*

  • mükemmellik bir kırılganlık ölçütüdür. zira mükemmellik ancak ilgili olgunun tüm kusurlardan uzak kalabildiği bir fanus içinde mümkündür. mükemmelleştirmek sürekli devinim içinde olan bir kainatta bir şeyi en zor korunabilir hale getirmektir.

    mükemmellik bozulması en kolay olandır. o yüzden mükemmel olan en ufak müdahelede sıradanlaşmaya, bozulmuş olmaya en yakındır. doğa bu yüzden bir tercih yapmış ve her şeyi kusursuz haliyle tutmak yerine her şeyi değişmek, dolayısıyla mükemmel olmak yerine olabileceğinin en iyisi olacak şekle yakınsamaya zorlamıştır.

    bu yüzden doğanın kendisine en uyumlu yaklaşım, bir şeyi mükemmel yapmak ya da mükemmel olmak değil, harikulade sıfatların yanına hangi kusurları koymaktan çekinilmeyeceğidir.

    kusurlarımız bizim narin ellerimizin incinmesini engelleyen nasırlarımız, muhteşem özelliklerimizin etrafına çektiğimiz eğreti çitler, çiçek bahçelerimizin çirkin taş duvarlarıdır. bir şeyin varlığının başka bir şeyin yokolmasına bağlı olduğu bir düzen içinde güzel olanın hayatta kalması için kaos mafyasının bizlerden kestiği haraçtır.

    kusurlarla barışık olunsun olunmasın, bir kule yükseldikçe başka bir yerdeki çukur derinleşir. bir şey mükemmelliğe yaklaştıkça kusurlu olması o kadar kolaylaşır. ve mükemmel bir şey bu sebepten asla bu doğada bu kurallarla varolamaz.

    bu yüzden bir şeyi iyileştirmenin yolu mükemmelleştirmekten değil, düzelttiğimiz yer için nereyi bozmayı göze alacağımızı ölçebilmekten geçer. çok zırtapoz bir şekilde ifade etmek gerekirse mükemmellik, tanrı, cennet gibi insanlığın asla ulaşamayacağı ütopyasıdır. genlerine kodlanmış optimizasyon motorunun güdümüdür. diğer yandan koru körüne bir yol olarak takip edildiğinde ulaştıracağı nokta sayıca başlangıç noktasından daha az kusur içermeyecektir. mükemmelliğe giden her adım alttaki kusurlarla dolu koşu bandını çevirecek ve makinadan yeni kusurlar bahşedecektir.

    insanın kafasını bir kafası olduğundan beri kurcalayan bu soru, uzakdoğu felsefelerinde denge unsurları içinde ifade edilmiştir. tevazu, kanaatkar yaşam gibi kavramlar da bu felsefeler içine bu anlayış çerçevesinde katılmıştır. bu dengeyi bulma süreci insanın gerçekten sahip oldukları içinde nelerin değerli olduğunu ayırdedebilmesi ve hangilerinin yerine nelerin geçmesini istediğine karar vermesi ve bu değişimi kendi üzerinde uygulamasından oluşur.

    kısaca mükemmellik yoktur az votka vardır.
  • (bkz: mükemmeliyet)
  • insanoglunun surekli bi adim ilerisinde giden mukemmellik aslinda kisinin kendi cizdigi sinirlar gibi gorulse de belli bi sure sonra mukemmel olarak nitelendirdigi duruma yaklasan kisiyi onunda kesmedigi fark edilir ve bunun asil nedenininde kisinin mukemmellik ve ona ulasmayla alakali kasintisinin ana nedeninin mukemmelliyetcilik olmasidir.bu baglamda mukemmellik bireyin mukemmelliyetci bi yapida olmamasi olmali gibi bi cikarimda bulunsak yeridir ama eskilerin ''hayatta kendine bi hedef koy ve hep ondan uzak durmaya calis'' onerisi daha bi iyi anlasilir bu durumda cunku mukemmellik ve ona ulasma ihtiyaci hayatin devamini saglayan bi surectir.mukemmellik atinonnuden sarkitilan havuc gibin hayati hizlandiran ve anlamalandiran bi kavram haline gelir cunku kapitalsit sistemlerde ozellikle.
    zaten insanin yaratilis gayesinde de tanrinin mukemmellik egosunun onanma ihtiyacida yok degildir.vardir.
    (bkz: mukemmelliyetcilik)
  • "kusursuz bir tasarı, öylesine kusursuz ki küçücük bir karışıklık onu bozmaya yetti." (bkz: italo calvino), (bkz: bir kış gecesi eğer bir yolcu)
  • basitlikle doğru oranlı olarak değişir.
  • kusursuzluktur. eşyanın tabiatına aykırıdır. mükemmelin varolduğu gün denemenin gereksizleştiği, dolayısıyla yaşamın da anlamsızlaştığı gündür. ancak değerlendirme eylemi için ihtiyaç duyduğumuz bir olgudur, bu nedenle aslında mükemmel olmasa da bazı şeylere mükemmellik sıfatını (bol keseden) verebiliyoruz, halbuki bunlar, sadece daha az kusurlu olanlardır (ya da kusurlarını henüz bilemediklerimiz. dolayısıyla mükemmel, imkansızın ikiz kardeşidir. bu da bizi mutlu kılar, mükemmellik yoksa, görelilik vardır ve yaşamı bize hediye eden, bize ait kalmasını sağlayan da budur.
  • yaşamakla ters orantı, ölümle doğru orantı teşkil eden hadise.
  • eskimenin ilk aşaması.
  • bir sey ne kadar esnekse o kadar mukemmeldir. dolayisiyle degisimin kendisi mukemmelligin bir sonucudur. bir sey ne kadar degiskense o kadar uyumludur ve uyumluluk esnekliktir. dolayisiyle kusurlu olan mukemmeldir demek istiyorum. ornegin laetitia casta mukemmeldir cunku disleri cirkindir ve rahat rahat gulemez.

    tum bu yargilara mukemmel olan kirilmamali sonucundan ulasilabilir. mukemmellik ulasilabilecek en performansli sistem degil midir? ornegin ferrari mukemmel bir spor arabadir dersiniz fakat pahali olmasi onun mukemmel olmadigini gostermez mi?
    mukemmellik kavramini goreceli yaklasimlardan uzak tutamadigimiz surece ona bir tanim koymak gereksizdir aslinda diyenler de cikabilir.
  • olsaydı, tekamül olmazdı. *
hesabın var mı? giriş yap