ilkokul şarkıları *
-
daha dun annemizin kollarinda....
kestane gurgen palamut....
orman ne guzel...
mini mini bir kus...
yagmur yagiyor...
baltalar elimizde..
konyalim.... -
(bkz: cocuk $arkilari)
(bkz: cocuklugumuzdan beri unutamadigimiz $arkilar)
(bkz: cocukken uydurarak soyledigimiz $arkilar) -
hapcı cocugun sarkısı
birgun birgun bir cocuk
evede gelmis kimse yok
acmıs bakmıs dolabı
sekerde sanmıs ilacı
yemis yemis bitirmis
aksama baslamıs sancı
kıvrım kıvrım kıvranmıs
... -
yemyeşil kırlarda bir yavru ceylan varmış
yemyeşil kırlarda bir yavru ceylan varmış
annesinin yanında hoplaya zıplaya oynarmış
chours:
miniminicikminiminicikminiminiminiminiminiminicik! -
(bkz: ilkokul şarkıları)
-
köpek uçmak istemiş
birgün kargaya gitmiş
karga ona anlatmış
bizimkide inanmış
tırmanmiş koşa koşa
balkonun kenarına
açmış bacaklarını
dikmiş kulaklarını
havlamış birkaç kere
hav hav hav
atmış kendini yere
köpek ölmüş
vah vah vah
karga gülmüş
hah hah hah -
aman mor koyun meler gelir
haydi de mor koyun meler gelir
aman dağları deler gelir
haydi de dağları deler gelir
aman hakikatli yari sev
haydi de hakikatli yari sev
aman uykuyu böler gelir
haydi de uykuyu böler gelir
nesine de aslan yarim nesine
aman ben yandım cilvesine
nesine de küçük yavrum nesine
aman ben yandım işvesine
aman mor koyun neşelerde
haydi de mor koyun neşelerde
aman gül suyu şişelerde
haydi de gül suyu şişelerde
aman eller yarimi almış
haydi de eller yarimi almış
aman ben kaldım köşelerde
haydi de ben kaldım köşelerde
ister inanın ister inanmayın ilkokul beşte bu türküyü söylemiştim müzik dersinde. okulda müzik dersi beş gelen tek şahısta bendim.
neden mi söyledim? çünkü müzik öğretmeni ve aynı zamanda okul müdürü olan pezevenk çok alaturka bir insandı. ayrıca kıvırcık ali hastası bir adamdı. o zamanlar tam bir öğretmen yavşağı ve okulun en gözde öğrencisi olan ben ise karnede bütün dersleri beş getirme zorunluluğunun yarattığı psikolojik rahatsızlık ile müzik sözlüsünün başladığı an itibariyle bütün utangaçlığımı üzerimden atarak, kah ibrahim tatlıses, kah müzeyyen senar, kah neşet ertaş tadında türküyü söylemeye koyuldum. o kadar güzel söyledim ki sınıftaki kızlardan bazıları dayanamayıp ağladılar. insan kendi sesini över mi? evet, över kardeşim. hele ki okulda bütün dersleri beş gelen tek insan olmana sebep olan bir ses ise zaten över. öyle kofti türkücülerden değiliz yani. -
"erken yatarımm erken kalkarımmm
bir yumurtayıı sütle çırparımmm
kızarmış ekmekk biraz da peynirr
aman efendimm ne güzel yenirrr"
şeklinde fazla bilinmedik bir şarkı vardı. resmen kahvaltı tarifi veriyor çocuklara yumurtalı süt, kızarmış ekmek, peynir falan. -
bakkal oldum dükkan açtım
dükkana cins cins mallar seçtim
kapısına kocaman tabela da astım
beklerim hergün müşteri gelmez
mallar çürüyor kimseler almaz
dükkanı sorsan bir kişi bilmez
paralar gitti geriye de dönmez
beklerim hergün müşteri gelmez.
bunu böyle tip tip hareketlerle söylerdik. ilkokul şarkısıydı falan ama bakmayın duygusaldı... süpermarketlere karşı duramayan bir bakkalın dramı... gerçi o zaman süpermarket de yoktu ama neyse sorgulamıycam; vardır bakkalın da kendince bi sebebi... -
kestane gürgen palamut
altı yaprak üstü bulut
gel sen burda derdi unut
orman ne güzel ne güzel....
ama cenk erdem cower i daha güzeldir bunun . daha faydalıdır. saymayı öğretir...
"kaç tane gürgen palamut
bir tane grgen palamut
kaç tane gürgen palamut
iki tane gürgen palamut..."
böyle gider..
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap