• marguerite yourcenar tarafından yazılan kitabın adıdır.

    jeoloji'ye olan merakım sebebiyle 13 aralık 115 antakya depremi nden kitabın 65nci sayfasında şu şekilde söz edilir:

    "aralık ayının ortalarında, bir gece, deprem, bir kaç saniye içinde antakya kentinin dörtte birini yerle bir etti. yıkılan bir direk, traya'nın (not: dönemin imparatoru marcus ulpius nerva traianus, nam-ı diğer trajan 'dan söz ediliyor) orasını burasını ezmişti ama o kahramanca yaralılara yardımını sürdürdü; çok yakın çevresinden bazıları ölmüştü.

    suriyeli güruhlar, felaketin suçlusunu bulmaya çalışıyorlardı ve imparator hoşgörü ilkelerini bir yana bırakarak, bir grup hıristiyanın katledilmesine izin verme yanlışını yaptı. o mezhebi ben kendim de pek sevmem ama, yaşlı adamların kırbaçlanmasının, çocuklara işkence yapılmasının görüntüsü genel tedirginliği arttırdı ve uğursuz kışı daha da iğrençleştirdi. depremin etkilerini hemen onaracak para yoktu; binlerce barınaksız insan geceleri meydanlarda çadır kuruyorlardı. saraya üşüşen ileri gelenlerin hiç kuşkulanmadıkları, gizli bir nefretin, saklı bir hoşnutsuzluğun var olduğunu, yapmakta olduğum yoklamalardan anlamıştım.

    yıkıntıların ortasında, imparator, bir sonraki seferinin hazırlıklarını yürütüyordu; bir orman tümüyle dicle'yi geçmek için taşınır köprüler ve sallar yapımında kullanılmıştı. senatonun kendisine verdiği bir dizi rütbeyi sevinçle kabul ediyor, roma'ya zaferle geri dönmek amacıyla doğu'da işini bitirmek için sabırsızlanıyordu. en küçük bir erteleme, aşın ateşe kapılmışçasına, çılgınlık nöbetlerini arttırıyordu..."
hesabın var mı? giriş yap