ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
robert kolej
-
sonuçta bir meslek lisesi değildir.
meslek lisesinden mezun olunca en azından kolunda altın bilezik oluyor. iş öğreniyorsun. mezun olduğun an gidip çalışabilecek kapasiten oluyor. ama bu okuldan mezun olduğunuzda sadece bütçeniz eksiliyor.
benim meslek lisesi tercihim tamamen bu yüzden.
patatesi pişirmeyi akıl eden ilk insan
-
mübarek biri. çünkü patatesi ilk gören kişi ben olsam muhtemelen bir ısırık alıp tükürür, "arkadaşlar yemeyin bunu rezil bir tadı var, şu karşı ağaçtaki kırmızı şeyleri bir deneyelim." filan derdim ve böylelikle patates denilen mucizevi besin keşfedilemezdi. ama işte biri bunu almış, ateşte yakmış ve tuzlamış, sonra biri yağda kızartmış, öteki haşlamış... neler neler ya. çok güzel tadı var.
chris cornell
-
bilinen bir sağlık sorununun olmaması, daha düne kadar sosyal medyada çok aktif olması, tığ gibi adam olması vs. nedeniyle ölümü çok şaşırtmış ve üzmüştür. ölüm nedenini gerçekten çok merak ediyorum. bir yakınımı kaybetmiş kadar üzüldüm doğrusu.
valentina vassilyev
-
1707-1782 yılları arasında yaşamış ve yaşamı boyunca 16 kere ikiz, 7 kere üçüz ve 4 kere de dördüz olmak üzere toplamda 69 çocuk doğuran rus köylüsüdür. doğurduğu çocuklardan sadece 2 tanesi ölmüş 67 tanesi yaşamıştır.
marie m. clay çıkaracağı kitap için araştırma yaparken 1800'lü yıllardan valentina'nın hikayesini anlatan bir dizi makaleye ulaşmıştır. clay makaleler ile günümüze ulaşan hikaye arasında bazı farklılıklar olduğunu belirtse de birçok tarihçi hikayenin makul miktarda gerçeklik içerdiğini düşünmüştür.
guinness rekorlar kitabı hikayeyi resmi olarak rekor kabul edecek kadar makul bulmuştur ancak hikayenin güvenilirliğini sarsan en büyük etmen çocuk doğurmanın gerektirdiği emek yüküdür.
stanford'nda doğum ve jinekoloji doçenti olan valerie baker, "doğa bu tip durumlara sınırlar koymak ister. hamilelik bir kadının vücudunun yaşadığı en zor fiziksel şeydir." diyor. doğum yapan kedi ve köpeğinizin bile her doğumda ömrünün kısaldığını düşünürsek haklı da...
özellikle hikayenin geçtiği dönemde hamilelik doğum yapacak kişinin hayatı için büyük risk teşkil ediyordu. yetersiz hijyen ve gelişmemiş tıp teknikleri (daha önce elektrikli testerenin bile doğumlarda kullanılmak üzere icat edildiğini yazmıştım. #121863867) nedeniyle ölüm riski oldukça fazlaydı.
kaldı ki hikayede bahsedilen ve komplikasyon riskinin çok daha yüksek olduğu çoklu doğumlar (ikiz, üçüz ve dördüz) hikayeyi daha da güvenilmez kılmaktadır. ikiz doğum bile oldukça nadir ve bunu 16 kere gerçekleştirip hayatta kalmak astronomik bir ihtimal iken 7 kere üçüz, 4 kere de dördüz doğurmak mucizeye yakın uç bir örnektir.
hikayeyi anlatacak olursanız "guiness rekorlar kitabı'nın yalancısıyım" demeyi unutmayın. kendileri hikayeyi yeterli bulmuş ise bize pek laf söylemek düşmüyor.
kaynak
lise arkadaşı vs üniversite arkadaşı
-
başınıza bir iş geldiğinde, lise arkadaşı nerdesin diye sorar; üniversite arkadaşı nasıl oldu diye.
beyaz futbol
-
konu: kulüp başkanı hakemi arar mı?
sinan engin: arar kardeşim. ben bile aradım. hocam bizi ezdirme deplasmanda, güzel maç yönet vs.
ahmet çakar: yemini billah ediyorum, ben bir kez aranmadım.
sinan engin: hocam sen hakemlik yaparken cep telefonu mu vardı?
ahmet çakar: mavi ekran
ido tatlıses
-
çiğköfteden çocuk yaparsan bu kadar olur dedirten ergen irisi.
akp'li bakanın ales'te sonuncu olan akrabası
-
yolsuzluk yapmadıkları, kul hakkına girmedikleri tek bir olay varsa onu yazın. bunların her yaptığı haksızlığı yazmaya kalksan 17 yıl sürer.
gurbetçi akp'li kızın tarihi ayarı
-
skeç herhalde. gerizekalıyı yada beyinsizi canlandırmaya çalışıyor. çok başarılı bence.
serdar ortaç'ın son evini de satışa çıkarması
-
kumar oynayıp servet kaybeden sonrada akp ye yanlayıp konser kovalayan tayfaya hiç acıyasım yok.
ne diyordu şair.
seni çöpe atacağım poşete yazık
bir sigara yakacağım ateşe yazık...