ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
nisan 2022 türk parasının saçmalaması
-
biri tam buğday (büyük ihtimalle eser miktarda tam buğday içeriyor) biri de beyaz ekmek olmak üzere 2 ekmek aldım. kasiyer üç ile biten bir rakam söyledi. 23 tl dedi diye düşünüp 25 tl uzattım. kasiyer 13 tl deyip 10 tl'sini geri uzattı. fiyat algılarım öyle bozuldu ki 2 ekmeğe 23 tl vermek normal geldi bir an.
müslüm gürses
-
zamaninda $arkilarindan birinde 'kapansin camiler,açilsin meyhaneler' cümlesi geçtigi için kasetleri toplatilan ve bu yonünü de çogu kimsenin bilmedigi arabeskçimiz,babamiz.
$u yukardaki cümleyi en keskin radikal tavuklar bile soyleyemedi diye biliyorum ben,yanli$im varsa düzeltin agam.
silgiyi kaybetmeden sonuna kadar kullanan insan
-
böyle bir şey yok, çünkü silgiler biteceklerini anladıkları zaman sahipleri üzülmesin diye sessizce ortadan kaybolup tek başlarına ıssız bir yerde biterler.
ruşen amca'nın oğlu sedat
-
(bkz: ssg)
fenerbahçe u17 oyuncusunun insanlık dışı faulü
-
sarı kart doğru çünkü galatasaraylı oyuncu ölmemiş
türk akademisyenlerin sadece ingilizce bilmesi
-
oldukça iyimser bir yaklaşım.
game of thrones
-
--- spoiler ---
ak gezenlerin başının "valla yarram bizde ortam böyle." duruşu yaptığı sahne çok acayipti.
http://i.imgur.com/vrclg8l.jpg
https://i.hizliresim.com/zzbrlg.jpg
--- spoiler ---
sonunda düzgün bir bölüm geldi.
büdüt: zamanında bu emmi için şöyle bir entry girmişim.
(bkz: #42326881)
edit 2: link gitti diyen arkadaşlar için yeni link eklendi.
edit 3: vol 2 de geldi : https://eksiup.com/ffb9e6c89710
şeyma subaşı'nın milyarder sevgilisi ile ayrılması
-
sevgilinin milyarder olmadığını ortaya çıkartan sözlük yazarına bir jest yapmalı.
master i margarita
-
sovyetler birliğine şeytan'ın yaptığı bir geziyi anlatan bir bulgakov romanı. 20. yy.ın en iyi romanlarından biri sayılmasına karşın, ülkemizde çok az bilinmektedir.
rusçası master i margarita, ingilizcesi'nin doğrusu the master and margarita'dır.
sovyet sisteminin eleştirileri arasında, tartışmasız en önemli kabul edilen kitaptır. 1940'da tamamlanmasına karşın, 1966 ya kadar basılmamıştır. bulgakov'un bu romanı 1928'de yazmaya başladığı söylenir. yasaklı olduğu rusya'da 80'lerin sonuna kadar basılmamıştır.
kitabın başında, şeytan, berlioz adlı edebiyat dünyasından bir kimseyle konuşması, ve bu kişinin kafasının kopacağını bilmesiyle başlar. berlioz'un arkadaşı bezdomniy (evsiz), olaya tanık olur, ancak yaşadıkları yüzünden bir tımarhaneye gönderilir. burada, usta adlı karakterle tanışırız. usta, pontius pilate ve isa'nın konuşmalarını anlatan bir kitap yazma sürecinde tımarhanelik olmuştur. bu kitabın bölümleri de master i margarita'da yer almaktadır.
birinci bölümün en güzel anlatlılarından biri voland'ın kara büyü şovu yaparak, moskova'nın elitlerinin açgözlüğünü, kibirini ve düzenbazlığını gözler önüne sermesidir.
ikinci bölüm, usta'nın aşkı olan margarita ile ilgilidir. margarita voland’la bir anlaşma yaparak, cadı haline gelir. olaylar gelişir.
kitabın anti-sovyet eleştirisinin başarısını anlamak için hem bu ülkenin sistemini, hem de bulgakov’un kişiliğini ve durumunu bilmek gerekir. her ne kadar hayal gücü çok yüksek olsa da, kitap aslında kökenlerini bulgakov’un dindar yönünden alır. sistem eleştirsinin ötesinde kitap iyi-kötü, masumiyet-suçluluk, cesaret ve korkaklık, baskıcı bir dünyada bireyin özgürlüğü ve tabii ki aşk ve sevgi temalarıyla iliglidir. aslında herşeyin yanı sıra, özellikle ikinci bölümüyle usta ve margarita çok güzel bir aşk hikayesidir.
kitap goethe’nin faust’undan yüksek derecede etkilenmiş olup, açılışında da buradan bir paragraf alıntılamıştır.
magazinsel olarak, herkesin favori karakteri genelde ya voland’dır ya da begemot adlı şeytani kedidir.
hayatın farklı dönemlerinde okunması, her defasında yapılan farklı yorumlarla okuyucunun kişisel gelişimine de ışık tutabilir. tekrar okunmaya değecek nadir kitaplardan biri olamsı bir yana, on senede bir okunması farzdır.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
küçükken yalan söylediğimiz zaman "atma recep din kardeşiyiz" derdik ya hani; neden ahmet, mehmet değil de recep denildiğini şerefsizim yeni anladım.
sana vurana sen de vur diyen ebeveyn
-
once kendini koru,
sonra ogretmenine soyle,
baktin devam ediyor, sen de vur yumrugu agzinin ortasina.
bu siralama bence en iyisi.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
arabalarda emniyet kemeri takmak zorunluyken millet otobüste ayakta gidiyor işte ben bunu anlamıyorum.
korna sesini aracın içine vermek
-
şöförler her fırsatta kornalarına basıyorlar, sarı ışık yanar yanmaz, birbirlerine trip yapmak için, minibüsçüyse müşteriyi yoklamak için falan, sürekli korna zırt zırt zırt. eğer dışarıdaysanız bunu çok iyi görüyorsunuz ama araçlar dış seslere karşı iyi yalıtıldığından ve şöförlerimiz yayalara saygı göstermek için fazla öküz olduğundan kornaya abanan öküz oranı da sürekli artıyor.
peki bu öküzleri yola getirmek için ne yapıyoruz? tabi ki korna sesinin bir kısmını aracın içine veriyoruz, eğer başkalarını rahatsız etmeye / kendisi de rahatsız olmaya değecek bir husus varsa, bassın kornaya. ama eğer sokaktilerin keyfini boş yere kaçırmaya niyetliyse, araç içinde birazcık kendi keyfinin bozulmasını da göze almalı.
beyinciği hedef alışıyla olsun, türk insanının anladığı dilden konuşuşuyla olsun, bence eşsiz bir plan.
teşekkürler ben, büyüksün türkiye.