husye
-
ta$agin eski dildeki ismi.
-
-
(bkz: bamburuk)
-
marifetnamede hakkında su sekilde bahsedilmis olan uzuv.
yumurtası sıcak olmayan erkeğin sakalı olmaz
erkeklerin husye kasları dört tanedir. bunlar husyeleri korumak ve uyarmak için yaratılmışlardır. ta ki yavaşça bir uzantı olmasın, gevşeme ile aşağı inmesin ve çarpmalardan yumurtalar korunsun. torbadaki yumurtalar katıdır, tabiatları sıcak olduğundan duman yaymakta ve bundan erkeklerin yüzünde sakal bitmektedir çünkü yumurtaları olmayanların veya yumurtası sıcak olmayanın sakalı olmaz yahut yumurtalar kesilip alınsa, sakalı varsa dökülür kalmaz. -
genç osman'ı etkisiz hale getirmeye çalışan yeniçeriler'in sıktığı nesne.
-
ah ulah ah, diğer olasılıkta bal kaymağız, yalanım varsa ne olayım. kirli bir durum ama katlanmam gerekiyor, kontrastı anladın mı*
-
erbezi
lisede sıkıldığında istiklal marşını tersten okumanız istenir. -
ihsan oktay anar'ın tiamat kitabını okurken öğrendiğim kelime. (bkz: testis)
“tahtelbahir gemisinde nitröz oksit veya başka bir ağrı kesici olmadığından sıhhiye onbaşı damarları dikerken, yardımcısı da gediklinin husyelerini sıkıp ona dayanılmaz ikinci bir ıstırap veriyor, tabiri caizse, adamcağızın kolumdaki acıya bu şekilde kısa devre yaptırıyordu.”
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap