tarih
-
herodotos'un tarih'i için (bkz: historiai).
tarih ile zaman insanın/toplumun insanlaşma/hayvanlaşma olanaklarını araştırır.
'tarih geçmiş ile geleceği birleştirme sanatıdır,' diye hit bir tanımını da duydum.
aydın halkla birlikte değilse tarihi sadece çözümleyebiliyor, halkın içindeyse kolay kolay aydın olamıyor. tarihi, güdülen bir sürü de olsa halk ve halkla iletişim kurabilen lider yazıyor. lider ölüme gönderebiliyor, halk milyonlarca ölebiliyor, vs. meşruiyet, ölçümü çok zor olan bir şey. her şey olup bitmeden önce, meşruiyet sadece tahmin edebildiğimiz bir şey.
insanoğlunun tür olarak kaderi yani varoluş içindeki tarzı galiba sisyphos'tan çok farklı değil. biraz yüksel, düş, yeniden toparlan ve omzundaki tarih yüküyle ilerle. yaşam acı ve zorluk dolu. hem biz bunun aynısını kendi bireysel yaşamlarımızda da tadıyoruz. mevsimlerimiz, ileri ve geri dönemlerimiz oluyor. olan bitenlerden kendimizi ayırdığımız ölçüde ya etkisizleşiyor ya anlayışsız hale düşüyoruz. burada kendi çağı ve toplumuna ilgisizlik, kendini toplumdan üstte ve ayrı görmekten daha iyi olabilir. ben bir yandan despot bir tarafa sahibim, öte yanda baskıcılığa başkaldıran tarafa. şimdilerde baskılara ve faşizme karşı bu kadar alttan alıp katlanmacı olabileceğim eskiden dünyada aklıma gelmezdi. (bkz: sisyphos/@ibisile)
ruh sağlığının sonu değil tarihin sonu.. tarihin sonu, delilik bir yana tarihin başı da olan mitoloji ve amorf amalgam.
"tarih, uyanarak kurtulmaya çalıştığım bir karabasandır." james joyce - ulysses
"kendini tekrar eden tarih değildir; insanın bilinçsizliği, insanın körlüğü kendini tekrar eder. insanın bilinçli, tetikte ve farkında olduğu gün artık tekrar olmayacak. sokrates zehirlenmeyecek, isa çarmıha gerilmeyecek, el-hillaç mansur* öldürülmeyecek, katledilmeyecek. ve bunlar bizim en iyi çiçeklerimiz, en yüksek zirvelerimiz." osho provokatör mistik
uzun yıllar sonra, oraya bir göktaşının düştüğü rivayet edilecekti, ama bu doğru değildir, orada efendi'nin kibrinin bitirmemize rıza göstermediği babil kulesi vardı. insanların tarihi tanrı'yla anlaşmazlıklarının tarihidir; o bizi anlamaz biz de onu anlamayız." jose saramago - caim
[gadamer yorumbilgisi üzerine yazdığı anıtsal yapıtı truth and method'ta* (hakikat ve metot) şöyle der: "durum fikrinin kendisi, o durumun dışında bulunmadığımız, dolayısıyla ona dair nesnel bilgiye sahip olamayacağımız anlamına gelir. kendimizi her zaman bir durum içinde buluruz ve onu açıklamak hiçbir zaman bütünüyle tamamlanamayan bir iştir." (...) gadamer sözlerine şöyle devam eder: "bu durumun açıklanması -yani, etkin tarih üzerine düşünme- hiçbir zaman tam anlamıyla gerçekleştirilemez; bununla beraber, böyle bir açıklamanın nihai tamamlanamazlığı, düşüncenin noksanlığından değil, bizatihi sahip olduğumuz tarihsel varlığın özünden kaynaklanır." tarihe ilişkin kavrayışımız bu buradalığı aşmaya yönelik sahte bir çabadan değil, tam da bu buradalığın olumsallığından beslenmek durumundadır.] hamid dabashi - iran ketlenmiş halk
“tarih hiçbir zaman gerçekten ‘hoşçakal’ demez; ‘görüşmek üzere’ der.” eduardo galeano
"devrim kopuştur, tarih ise süreklilik." yalçın küçük
"tarihten öğrendiğimiz tek şey, ondan hiç bir şey öğrenmediğimizdir." hegel
(ilk giri tarihi: 25.8.2015)
(bkz: tevarih), müverrih
(bkz: tarihçi/@ibisile)
(bkz: tarih okumak), tarih okulu
(bkz: tarih yazmak), tarih yazımı
(bkz: islam tarihi/@ibisile)
(bkz: toplumsal tarih)
(bkz: sanat tarihi)
(bkz: mimarlık tarihi)
(bkz: sinema tarihi)
(bkz: doğa tarihi), doğal tarih
(bkz: dil ve tarih-coğrafya fakültesi)
(bkz: espejos una historia casi universal/@ibisile)
(bkz: hatşepsut/@ibisile)
(bkz: bizans'ın fethi/@ibisile)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap