aynı isimdeki diğer başlıklar:
13 entry daha
  • inancım odur ki, patron denen bu yaratıklar, bir zamanlar insan iken, işveren olmakla birlikte aniden mutasyona uğrayan şeylerdir.
    patrona asla inanmamak, güvenmemek, sırtını ona dönmemek, ilişkide insancıl duygulara yer vermemek şarttır. bu adamların zihniyeti, çalışanı daha nasıl fazla çalıştırabilirim, servetime servet nasıl katabilirim'e dayanır. bu amaçla bir dolu boş vaadlerde bulunur; seni ortak yapıcam, kazançtan prim vericem, seni şuraya göndericem, şöyle uçucaz, şöyle kaçıcaz der. zaman içinde herşeyin fos çıktığı görülür. tabii bunları ilk baştan default patron davranışı olarak kabul edip beklentileri, umutları bir yana bırakmak gerekir. en süreli iş onun para tahsilatı işidir. diğer süreli işler önemsizdir. sosyal hayatınızdan çalar, her gün mesaiye kalır, semeresini alamazsınız. sessiz kaldıkça tepenize çıkar, aslında höt deseniz pause düğmesine basabilirsiniz bu yaratıkların ama bunun için gerekli g.t'ü her zaman bulamazsınız. (bkz: guts) gözün karartılması ve potansiyel enerjinin kinetiğe dönüştürülmesi, yaratığın elindeki iplerinizin geri alınmasının vakti gelmiştir. bile bile enayi yerine konmak kadar onur kırıcı birşey yoktur bu dünyada. onu bilir onu söylerim. ve dahi na burda söyledim.
427 entry daha
hesabın var mı? giriş yap