hesabın var mı? giriş yap

  • türkiye'de dolar kuruna geçtikten sonra bazı işlemlerde lidio diye bir şirketle anlaştığı kart ekstrelerinde gözüken kurum.

    yaptığınız alışverişlerde para bazen direkt steam tarafından hesabınızdan çekilirken bazen "lidio /steam" tarafından çekiliyor. bu fark neye göre çözemedim. mesai saati içi/dışı, oyun firması, dönem vb açısından tutarlı bir ayrım yakalayacak kadar çok oyun almadım.

    ancak burada paranıza dikkat etmeniz açısından önemli bir fark var:
    - eğer alışverişinizde para direkt bizzat steam tarafından çekilirse steam dolar olarak çekiyor, bu durumda da sizin bankanız kendi belirlediği dolar kurundan hesabınızdan/kartınızdan tl düşüyor.
    - eğer parayı lidio çektiyse dolar değil tl olarak çekiyorlar. burada da dolar kurunun üzerine %10 gibi faiş ve bankalardan kat kat fazla bir makas koymuşlar. yani 60 dolarlık bir oyun alacaksanız 66 dolar karşılığı tl'yi hesabınızdan çekiyorlar. yani bildiğin gasp var.

    bu bakımdan önden de parayı kimin çekeceğini bilemediğinizden dolayı oyun fiyatlarına bakarken bu lidio haracını da dikkate almakta fayda var. burada harçlıklarını biriktirerek, dişinden tırnağından arttırarak oyun alan insanlar var sonuçta hala.

    söz konusu fark benim için maddi açıdan çok büyük bir olay değil. ama prensip olarak kazıklanma hissi rahatsız ediyor. ben steam'e şikayet kaydı oluşturdum, "ya şu şark kurnazlarıyla konuşun kulaklarını çekin düzgün fiyatlasınlar, ya da bize önden hangi oyunu kendiniz çekiyosunuz hangisini outsource ettiniz gösterin, dikkat et bu oyunu alırken lidio tarafından kazıklanacaksın diye uyarın" dedim.

    daha çok kişi tarafından şikayet edilse bir farkındalık yaratılabilir belki.

  • bir dönemdir (yaklaşık 3 sene olacak) kendimi sadece işe vermiştim. bu pandemi süreci başladığından bu yana da resmen işte yatıp kalktım. ama gelin görün ki covid pozitif olduğumu öğrendim beş gün önce.

    bir şeyim yok hafif atlattım, bel ve baş ağrısı oldu sadece, o da birkaç gün.

    10 gün evdeyim, bu yüzden ve sosyal medyayı takip ediyorum, ama izlediğim bir video gerçek anlamda ciğerimi dağladı. kalbim acıdı, çok acıdı arkadaşlar.

    video

    teyze 65 yaş üzeri olduğu için otobüsten indirmek istiyorlar, ve teyze konuşmaya başlıyor.

    - maske takılı, hasta da değilim. 3 tane merdiven sildim geldim ben. 3 tane merdiven sildim, hasta adam siler mi? benim işim var, ben çalışmasam açım!

    daha ne olsun, bu dünya hala nasıl ayakta duruyor, hala nasıl yıkılmıyor aklım almıyor.

  • 1652 yılından önce toprakların tamamı siyahilere aitti diyerek yeni bir yasa çıkarmaya hazırlanan, beyaz ırkçılığın yerini siyahilerin ırkçılığına bırakmaya başladığı ülke.

    25 yıldır iktidarda olan anc; apartheid sonrası ilk defa radikal bir söylem kullanarak, "beyazlara" ait olan toprakların, bedelsiz olarak siyahlara geri verilmesini mecliste tartışıyor.

    ülkede zaten yüzde 6-7'lere düşmüş beyaz azınlık ise; bunun anayasaya aykırı olduğunu ve böyle bir şey olursa ülkeye yatırımcı gelmeyeceğini, ekonominin çökeceğini anlatmaya çalışıyor.

    avustralya ise konuya müdahil olup; toprakları elinden alınan, işinin ehli beyaz çiftçilere göçmenlik konusunda kolaylık sağlayabileceğini açıklamış. çünkü ülkede tarımla uğraşanların çoğu 300-400 yıldır bu işi yapan, "boer" denilen hollanda kökenli beyaz çiftçilerden oluşuyor ve anc şu an tam olarak bu insanları hedef tahtasına oturtmuş durumda.

    bir diğer dikkat çekici şey de; "boer" denilen beyaz çiftçiler apartheid sonrası sistematik olarak saldırıya uğruyor. ülkede son 25 yılda 3000'in üzerinde çiftlik basılmış ve binlerce beyaz çiftçi öldürülmüş.

    şu an ülkenin en büyük konusu planlanan toprak reformu. ayrıcalıklarını kaybetmiş olsalar da hâlâ ekonomiyi domine eden beyazlar ilk defa bu kadar ötekileştirilmiş ve güvensiz hissediyor.

    velhasıl, mandela'nın toplumun her kesimine özgürlük ve huzur getirmeyi planlayarak çıktığı yol, onun ölümünden sonra çok başka yerlere gidiyor maalesef. içinde cape town gibi harika bir şehir barındıran bir ülke için üzücü.

  • günün en güzel haberidir.

    --- spoiler ---

    taksilere arap turist kıyafetiyle denetim yapıldı, taksimetre açmayan şoför isyan etti: böyle tuzak kurulmaz, hakkımı helal etmiyorum
    --- kaynak ---

    652 lira ceza vermişler. miktar az ama yine de canlarını yakacaktır. bir de "bana tuzak kuruldu" diyorlar. sizin insanlara kurduğunuz tuzaklar ne olacak utanmazlar?

  • topkapı'dan bekar olarak bindiğim, tuzla'ya varınca evli ve elimde bir çocukla indiğim otobüs hattı. iner inmez tuzla ilköğretime yazdırdık tabi çocuğu.

  • haber

    fırıldak bir akp'linin demeci. bu utanç ömür boyu senin peşini bırakmayacak işte. beter olursun inşallah.

    --- spoiler ---

    oğluma “recep tayyip” adını koymuştum. o zaman ak partiliydim. şimdi pişmanım. oğlumun adını değiştirmek istiyorum ama memurlar, “biz bu ismi değiştirsek tayinimizi çıkarırlar, o nedenle değiştiremeyiz” diyorlar. oğlumun adını bile bu dönemde değiştiremiyorum.
    --- spoiler ---