ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
gökyüzündeki esrarengiz parmak izi
-
videodaki iki genç sahilde takılırken aniden dev bir parmak izi beliriyor üstünde de yeni çağın başlangıcı yazıyor, ne anlama geliyor olabilir altından ne çıkacak merak ederseniz takipte kalın
bkz: esrarengiz parmak izi
edit: altından hangi dizi, hangi olay çıkacak akıllara sorular düşürür.
edit 2: gökyüzünde bir anda beliren parmak izi ipucu olabilir.
edit:3 ucu açık olay, ne olduğunu anlamak için takipte kalmak gerek.
edit 4: soru işaretleri giderek artıyor bu yeni çağ ne zaman başlıyacak acaba?
debriyaja basmadan vites değiştirmek
-
şanzımana veya balataya hiçbir zarar vermeden yapılması mümkün olan eylemdir.
burada iki hassas nokta var:
1. motor ile şanzıman arasında tork iletimi sıfır olmalıdır. yani ne motor şanzımana tork aktaracak, ne de gaz kesince olduğu gibi arabanın ataleti ile şanzıman motoru döndürecek.
2. gazı keser kesmez ilk maddenin yakalanabildiği anlık bir zaman dilimi olacak, bu zaman diliminde çok hızlı bir şekilde vites değişecek. buraya bir edit: senkromeçli şanzımanda hızlıca hafif bir ara gaz verip motor devrini bir sonraki vitese yakın tutmanız gerekir.
tork aktarımında veya zamanda bir hata yaparsanız bye bye senkromeç.
bunda zorlanırsanız torku kestiğiniz ilk an boşa atıp, motor devrini bir sonraki viteste olması gereken devre getirip de yapabilirisiniz. tabii bu durumda eylem zaman alacağı için bir anlamı kalmaz.
motosikletlerde ise senkromeç olmadığı için çok kolaydır.
bu saydıklarım vites büyütmede geçerlidir. vites düşürmek daha zor ve zaten amaç hızlanırken zaman kazanmak olduğu için anlamsız.
gün gelir debriyaj teliniz veya hidroliğiniz fonksiyonunu yitirirse diye müsait bir zamanda pratik yapıp, sadece acil durumlarda kullanmak için hazırda tutulması gereken bir yetkinliktir. öyle hava atayım diye aracınızı riske atmayın. tabii bu paragraf yine otomobil için geçerli. dediğim gibi motosikletlerde çok kolay bir eylemdir.
daha fazla uzatmayayım, detaylı bilgi isteyen taze mühendislere özelden detaylı aktarım yapabilirim.
orhan veli
-
“bekliyorum,
öyle bir havada gel ki
vazgeçmek mümkün olmasın”
diyerek yalnizligima umut olmus sair.
türk insanında kişisel alan kavramının olmayışı
-
kişisel alan (prokesmik), insanlar arasındaki ilişki düzeyine bağlı olarak belirlenen fiziksel mesafedir. antropolog edward twitchell hall tarafından gerçekleştirilen araştırma neticesinde tanımlanarak dört farklı kategoride sınıflandırılmıştır. bunlar,
mahrem alan : 45 santimetreye kadar olan bölge (anne, baba, kardeş, eş ve sevgili dışındaki insanların bu mesafe kadar yaklaşması durumunda rahatsızlık duyarız.)
kişisel alan: 45 cm ile 1.2 metre arasındaki alandır. (arkadaş ve aile üyeleri ile aramızdaki mesafedir.)
sosyal alan: 1.2 metre arası ile 3.6 metre arasındaki alan (tanıdık insanlar ile iletişim kurmak için tercih edilen mesafedir.)
kamu alanı: 3.6 metre ile 7.6 metre arasındaki alan (öğretmen/akademisyen ile sınıf arasındaki mesafedir.)
türk insanı neden buna dikkat etmiyor ?
1) hala sürü psikolojisinden kurtulamamış bir milletiz. atasözlerine dikkat ederseniz bu hususun milletin genlerine işlediğini görürsünüz. örneğin 'sürüden ayrılanı kurt kapar'
2)belki de en önemli neden türk insanının 40 yaşına gelse de 'birey' olamamasındandır. birey olamadık ki bireysel alanımız olsun. burada ailelerin çocuk yetiştirirken dikkat ettikleri ya da etmedikleri özel alan kavramı da önemlidir. çocuğunuz odasında kapısı kapalı otururken kapıyı çalmadan odaya dalıyorsanız özel alandan şikayet etmeyin..
3)millet olarak hala savunma psikolojisinden kurtulamamız. konjonktürden dolayı sürekli bir işgal/savaş tehditi insanları gereğinden fazla yakın olmaya zorlamaktadır. kırsal kesimde onca boş arazi varken evler neden birbirine yakındır ?
hiç mutlu ateist görmemiş olmak
-
sebebi sen ve senin gibiler olmasın? ülkenin a. koy, bir hakaret olarak atayiz bunlaaar diye binlerce insanın önünde haykır, oruç tutmayanı döv, her gün bir din adamı çıkıp acayip fetvalar versin ve mahalle baskısı artsın, sonra mutlu ateist yok. bu topraklarda ateistin mutlu olması mümkün mü amk?
true detective
ismi xena olan kıza akrostiş şiir yazmak
-
x yok q yok w yok
e
ne var lan
at
pipi
-
ağa'nın oğlu kız beğenecekmiş. el değmemiş saf kız arıyormuş. tüm kızları sırayla odasına alıp şalvarını indiriyor, akabinde soruyormuş:
delikanlı - bu ne?
1. kız - s.k
d - sıradakiii
2. - s.k
d - sıradakiii
...
nihayet
n. kız - pipi
d - zevcem budur, nikah hazırlıkları başlasın.
gerdek gecesi gelmiş çatmış, odaya girilmiş.
delikanlı indirmiş şalvarı, heybetine güvendiği aletinin ismini sormuş.
d - bu ne?
kız - pipi
d - ne !?
k - pipi
d - ne pipisi yaw, evlendik artık. s.k bu !
k- o-hoo sen s.k görmemişsin...
(bkz: sozlukte fıkra anlatmak)
elinde starbucks kahvesiyle imamoğlu diyen tip
-
aldığı 10 liralık kahve yüzünden çeşitli yaftalara maruz kalan tiptir.
yönetilenin yöneteni seçtiği bir düzende eleştiri hakkı kadar normal bir şey göremiyorum.
işçiler neden kendi sgk'sını yatırmıyor
-
bir vatandaşın ülkenin vergi politikasıyla ilgili sorusu.***
cevabına gelirsek;
(bkz: altın yumurtlayan tavuğu kesmek)
insanlar kendi sgk primlerini kendileri yatırırsa halkın bilinci artar, ödediği vergilerin farkında olur. milyar dolarlara saraylar, yolsuzluklar, onun bunun makam arabaları, konutlar, lojmanlar yani oraya buraya göz göre göre gereksiz harcanan paralar sorgulanmaya başlar.
olmaz yani. hele bu iktidarda mümkünatı yok.
ve (bkz: ben vergisini ödeyen bir vatandaşım) cümlesi amerikan filmlerinden çıkıp hayatımızda ciddi bir yer eder.
evlilik teklifi için yolu kapatan gruba müdahale
-
magandalık yapmaya çalışan çomarlara müdahale etmiştir.
2015 lys yerleştirme sonuçları
-
marmara üniversitesi - ekonometri bölümünü kazanan arkadaşlara 2 yıl sonraki ygs sınavında başarılar dilerim.