• bir cemal süreya şiiri;
    "biber ki yasa dışı önderidir sebzelerin:
    şu sofrada ikimiz için de vur emri!
    sözcükler alevler içinde nasıl da serin!
    orta yerde durmuyor bir türlü yumru.

    bu akşamüstü üç şey doğruladı beni:
    kulüp rakısının üstündeki resim, bir;
    ortak arkadaşımız prens hayati, iki;
    üçüncüsünü sorma, bizimle ilgilidir.

    bekarlara ev vermiyorlar, doğru;
    evlilere kız vermedikleri de doğru,
    bu yüzden bir gün seni bırakırım ya,
    tütünü bırakmak gibi bir şey olur bu.

    evet, gün geliyor bıkıyorum senden
    ama istanbul’dan bıkmak gibi bir şey bu,

    git, istersen, cüzam kap bir yerlerden,
    görmek istersen, nicedir, tutkunluğumu."
  • okey taşları ve ıstakası ile oynanan okey kurallarına çok benzeyen (per yapma çifte gitme gibi olgular aynı hatta okey de var) 9 el oynanan bir oyun. eli bitirmek için tüm taşları per yapmak yada tüm taşları çift yapmak gerekiyor. bitemeyen diğer 3 oyuncu elindeki per olmamış taşları sayar ve göstergenin rengine göre (sarıysa 2, maviyse 3, siyahsa 4, kırmızıysa 5) ile çarpıp tabelasını yazar. bitenden ise yine göstergenin rengine göre 20 ile çarpılarak tabeladan düşülür. 9 el sonunda en az sayısı olan oyunu kazanır.
    okeyden ayıran ve bu oyuna ismini veren banko olayı ise şöyledir. bütün oyuncular oynanan 9 elden birinde banko demek zorundadırlar. banko denildiğinde kurallarda bir değişiklik olmamasına karşın tabelada değişiklik olur. banko diyen o el bitemezse elindeki sayılar iki ile çarpılır sonra da göstergenin rengiyle çarpılır. banko diyen oyuncu biterse bu sefer bitemeyenler ellerindeki sayıyı iki ile çarpıp sonra göstergenin rengiyle çarparlar. bir oyunda birden çok oyuncu banko diyebilir. 2 oyuncu derse 4, 3 oyuncu derse 8, 4 oyuncu da banko derse 16 ile çarpılır ki oyun tadından yenmez.
    banko diyen o elde biterse isteğe bağlı olarak tekrar banko deme hakkı doğar. eğer bitemezse bankosu yanar. banko diyecek oyuncu gösterge açılmadan ve elini dizmeden banko demek zorundadır.
    okeyden daha zevkli bir oyun olup. göstergenin rengine göre çarpım yapmayıp da göstergenin sayısal değerine* göre çarpım yapılan türevi de vardır.
  • gene bülent özveren'in sunduğu eski trt yarışması. kör bir kızcağız haftalarca birinci olup bütün türkiye'nin sevgisini kazanmıştı, acayip de para götürmüştü ancak bu hadise banko'da mı, ben bilirim'de mi vuku bulmuştu tam hatırlayamadım.
  • bankalarda müşterilerin gişe görevlisi önünde durduğu yere verilen isim.
    "kaçıncı bankoya gideceğim ben ya?" sorusuna da yanan ışıklar yardımcı olacaktır.
  • cemal süreya'nın kalemine kurban olduğum şiiri. derdimizi nasıl güzel anlatmış:
    `bekarlara ev vermiyorlar, doğru
    evlilere kız vermedikleri de doğru`
  • akp'den aday adayı olmuş ama aday olamamış meltem banko'nun soyadı. aday seçilemeyince çok ağladım, saçımı başımı yoldum mamafih kendisinin de öyle yaptığını zannediyorum.
  • ben bir maça banko dediysem o kupon kesin yatacak demektir.
  • bu yarışmadan tek aklımda kalan görme engelli yarışmacı kız. (bkz: ben bilirim/#3097903)
    sırf ben değilmişim hatırlayan (ki 8 yaşındaymışım o zamanlar. nası yer ettiyse artık) : http://kelebekgaleri.hurriyet.com.tr/…&p=2&rid=2369
  • iş yerlerinde üzerine eşya koymaya elverişli, iş takibi için gelenle görevli arasına konulmuş tezgâh.
    (bkz: tdk)

    izmirli arkadaslarimiz bango da derler. yanlistir, hos degildir, demesinlerdir.
    (bkz: #6342341)
hesabın var mı? giriş yap