hesabın var mı? giriş yap

  • son görülme tarihi değişmesin diye her attığı mesaj için internet bağlantısını kesip, mesajı yazıp, whatsapptan çıkıp interneti açıp bunu defalarca kere tekrarlayan insanların olduğunu gösteren program.

    daha iyi bir yöntem biliyorum: kız arkadaşınız/erkek arkadaşınız saat kaçta online olduğunuza takıyorsa ondan ayrılın. kavga çıkarıyorsa ondan ayrılın. bu kadar salaksa ondan ayrılın. bu tarz şeyleri dert eden bir adamla/kızla ne işiniz var? kılıbık mısınız nesiniz anlamıyorum. ona ne abi? istersem 06:00 da bakarım istersem 18:00'de. milletin bu kadar kölesi olmayın lan. özel hayatınıza saygı duymuyorsa basın tekmeyi gitsin.

    hep siz yüz veriyorsunuz diye böyle yapıyorlar, benden söylemesi.

  • serinin ilk proje ayağı 1998'de çekilen her şey çok güzel olacak propaganda filmi ile başlıyor. . 2000 yılına gelindiğinde ise zeka ve sanat tanrıçası olan athena proje için her şey güzel olacak milli marşını yapıyor ve halk bu sayede imamoğlu'na sempati beslemeye başlıyor. yetmiyor marşı cd'lere kopyalayıp halka bedava dağıtıyorlar. sonrasında devam eden projeler silsilesi 2013 yılında atılan tweet'le topluma yedirilmeye, tamamen benimsetilmeye çalışılıyor.

    en sonunda 2019 yılına geldiğinde, projenin ilk filminde oynayan adamın çocuğu berkay ( 13 ) '' her şey çok güzel olacak ekrem abi '' diyerek, daha önce projelerle uyuşturulmuş halkı, bu efsunlu slogan ile kendine çekmeyi başarıyor. bu sayede proje kitlelere enjekte edilmiş oluyor.

    ama daha bitmedi. bu görünenler sadece projenin küçük bir bölümü, asıl en büyüğü cumhurbaşkanlığı seçiminde olacak. imamoğlu türkiye'nin cumhurbaşkanı olacak. umarım bu projeyi açıkladığım için ekrem imamoğlu beni adamlarına dövdürmez.

  • türkçe'ye kabakçığın hayatı olarak çevrilen isviçre ve fransa ortak yapımı harika animasyon. isviçre'nin oscar adayı olarak gösterilmiş.
    filmde karanlık, dünyanın koca acısını taşıyan ama bir o kadar da naif bir hikayeyi, kimsesiz çocukların hikayesini, o çocukların gözünden görüyor ve bir saatliğine çocuk oluyorsunuz. çoğu yerde gülümsemeniz üzüntünüze karışıyor.

    keşke çocuklar hep mutlu olsa.

  • bu bağımlılık bilim dünyasında da belli bir tartışma konusudur..özellikle sütün ve sonra peynirin bağımlılık yaptığına dair birçok çalışma vardır;hatta sütteki kazeinden gelen opiatların bebekler üzerinde sakinleştirici bir etki yarattığı ve anne-bebek bağında rol oynayabileceği öne sürülmüştür. peynir ve süt örneğinde bağımlılık, süt proteininin sindiriminden elde edilen protein parçaları olan kasomorfinlerde yatmaktadır ve kasomorfinlerin ayırt edici özelliği, “opioid etkiye” sahip olmalarıdır.
    bilindiği üzere de “opioidler, beyindeki opioid reseptörleri üzerinde morfin benzeri etkiler yaratan doğal veya sentetik maddelerdir ..“ işte tüm bu bilgiler ışığında peynirde bulunan kasomorfinlerin vücutta opiate benzeri bir etkiye sahip olmasının zamanla bir bağımlılık hissi yarattığına dair çıkarımlar vardır…

    yine de bilimsel olarak yapılan araştırmaların genel görüşü ; insanlar üzerinde peynirin bağımlılık oranının düşük olduğu yönünde ki syndey üniversitesi’nde profesör tim gill ‘e göre de” peynir kasomorfin içermesine rağmen, bu maddenin insan vücudu üzerindeki etkisi ihmal edilebilir düzeydedir.”
    her ne kadar profesörler ve bilimsel araştırmalar genel olarak insanlardaki peynir bağımlığını ciddiye almasalar da yapılan anketlerde de görüldüğü üzere peynir severler kesinlikle en tutkulu yiyecek meraklılarından birisidir ki resmi olmamasına rağmen dünya çapında 2 tane büyük çaplı ulusal peynir festivali vardır..(20 ocak,4 haziran)
    ------------
    görüldüğü üzere sözlükte de baya peynir fanı var ; ancak isviçre'de bu işi başka boyuta taşıyan , peynirlerine led zeppelin dinleten bir peynir meraklısı var ; “wampfler”… normalde bir veteriner olan ve hobi olarak ünlü isveç peyiri emmental peyniri üreten wampfler, eylül 2018 den beridir emmantal peyniri yaparken tekerleklerin üzerinde peynirlere led zeppelin dinlettiriyor...

