hesabın var mı? giriş yap

  • iyi oldu sırplara.

    zaten başımıza ne geldiyse bunların avusturya-macaristan veliahtını öldürmesinden geldi.

  • kendimi suçlu hissettiğimden yaptığım öneri. destek görürse de çok mutlu olurum.

    dün orada o kadar çevik kuvvet bulunmasının nedeni biz beşiktaş taraftarı'nın ve rakip bursaspor taraftarı'nın arasındaki yıllardan beri süren husumet. bizi birbirimizden korumak için gelenler şehit oldu dün gece. makam sahipleri suçlu hissetmiyor, biz hissedelim.

    tüm beşiktaş ve bursaspor taraftarı tribünde birlikte otursun vodafone arena'daki bu maçta. hiçbir polis mesaisini bu maç için harcamasın. hem bilet gelirleri polisimize aktarılsın hem de şehit olan polislerimiz bir hiç uğruna değil, bizim dostluğumuzu tesis uğruna şehit olmuş olsun.

    bunu ulaştırabileceğim, yönetimden tanıdığım kimse yok. tek elimden gelen burada başlık açmak. belki bunu birilerinin görmesini sağlayabiliriz. biz de böylece bu suçluluk duygusundan biraz olsun kurtulmuş oluruz.

  • rus sinemaci lev koulechov'un filminde kullandigi deneysel calismaya verilen isim.

    once yakin cekimde bir adam suratini gosterir, sonra da tabaktaki bir corbayi. seyirci adamin aciktigini dusunur. biraz sonra adamin suratinin oldugu kareyi tekrar gosterir; fakat ardindan mezar tasi cikar. bu sefer de seyirci adamin uzuldugunu dusunur. boylece en kazma oyunculugun bile montaj sayesinde seyirciye yutturulabilecegini kanitlar. oyunculara bu kadar para verilmemelidir. kurgucular da insandir.

  • üç arkadas tren istasyonuna gitmisler. içlerinden biri giseye
    yaklasip bilet almis ve trenin kalkmasina ne kadar zaman oldugunu
    sormus.

    - bir saat on bes dakika... arkadaslarına dönmüs:
    - daha çok var, hadi gidip su karsıkı kafede çay içelim... oradan
    buradan derken laf lafı açmis... birden
    tren düdügüyle kendilerine gelmisler.
    kosarak disari firlamislar ama, nafile... tren kaçmis..
    sormuslar:
    - sonraki tren ne zaman?
    - bir buçuk saat sonra... yine dönmüsler kafeye. yine çay, yine laf
    ve derken yine düdük sesi...
    kosmuslar ama bu defa da treni kaçirmislar.
    bir saat sonra bir tren daha varmis. dönmüsler kafeye...
    ama bu kez uyanik duruyorlar.
    trenin sesini duyar duymaz kalkmislar ve kosmaya baslamislar.
    içlerinden ikisi; biri bir vagona, digeri baska vagona zar zor
    yetismis...
    üçüncü ise geride kalmis ve yetisememis...
    bir süre dövündükten sonra baslamis katila katila gülmeye.
    durumu gören istasyon memuru dayanamayip sormus:
    - hem treni kaçirdin hem gülüyorsun!
    - nasil gülmeyeyim!... onlar beni ugurlamaya gelmisti...

  • o değil de,

    ben bunu yapan ilk türk insanını duyduğumda ifadenin içinde geçen (bkz: shower) kelimesinden mütevellit

    - bebeğin ilk banyosunu mu kutluyolar ne kutluyolar ?! 5 10 kadın toplanıp bebe mi yıkayacak yoksa?

    dediydim.
    yeminlen çok avamım...

  • lan olm aşı olmayacaksanız olmayın,sürekli kendinize neden güvenli liman arayıp duruyorsunuz?
    cokta fifi sen olmuşsun olmamışsın.iki instagram postu okuyan oluyor sana gazi yaşargil.
    düz dünyacı aydınlanması ile bu aşı lobisi ne pis şeymiş lan.
    birde bunların atama bekleyen öğretmenlerle,eyt twittercıları var ki düşman g.ne.
    deprem olur altına yazarlar,sel olur altına yazarlar,yangın olur altına yazarlar.
    kime niye ikna etmeye çalısıyorsunuz.kendin ikna oldun mu oldun,bitti.
    bi bitmediniz arkadaş.

  • sınava öylesine giren birini geçmek için gerekli eforu sarf etmemiş birisinin hak ettiği sonuç.

    edit: sınava öylesine giren *herkesi* geçmek için gerekli eforu sarf etmemiş birisinin hak ettiği sonuç. bundan şikayet eden kişiler okuduklarını anlayabilseler türkçede birkaç net daha yapıp birkaç bin kişiyi geçebilirler aslında. hem sağa sola hakaret edip sinirlerini yıpratmamış olurlar.

    aylar sonra edit: başlık başa kalmış.