ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
maaşla zengin olunacağını sanmak
-
yüksek maaş alıyor diye sınıf atladığını sanan bir grubun içler acısı hali. görünen o ki zenginliğin tanımını bilmeyenler var etrafta.
yönetici müdür direktör ne olursan ol o maaşla zengin olamayacak ve zengin gibi yaşayamayacaksın. "bizim site çok nezih" diyorsan hala zengin değilsindir emin ol. o site kelimesinden bi kurtulman lazım. bana hiç "metrobüs çok zaman kazandırıyor"larla, "bazı günler arabayı almıyorum"larla gelme, hala bir ayağın metrobüsten kesilmediyse zengin değilsin. kaliteli diye gittiğin spor salonlarında et ete spor yapıyorsan zengin değilsin. bebek'teki kafelerde sıraya yazılıp kısa mesaj gelince içeri girebiliyorsan, kusura bakma daha çok yolun var.
ha sen iyi yaşarsın, görece iyi yaşarsın. ama zengin değilsin. zengin olduğunu sanma. etrafında gördüğün şovmenleri de zengin sanma.
ne zaman ki günlük hayatta karşıma çıkmazsın, o zaman şüphelenirim işte. zengin falan mı oldun da ortalarda görünmüyorsun diye.
edit:
zengin sevici değilim
zengin düşmanı değilim
zengin hiç değilim....
zengin taklidi yapanlara gıcığım biraz. neysen osun lan.
bu ülkede üç evi bir yazlığı olana zengin denildiği için bunlar türedi işte.
zengin kimdir biliyor musun? bak şu haberde var. türkiye'de hem de.
1 gram dna'nın 455 eksabayt veri depolaması
-
bu google ve facebook başta olmak üzere akla gelen bütün teknoloji şirketlerinin verilerinin toplamından fazla. üstelik bu veriyi 700 bin yıldan uzun tutabiliyor (dvd’ler 100 yılı bile göremiyor mesela). saklama süresi en az 2 bin yıl olarak hesaplanmış. *
şimdi bunu yaratan tanrı, aynı zamanda 'muhammed'in evine yemeğe çağrılmadan girmeyin' der mi?
büdüt: ateist değilim, deistim, tanrı'yı din vs göndermeyecek bir mühendis olarak hayal ediyorum.
debe: normalde debe editi girmem lakin bugün günlerden beşiktaş, başarılar beşiktaşım.
edit3: teşekkürler beşiktaş'ım, çok güzel bir gün. .
radyum kızları
-
radyumun korkunc yan etkilerinin bilinmedigi senelerde, hic bir tedbir almadan ve amerikan sirketlerinin hic bir zarari olmadigina dair temin edici telkinleriyle radyumla yuzgoz olan bahtsiz kadinlarin yuz ve cene kemiklerinde meydana gelen korkunc deformasyonlar yuzunden tip tarihinin sayfalarina gecmis korkunc teshisleridir.
1900lu yillarin hemen ilk baslarinda paris'e giden amerikali bilimciye marie curie hatira olarak bir avuc radyum kristali verir. amerika ya donen bilimci, bir takim deneyimlerden ve karisimlardan sonra geceleri fosfor gibi isildayan bir boya elde eder. bu muthis bulusun karsisinda harekete gecen acik goz sirketler, gece gorunmesi icin levha yazilarini ve kol saatlerindeki rakamlari, yelkovani ve akrebi bu boya ile imal etmek uzere yeni bulus icin yeni is yerleri acip, yuksek ucretle isci calistirmaya baslar. cogunlugun kadin oldugu bu isciler, ciplak elleriyle tuttuklari ince fircalari kullanip, boyama ve yazma islerine girisirler.
is verenlerin israrla radyumlu boyanin hic bir tehlikesi olmadigi israrlari altinda gonul rahatligi ile calisan kadinlarin cok gecmeden, disleri dokulmeye, cene kemiklerinde anormal derecede buyume ve korkunc deformasyonlar olusmaya baslar. o zamana degin inkar edilen radyum tehlikeleri arastirilmaya baslanir, mahkemeler kurulur, insanlar telef olur.
gökcen özdoğan enç
-
mecliste aylın nazlıaka ve şafak pavey'e saldıran akp'li vekil.
http://i.hizliresim.com/pnvwlv.jpg
http://i.hizliresim.com/g2g03l.jpg
http://i.hizliresim.com/9g71j9.jpg
engelli şafak pavey'in protezini koparmıştır.
http://i.hizliresim.com/r1vzdg.jpg
bu yüzü unutmayalım buraya not düşelim.
hesap soracağımız günü çekiyoruz.
şahan gökbakar
-
''celal ile ceren''i ımdb'nin ''en kötü filmler'' listesinden çıkarmaya kararlı olan şahan gökbakar, yeni filmi için hazırlıklara başladı...
zaytung | son dakika
tübitak başkan yardımcısının cv'si
-
(bkz: allah diyen cv)
kredi kartı geçmeyen işletme
-
kredi kartıyla işlem demek fiş kesme zorunluluğu demek.
fiş kesme zorunluluğu demek vergi doğması demek.
vergi doğması demek küçük esnaf/kobinin korkulu rüyası demek.
yemek-tatlı-pasta yediğiniz, saçını kestirdiğiniz, ev kiraladığınız yerlerde asılıysa vergi levhasına bir bakın... günde binlerce lira kazanan işletmelerin nasıl da 2-3 bin lira yıllık gelir vergisi ödediğini. sonra gidin maaş bordronuzu inceleyin 1 ayda gelir vergisi diye ne kadar ödediğinizi görün.
game of thrones
-
adamın kolu taş olmuş taş hala git iyileş gel, evlenmeyiz ama krallığımda yanımda durursun diyor benim biber dolmam, bıngıl yarim. *
(bkz: kızların yedekte birçok erkek tutması)
you can't take it with you
-
insanlara, yaparken gerçekten mutlu oldukları işler yapmasını tavsiye eden güzel film. bu iş mızıka çalmak bile olsa..
günümüz insanlarının kesinlikle izlemesi gereken film diye düşünüyorum. karmaşa içerisinde o denli kaybolmuşuz ki, hayattan gerçekten zevk alamaz duruma gelmişiz.
ayrıca, parayı mutluluk aracı olarak görmekten ziyade amaç haline getiren insanlarımızın aslında manevi değerlerden ne kadar yoksun olduğunu üstüne basa basa bize gösteren enfes filmdir. rus kolenkhov karekteri için bile defalarca izlenesi..
(bkz: frank capra)
(bkz: feel good movie)
arabası olmayan erkekle çıkmam diyen hatun
-
diyenini duymadım! kadınlar asla böyle şeyler söylemezler.
hatta yakın kız arkadaşlarıma "araba, para önemli mi?" dediğimde sürekli "hayır, ne alakası var" cevabını aldım.
ama ilginçtir hiçbir kız arkadaşımın eski sevgilisi arabasız olmadı... hep öyle denk gelmişse demek ki...
beyaz futbol
-
"dini nerede istismar edecegini bileceksin" - rok.
muthis itiraf. baska soze gerek yok.