ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
ygs 2015
-
"iyilik yap denize at" demişler ama atamadım. dayanamayıp anlatacağım. kardeşim maltepe'de orhangazi ilköğretim okulu'nda sınava giriyor. saat 9:20'de okula geldik sohbet ediyoruz.
"hayatın bu sınava bağlı değil, rahat ol" geyikleri dönerken anons yapıldı, öğrencilerin sınıflara girmesi gerektiği söylendi.
öptüm, gaz verip yolladım. elimde kahve ile girişin karşısına oturdum, velileri bahçeden şutlayacakları saati bekliyorum.
aksiyon burada başlıyor...
feryat figan bir kız binadan fırladı 'anneeee' diyerek haykırmaya başladı. koşarken bir taraftan da 'orhangazi değil osmangazi' demez mi?
saate baktım 09:44, kız okulun önünde hüngür hüngür ağlıyor, annesi de ağlamaya başlamaz mı?
yemin ediyorum bana bir haller oldu. bir an her şeyi unuttum, bildiğin hayatımın amacıymış gibi yerimden fırladım.
50 metre koşup kızın elinden giriş belgesini aldım, adresi haritada bulup beklemelerini söyledim.
araba 300 metre mesafede, ben günde 2 paket sigara içiyorum ve hayatımın deparını atıyorum.
arabanın ilk sahibi sakarya il emniyet müdürü, 2. sahibine satarken çakarları sökmüşler ama siren duruyor.
dörtlüleri yaktım, sireni çalıştırdım saniyeler içinde okulun önündeyim.
kız ve annesi arabaya atladı, 7 km yol ve 10 dakikadan biraz fazla zaman var.
7 milyar insanın önünde konuşma yapsam dudağım titremez ama adrenalin varille salgılanıyor.
ve evet, 09.58.
okula bir girişim var, padişah saraya böyle girmemiştir.
kız sarılıp öyle öptü ki, master card reklamı aklıma geldi.
"paranın satın alamayacağı şeyler vardır, gerisi için onemliuyarilar"
umarım başarırsın canım, iyi şanslar...
edit: düzeltme
lagom
-
lagom, isveclilere gore, isvec kulturunu ozetleyen ve yabancilarin kendi dillerine cevirerek anlayamayacagi bir kelime ve kavramdir. turkcesi "cok fazla olmayan, az da olmayan, kararinda" gibi bir tanimla ifade edilebilir. ancak yine de isvecliler, "kararinda olmak, orta, optimum, averaj" gibi kelimelerin sozcugu anlatmakta yetersiz kaldigini soylerler.
lagom mantalitesinin isvec kulturune kimligini verdigi soylenir. dunyanin en yuksek gelir ve refah duzeyine sahip halklarindan biri olarak isvecliler gercekten de alcakgonulludur. insanlara baktiginda kimin daha yuksek gelirli oldugunu anlamak imkansizdir. bu konuda gercekten de gorgusuz degiller, ornekler verilebilir. ****. dunya savaslarina katilmayan isvec, politika ve ekonomide de lagomdur **.
etekli ve çoraplı kızlar
-
tatlı küçük kızlar iğrençliğinden sonra ortaya çıkan bir başka mide bulandırıcı facebook sayfası. bu rezillikler bul bul bitmez, bitmiyor. kodumun ülkesinde bilişim ve siber suçlar ne işe yarıyor çok merak ediyorum. doğru onlar muhalif avındaydı değil mi?
pardon.
https://www.facebook.com/…lı-kızlar/519753628109149
not: sayfa kapandı:
http://tinypic.com/…php?pic=rbjk1y&s=5#.uptjmnjm4wk
şöyle korkunç capslere de sahiptir:
http://imgur.com/pf9rltj
http://postimg.org/image/6or7etpnl/
http://i.imgur.com/bqidqj7.png
http://i.imgur.com/33pnril.png
http://i.imgur.com/9a6e3ae.png
edit: şikayet edilmesi gereken yetkili birimlerin adresleri:
http://www.ihbarweb.org.tr/ihbar.php?subject=2
http://sibersuclar.iem.gov.tr/hiletisim.html
http://www.iem.gov.tr/iem/?menu_id=34
http://www.egm.gov.tr/sayfalar/ihbar.aspx
ayrıca;
(bkz: facebook'taki çocuk istismarcılarını ifşa ediyoruz)
yetkili birimler için ysduygu ve kaelthas sunstrider'a teşekkürler.
capsler için antonia chigurh'a ve ganjah'a teşekkürler.
edit 2: bunu hangi akla hizmetle gg olarak ispiyonlarlar ki?
edit 3: sayfa kaldırıldı, ihbar ve şikayet eden herkese teşekkürler.
bir erkeği mutlu etmenin yolları
aşı üretse korkmadan alınacak firmalar
-
tarcanlar oto ekspertiz.
hoşlanıldığınızı gösteren üstü örtülü detaylar
-
işyerindeki merve'nin benim haricimdeki bütün arkadaşlarıma asılması. bana bu kadar mesafeli durduğuna göre kesin hoşlanıyo amk. geçen gün beni görünce kafasını çevirdi yönünü değiştirdi. yüzünde iğrenç bir ifade ile uzaklaşınca tam emin oldum.
down sendromlu diye bebek aldırtmak
-
bu konu hakkında bilimsel ve hukuki gerçek bilgiler şöyledir:
1-ülkede isteğe bağlı kürtaj sınırı 10 haftadır.yani 10 haftaya kadar keyfi bir şekilde gebelik sonlandırılabilir.
