hesabın var mı? giriş yap

  • videodaki iki genç sahilde takılırken aniden dev bir parmak izi beliriyor üstünde de yeni çağın başlangıcı yazıyor, ne anlama geliyor olabilir altından ne çıkacak merak ederseniz takipte kalın
    bkz: esrarengiz parmak izi
    edit: altından hangi dizi, hangi olay çıkacak akıllara sorular düşürür.
    edit 2: gökyüzünde bir anda beliren parmak izi ipucu olabilir.
    edit:3 ucu açık olay, ne olduğunu anlamak için takipte kalmak gerek.
    edit 4: soru işaretleri giderek artıyor bu yeni çağ ne zaman başlıyacak acaba?

  • demek kendi bir kadının yanında yolculuk yapsa tacizde bulunacak… standart islamcı kafası…

    lan birde bana faşist diyorsunuz.. bundan sonra otobüste yanıma müslüman istemiyorum diye sorun çıkarıcam. yolda falan badeler beni korkum var.

    edit: kaynak geldi bir adet vasıfsız.
    kaynak için @punkthesystem'e teşekkürler.

  • futbolda ceza sahası içinde 10 kusurlu hareketten bir veya daha fazlasının yapılması sonucunda verilen penaltı kararının ağır bir cezalandırma yöntemi olması durumudur.

    bir şekilde bu penaltı konusunun yeniden düzenlenmesi taraftarıyım. ceza sahası denilen yer yaklaşık 640 metre kare alana sahip bir bölge. eni 40, boyu 16 metre bu alanın her bölgesinde yapılan kusurlu bir hareketin penaltıyla cezalandırılması bana göre çok ağır bir karar.

    ceza sahası çizgisi ve futbol sahasının bitiş çizgisinin kesiştiği köşede gol ile alakasız bir pozisyonda yapılan hata da penaltı, kaleciyle karşı karşıya pozisyonda ki oyuncuya yapılan faul de penaltı.

    ceza sahası içerisinde kaleden uzak bi bölgede saçma sapan bir şekilde seken topun defans oyuncusunun eline çarpması da penaltı, defansın gol olacak şutu eliyle kesmesi de penaltı.

    ya da diyelim ki yerleşmiş bir defansa karşı pozisyon bulmaya çalışan takımın oyuncusu, rakip defansla itişe kakışa koşarak pozisyon bulmaya çalışırken tam ceza sahasına girdiği anda kendini yere bırakıyor, bu da penaltı. oysa beş santim önce düşmüş olsa frikik kullanılacak. aynı zamanda ortada bir gol pozisyonu da yok. defans yerleşmiş, kaleyle arasında 16 metre var. penaltı kullanılıyor ve bedavadan atılmış bir gol.

    penaltı kuralı yüzünden gol olmayacak pozisyonlarda bedavadan çok fazla gol atıldığı kanısındayım. ki bana kalırsa kullanılan penaltıların büyük bir çoğunluğu böyle durumlar sonucunda ortaya çıkıyor.

    bence penaltı ile cezalandırılacak alan küçültülmeli ya da ceza sahası içinde yapılan her kusurlu hareket, penaltı ile cezalandırılmamalı. 640 metre karelik alan, 11 metreden kaleye ceza vuruşu yapılmasını gerektiren hatalar için çok fazla büyük. hiç gerçek bir futbol sahasında oynamamış birinin anlaması için şöyle bir örnek vereyim. ceza sahası alanı yaklaşık olarak ortalama bir halı saha boyutunda. sadece eni biraz daha küçük.

    acaba bir tek ben mi böyle düşünüyorum, merak ediyorum.

  • çok kalabalık bir ailenin, ailesine bakmak için okuyamayan oğlu olduğunu söylemişti taha. kıt imkanlarıyla, mutfağında onu en mutlu eden şeyi yaptı, yemek pişirdi. “insanların bir bardak su bile içmem dediği o mutfakta ben çok mutluydum” diyordu. hiç rahat vermediniz; eleştirdiniz, dalga geçtiniz. bugün enkazdan cansız bedeninin çıktığı haberini gördüm. tabi ki birçok kaybımız var ve hepsi üzücü. ancak soruyorum; değer miydi? küçümsemeye, dalga geçmeye değer miydi? hayat bu kadar kısayken onun çabalarını hor görmeye değer miydi?

  • izmir'de akıllı kartın (akbil gibi, kartın metal kısmını otobusteki aygıta değdiriyon, bip sesi geliyor, geçiyon) ilk çıktığı zamanlar, teyzenin biri bu kartı ilk kez kullanıyor, nasıl kullanılacagını da bilmiyor, kartı şoföre (paso gösterir gibi) gosteriyor, şoförün cevabıyla ortam yarılıyor: biiiiipppp

  • bir şeyler okurken kesinlikle müzik dinleyemem. okuma yaparken çok farklı müzik türleri denedim belki olur, ortamı doldurur diye ama bir türlü sessizliğin verdiği konforu hiçbiri vermedi. lo-fi türünü yaklaşık bir aydır dinliyorum. önceleri biraz garip geliyordu ama sonra beni rahatlattığını fark ettim. bir şeyler okurken beni rahatsız etmeyen, arkada akıp giden bir tür ile tanıştığım için mutluyum. bir şeylere konsantre olurken ya da teknik bir dokümana yoğunlaşmışken çok iyi geliyor bana. hele ki şöyle hafif kalburüstü bir de ses sistemine sahipseniz değmeyin keyfe oluyor.

    chill out seven dinleyici bu türü de çok sevecektir. ama kesinlikle birbirinden ayrı şeyler. lo-fi içerdiği raw, saf sound, ara ara ortam sesleri, çizik plak efektleri, biraz jazz'ımsı, biraz hip-hop tarzı tekrarlı döngüler ile diğer türlerden ayrılıyor. elektronik sesler ile organik seslerin harika bütünleşmesi bence. 1960, 1970 jazz sample'ları ve 80'ler, 90'lar elektronik tınıları çok duyulur. bu yönden oldukça nostaljik geliyor bana ve bir 80'ler, 90'lar insanıysanız sizi de vurabilir bu tür. çoğu zaman solist sesleri olmaz bu şarkılarda, ara ara duyulan vokal sesler de o eski ilk dönem televizyonlardan, radyolardan ham olarak kaydedilmiş gibidir.

    tanım: dar anlamda kayıt ortamında ortaya çıkan garip seslerin, istenmeyen efektlerin, distorsiyon ve parazit seslerin tekrar ele alınarak üretilen estetik bir müzik türü de denilebilir.

  • dünya'da batıya gittikçe eğitim, öğretim, görgü, medeniyet çoğalır, türkiye'de 1925'lere gittikçe.
    atatürk türkiye'nin batısıdır.