• arkadaşlarla inception filmine gitmiştik. filme kendimi öylesine kaptırmışım ki, adını unuttum o rüyasına girdikleri adamı vuruyorlardı hani karlı bi sahneydi. silah patladığı anda öylesine büyük bir "hassiktir" çektim ki, ben sanki rüyadaymışım da uyanmışım gibi hissetmiştim.
  • kuzenlerimle ayakta kal'a gitmiştik. 2 sevgili vardı. bizde 3 kişiydik zaten. onlar işi götürürken biz kuzenimle dikkatleri dağılsın diye sinemanın içinde gezmiştik. benim koşup merdivenlerden düşmüşlüğüm bile var.
  • türk filminde "lazer altyazı - sinemaj" yazması ve salondan çıkış.
  • iş için bi şehirdeyim. ertesi gün saat 15'te toplantı var. otelde gece kendi kendime "öğlene kadar yatarım, sonra kalkar giderim" dedim. uyandığımda saat sabahın 6 sıydı. dön dön uyuyamadım. çıktım dışarıya. şehir merkezinde yürümeye başladım. yürü yürü vakit geçmez. saat 9'a doğru sinemanın önünden geçiyorum. "bi film izleyeyim bari vakit geçer" dedim. köstebek filmi girmiş o ara gösterime. sinema 10'da açılıyormuş, bekledim açılsın diye. açıldı, gişeye yanaştım "köstebek'e bir tane bilet" dedim. "filmi oynatmamız için en az 3 bilet satılmalı" dediler. lan manyak 3 bilet al otur izle filmi işte.

    ben ne yaptım? sinemanın önünden geçenleri çevirdim "çok güzel film buyrun beraber izleyelim" diye. 2 kişi buldum oturduk izledik filmi.
  • 2000lerin başı.. hangi film zerre aklımda değil.. film öncesi reklamlardan sonra oluşan sessizlikte 5 6 yaşlarındaki bir çocuk

    -anne tavan üzerime işedi demişti.

    beni bu dumur etti üzgünüm.
  • birkaç arkadaş van'da akşam saatlerinde gidilen bir filmi izlerken önce filmin sesinin kesilir arkasından da salonun ışıkları yanar.
    - noluyor ya neden kesildi alla alla...
    +(arkadan görevli kişi) geç oldu arkadaşım kapatıyoruz..

    (bkz: mavi ekran)
    (bkz: bir arkadaş ekolü)
  • kız arkadaşım ile bursada bir sinemaya gitmiştik haftasonuydu ve öğleden önceydi yanlış hatırlamıyorsam. o saatlerde sokaklarda dahi in cin top oynuyor. bileti aldık salona girdik zaten ufak bir salon öyle afm filan değil dandirik bi sinemaydı saati en yakın orası var diye gitmiştik.

    salonda bir tek biz varız, rahat rahat yayıldık filmi izliyoruz. bir ara gözüme çarptı ekranın solunda kapı değil de böyle perde gibi bişey var. zaten ekranın arkasında restorasyon mu var ne varsa artık orayı böyle poşet bez gibi bişeylerle kapatmışlar. oradan o perdeyi aralayıp bir adam girdi salona şöyle bir "burası neymiş böyle bakışı attı" sonra gerisin geri çıktı gitti. neyse dedim olur öyle arada.

    sonra film arası oldu, zaten çok uzun bir film olmadığı için hiç çıkmaya gerek görmedik. arkadan makinist seslendi "ara veriyim mi abi çıkıcak mısınız" dönüp ışığın geldiği yere doğru "yok çıkmıcaz devam et dedim" filmi izlemeye devam ettik.

    öyle en dumurluk birşey yok belki ama hayatımda ilk defa makinistle birebir muhattap olduğum için gözümde değeri ayrıdır.
  • geçen sene istanbul film festivali kapsamında beyoğlu atlas sineması'nda izlenecek bir film için izleyiciler salondaki yerlerini alır.film başlaması gereken saatten 15 dakika geçmesine rağmen başlamamıştır.izleyicilerin isyanına dayanamayan bir yetkili sonunda itirafı yapar : film yanlışlıkla rexx sinemasına gitmiş şimdi yolda,hemen geliyor.(bkz: kadıköy rexx sineması)
  • yıl 1999. ilk defa sinemaya gidicem, tarzan varmış oh izliyim dedim. bilet alma faslına gelince arkadaşıma dönüp "en önde oturursak çok iyi görürüz oğlum en önden alalım" diyerek en önden biletleri aldık. bütün filmi 60° yukarı bakarak izlemiştim. çıkınca da "hiç keyifli değilmiş, boynum tutuldu" diyip sinema sanatına bok atmıştım. sorun bendeymiş halbuki.
hesabın var mı? giriş yap