2-down sendromu taraması 11-14 hafta arası yapılır.riskli görülen hastalar kesin tanı yöntemlerine yönlendirilir.
3-kesin tanı yöntemi anne karnından sıvı alımıdır (bkz: amniyosentez).işlem 1/1000 civarında düşük riskine sahiptir.kesin olmasada %99.9 dogruluk oranıyla (bu oran şöyle: negatif çıkarsa %99.9 güveniyoruz.pozitif çıkarsa %70-80 güvenebiliyoruz ve yine amniyosentez yapılıyor) başka bir test daha var : anne kanında bebeğe ait dna yani maternal kanda free dna.malesef bu test biraz maliyetli 2500-3000 tl arasında bir meblağ.
4- hukuki olarak asıl boşluk şu; kaçıncı haftaya kadar sonlandırabiliyoruz bu gebelikleri.burada üniversitede konseyler devreye giriyor.onlar ne karar verirse o oluyor ama.mesela hukuken 30 hafta down sendromlu olduğu kesinleşen bebeğin sonlandırılması mümkün mü vs çok ucu açık.sonlandıran üniversiteler veya eğitim araştırma hastaneleri de var sonlandırmayanlar da var.her zaman olduğu gibi hukuk sistemimizin boşluklarını biz risk ve sorumluluk alarak dolduruyoruz.saçmalık işte.
5-bu sonlandırma ile ilgili bir hikayemi anlatıp bitiriyorum: 24 hafta down sendromu nedeniyle sonlandırma yapılacak bir gebemiz vardı.bebeğin kalbine anne karnındayken potasyum enjekte edilip durduruluyor bu sonlandırma işleminden önce (bkz: fetosit).bu hastaya da uygulandı.bu işlemi ultrason eşliğinde yapıyor perinatologlar.bebeğin kalbinin durduğunu görene kadar bekliyorlar.ama bazen anne ile bebek arasındaki kordon kan akımı nedeniyle o potasyum bebek dolaşımından temizlenebiliyor ve kalp atışı tekrar başlıyor.bu hastada da bu oldu.gebelik sonlandırıldı bebek dogdu ama canlı!!! 24 hafta canlı dogunca tabiki cocuk doktorları yaşatmak icin müdahale ettiler ve çocuğu yoğun bakıma aldılar.peki aile ne yaptı? aile “doktorlar çocuğumuzu öldürdü” diye dava açtı.bakın elli tane imza alınmış.kendi el yazılarıyla “bebeğimin anne karnında kalbi durdurularak düşürüleceğini biliyorum ve kabul ediyorum” diye onam vermelerine rağmen finalde böyle bir dava açtılar :) bence çocuk miadında doğsa iyi olurdu yani böyle anne babanın ben sanmıyorum ki down sendromlu bir bireyden iqları daha fazla olsun.ama işte hayat.dava hala sürüyor.(çocuk ex oldu tabi doğumdan birkaç saat sonra)
her terör saldırısından sonra devleti suçlamak
-
kimi suçlayalım, kemal kılıçdaroğlu'nu mu? adamda liderlik vasfı yok bi kere.
annenin delirmesi
-
kız sizinle zor bi durumunu paylaşmış, fikir almak istemiş, belli ki sizin kadar insan içinde değil, paylaşacak fazla insan yok etrafında, yaşça da küçük... sizin verdiğiniz tepkilere bak. yok imla yok bilmem ne.
az biraz insan olun be. azıcık.
inanmadıysanız, ciddi bulmadıysanız da "ya gerçektir falan" deyip başka bir başlığa gidiverin, zor değil. bir fikriniz varsa da insan gibi entry girin, yardımcı olun.
birine yardım etmek iyidir, insan olduğunuzu, yaşadığınızı hissedersiniz.
wikipedia
-
guzel olan taraflarindan biri, herhangi bir sayfaya resim koyabilmenizdir. tabi bu resimlerin kaynaklarini da belirtmelisiniz, aksi taktirde kaldiriliyorlar. eksi sozluk ile mukayese edilmemesi gereken bir site cunku ikisinin de tadi farkli..
ali koç'un okan buruk'un oğluna laf atması
-
ulan 55 yaşında adam 15 yaşında çocukla sidik yarıştırıyor. bu ali koç’tan hiç bir şey olmaz.1000 sene fenerin başında kalsın 1000 sene başarısız olacaktır.
tabu diyalogları
-
kelime:beşik
-hani alttan titretiosun yavruyu?
-??!!!!