dışı bırakmaya gerek duymazlar. fiziksel ya da duygusal yakınlığın tadını çıkarmakta zorlanmazlar.

    çabuk affederler: partneri kırıcı bir şey yaptığında, iyi niyetli olduğunu varsayarlar ve bu nedenle de affetmeye yatkındırlar.

    cinselliği ve duygusal yakınlığı bir tutarlar: ikisini birbirinden ayırarak (ya duygusal ya cinsel anlamda yakın olmak, ikisini bir arada yapmamak) mesafe koyma ihtiyacı hissetmezler.

    partnerlerine krallar kraliçeler gibi davranırlar: onların yakın çevrelerinin bir parçası olduğunuzda size saygı ve sevgiyle muamele ederler.

    ilişkiyi geliştirme konusunda güçlerine inanırlar: kendilerine ve bu varsayımı haklı çıkaran başkalarına dair olumlu inançlarına güvenirler.

    partnerlerinin refahından sorumlu hissederler: partnerlerinden karşılık vermesini ve sevecen davranmasını bekler, kendileri de başkalarının ihtiyaçlarını giderirler."

    güvenli bağlanmalar *
  • (bkz: shibari)
hesabın var mı? giriş yap