hesabın var mı? giriş yap

  • günümüzde fenerbahçelilik öyle zorlaşıyor ki, ülkenin en entelektüel adamını bile şu duruma sokuyor.

  • bu şekilde yürümeyi seviyorum. hem vücut daha dik oluyor hem de sırt ve boyun ağrılarıma iyi geliyor. lakin ne vakit bu şekilde yürüsem, bu şekilde yürüdüğümü gören kadınların bana bakmayacağını düşünüp ellerimi çözecek gibi oluyorum. hemen sonra normalde de bakmadıkları aklıma gelince bu fikrimden hemen vazcayıyor kaldığım yerden devam ediyorum.

  • kendisiyle 3 yıl önce ekşi sözlük'ün doğumgünü etkinliğinde tanışmıştım. yazarların oluşturduğu kalabalığa bakıp "ne kadar güzel insanlar böyle" demişti. benim o dediğinde gördüğüm ise kocaman bir insan sevgisi ve teveccühlü bir tevazu olmuştu. sanat camiası için büyük kayıp.

  • 1977 senesinde ilk filmi cekilmistir star wars serisinin. film, uzayda bir uzay gemisini kovalayan, baska bir devasa uzay gemisinin lazerli savasiyla baslar. daha sonraki sahnede uzay gemisinin icinde 3 robotla devam eder.

    su an elindeki cep telefonunla cektigin videoya, yine cep telefonunla efektler ekleyip bundan daha iyi bir sahne yapabilirsin. ama 1977 senesinde boyle bir sahneyle sinema seyircisini karsilamak, serinin zeka yasinin zamaninin cok otesinde oldugunu gosterir.

    tabletinde talking tom, televizyonda pepe' yle buyumus cocuklarin anlamayacagi bir durumdur.

    db edit: (bkz: 4 ağustos 2015 ıspartakule gişeleri trafik kazası)

  • hoşlanılan kişi akla düştüğünde bir tane atılır, hemen arkasından karşılık gelir ama bu karşılık o an için fazla anlam taşımaz.

    kişiyi asıl havalara uçuracak olay, ertesi gün aynı döngünün karşıdaki kişi tarafından başlatılmasıdır.

    hey gidi hey, içimden sıcacık bi' şeyler aktı geçti lan.

  • çok naif, samimi bi' hareket. bilgisayar uyku moduna geçiyor ama sizin bilgisayarla yapacak bazı işleriniz var. ne yapacaksınız bu durumda? bilgisayarınıza bi' buse kondurup uyandıracaksınız. kaba davranmak yok... evet.

  • türk rock camiasının geldiği hale bak. ulan sırf saçı uzun diye dayak yiyen, pasajları basılan ama bunca baskıya rağmen kendini bozmayan ve tanıyanların "efendi çocuklar" dediği bir camiaydı bu camia. pentagram gitaristi ümit yılbar gönüllü komando olarak pkk ile çatışmada şehit oldu. rahmetli barış manço ve cem karaca insan sevgisiyle, çocuk sevgisiyle, doğa sevgisiyle bilindi. bu adamlar uzun saçlı erkeklerin "ibne" olmadığını bu topluma ispatladı. bu ülkenin gördüğü en büyük yeteneklerden yavuz çetin kendi canına kıymadan önce kötülüğe duyduğu nefretini muazzam bir şarkıyla kusarak gitti*. geçenlerde kaybettiğimiz özkan uğur gören herkesin yüzünde tebessüm oluşturan bir insandı. bu camia haksızlığa, zulme ve adaletsizliğe karşı hep ses çıkardı. gelinen noktada ne kendine ne ailesine ne topluma en ufak bir faydası dokunmayan böyle ezik tiplerin "camiadan" görülmesi bile utanç verici. kadıköy ve cihangir dışında nefes alamayacak bu pısırık depresif züppelere prim vermeyin.