    wampfler’in kendi söylemlerine göre “bakteriler, peynirin tadının oluşumundan, olgunluğunu etkileyen enzimlerden sorumludur. nemin, sıcaklığın veya besin maddelerinin tadı etkileyen tek şey olmadığına inanıyorum ;sesler, ultrason veya müzik de fiziksel etkilere sahip olabilir.”yani yaptığı peynirin lezzetini olumlu yönde etkileyebileceğini düşünüyor...
    wampfler bu fikrinin ilhamını ; bilim dünyasının bitkilerin müzikle gelişimi ile ilgili çalışmalarına ve annelerin doğmamış çocuklarına müzik dinletmesinden aldığını ifade etmiştir…

    wampfler bu iddiasında yalnız da değil ; bern'deki sanat üniversitesi müzik direktörü michael harenberg “ilk başta şüpheci yaklaştık” diye itiraf etti. “sonra ses dalgalarının etkilerine, sesin katı cisimler üzerindeki etkisine bakan bir sonokimya denen bir alan olduğunu keşfettik.” ( koç üniversitesi'nin konu ile ilgili çalışması)

    kendi tutkusuna olan desteğini hem akademik hem de halk bazında peynir tutkunlarından da bulan wampfler, çalışmasını genişletip her türlü müzik türünü ayrı ayrı incelediğini de sözlerini eklemiştir (a tribe called quest'den mozart’ın the magic fluteüne kadar ve favori lezzet tahmini hiphop peyniriymiş.)

    ---------

    wamfpler'in peynirlerine led zeppelin dinletmesine dair medyada çıkan haberler ;

    japantimes
    playing led zeppelin to make cheese
    cheese better if it listens led zeppelin (usatoday)

  • türkiye'nin toplam nüfusunun, türkiye'deki toplam araç sayısına bölündüğü zaman yaklaşık 7 sayısının elde edilmesi.
    düşünüyorum da;

    1- ben
    2- abim
    3- annem
    4- ev arkadaşım no:1
    5- ev arkadaşım no:2
    6- kız arkadaşım
    7- ebru (kız arkadaşımın kardeşi)

    hayatımda en çok görüştüğüm kişiler.toplamda 7 kişi.ve bu 7 kişinin hakkı olan araba abime düşmüş.vay ipne..

  • - bir de çekirdek alayım.
    - tabii. (horş şorş)
    - açık çekirdek olmasın ama. tadım yok mu?
    - tadım yok abi.
    - hiç mi yok?
    - hiç tadım yok abi.
    - hayırdır? ekonomik krizden mi?
    - yok abi, hep böyle. hiç tadım olmadı ki şimdiye kadar.
    - kız meselesi mi?
    - nerden bildin be abi? evet, öyle. ömrümü verdim, o hala mal da mülkte.
    - gözlerinden belli. leblebisi var mı peki tadımın?
    - o da yok abi. açık var. zaten leblebi çerez değildir ki abi.
    - olur mu? birayla iyi gidiyor.
    - hayırdır abi bir derdin mi var? bira mira?
    - öyle.. herkesin bir derdi var. tamam açık olsun. 200 gram.
    - leblebilerimiz güzeldir abi. çifte kavrulmuş.
    - tadımınkiler kaçta kavrulmuş biliyor musun?
    - bilmiyorum abi. dedim ya hiç tadım olmadı burada.
    - peki ilerde olacak mı?
    - allah bilir abi.
    - allah distribütörlüğe mi başlamış, ne diye onu karıştırıyorsun?
    - karıştırmıyorum abi. nasıl karıştırayım ki hem. sadece leblebi istedin.
    - doğru sen de haklısın.
    - leblebiyle lebleyi elbette karıştıracağım abi. tek denemede 200 gramı tutturamayabilirim.
    - kaç yıllık leblebicisin?
    - leblebici değilim abi, kuruyemişçiyim.
    - kaç yıllık kuruyemişçisin peki?
    - 40 yıllık kuruyemişçiyim.
    - peki böyle muhabbet gördün mü?
    - görmedim.
    - son
    - evet katılıyorum.
    - credits.

    kendimden full performans verim alamıyorum, çok iyi değilim, sakinim, durgunum, birazcık da yorgunum anlamında bir deyiş.

  • hicbir şey bulamazsam bile, fetoculere karşı dik duruşunu takdir ederim. allah sağlıklı uzun ömür versin.

    not: gs