• okulda sosyal aktivite namına bulabildiğim (bölüm topluluğu faaliyetleri dışında) tek şey olan aikido derslerini, yalnızca iki aylık aikido eğitimleri olan öğrencilerin bahar şenliğinde gösteri yaparak kendilerini rezil etmesi şartıyla veren okul. bu emrivaki üzerine öğrenci sayısı azalınca da ders kapatıldı. artık ders aralarında tavla, tabu, satranç, jenga, langırt gibi oyunlarla beynimi ve reflekslerimi geliştiriyorum. aikido da neymiş!

    yeni kampüste spor salonu yok. bizi öğle saatleri haricinde mecbur bıraktıkları fast food'dan aldığımız fazla kaloriyi yakabilirdik en azından. neden böyle diyorum, çünkü bütün kafeteryaları aynı firma işletiyor ve yüksek fiyatlara aynı berbat fast food'u sunuyor. yemekhanede ise yalnızca öğle saatlerinde yemek çıkıyor ve tabldot 6.5 lira.

    okul saat beş buçuktan sonra ölüyor. kütüphane ve kafeteryalar kapanıyor, sınav yoksa herkes gidiyor. hatta saat beşte kafeterya çalışanları "arkadaşlar kapatıyoruz." diyerek bizi kovuyor. hani bazı okullar haftasonu bile canlı olur, öğrenciler akşam geç saatlere kadar okulda kalıp projelerine çalışırlar ya; çok kuul lan!

    servisler saat başı kalkıyor. zaten ebesinin nikahında okuyoruz, günde üç saatim yolda geçiyor, bi' de servisi kaçırırsam dersi de kaçırmış oluyorum. otobüsle derse yetişmek mümkün olmuyor.

    bunların yanında güzellikleri de yok değil. hocalarımız gerçekten donanımlı ve başarılı. kopya denen saçmalığa göz yumulmuyor. başarılı bir ingilizce eğitimi veriliyor. eğitim dili ingilizce olduğundan ingilizce'yi günlük hayatta kullanarak öğreniyoruz. okulun çok hoş bi' mimarisi var. ortak alan, derslikler geniş ve ferah. okul temiz, özellikle de tuvaletler. bu kısmını çok seviyorum.

    umarım mezun olmadan üniversitemizin bahsettiğim çözümü kolay sıkıntılarının giderildiğini görürüm.
  • anılarla yeni kampüs:
    - ortak alan denen, havaalanına benzeyen iç mimariye sahip alanın kantinine çıkan iki tane yürüyen * merdiven var ki; bunlar küçükken tom & jerry'de tom'u cennete çıkaran merdivenlere benziyor.

    - bu bahsi geçen kantinde su 1 tl, 250 mt. ilerdeki 'biteme' * adlı cafemsi kantinde su 50 krş. yani benim burdan çıkardığım hesap: 250 mt. = 50 krş.

    yılların eskittiği edit: bi suyun fiyatını düzelttiler, bi de hazırlık bebeleri için 2-3 langırt, 7-8 ps3 koydular. geri kalan her şey aynı amına koyim.
  • websitesinde bütün -evet bütün- hukuk fakültesi öğrencilerine istedikleri her -evet her- dersten ek bütünleme hakkı verdiğini açıklamış doğan görünümlü üniversite. yanına bide senato kararı diye bu kararın bi nosunu eklemişler.
    şirin geldi evet; vay be iyi kıyak yapmışlar dediniz hatta..

    ama öyle değilmiş işin aslı gelen duyumlara göre;

    finaller yapıldıktan birkaç gün sonra hemen bütünlemeleri yapmış bu okulun profesyonel yöneticileri.
    bir öğrenci de bulmuş maddesini -yönetmelikte veya nerdeyse artık- açmış davayı. durun bi nefeslenin amnakoim ne bu acele demiş..
    davayı kazanmış, ve herkes tekrar bütünlemeye girme hakkını elde etmiş.

    okul da hiçbir açıklama yapmadan bunu websitesine bilmem ne kararı diye koymuş..
    sorarlar adama; nerden esmiş senatoya bu kararı almak diye.

    4 sene boyunca hiçbir hukuk fakültesi olağan (vize-final-bütünleme) sınav programını websitesine koymamış okulun, ek bütünleme sınavını duyurular kısmına yanar dönerli yazılarla koymasına ise çok güldüm. iyi olmuş size, oh olsun.
  • yeni kampüsü hakkındaki ilk izlenimlerimi yazayım hemen..
    -kampüs uzak. ankarada değil. ( ankara 29km )
    -henüz inşaat çalışmaları devam ediyor.
    -kafeteryalar yemek olayında tekel oldukları için istedikleri fiyata istedikleri şeyi satabiliyorlar.
    -binalar aralıksız temizlenmesine rağmen pis. her yer inşaat tozu.
    -çöp kovası yok lan okulda doğru düzgün.
    -19.00'dan sonra okuldan şehire servis kalkmıyor.
    -okuldaki levhalandırmalarda acayip eksiklik var. tuvalet levhaları, sınıf levhaları falan yok. (ders işlenecek sınıfı bulmak cidden vakit alıyor.)
    artılar.
    -ortak alan denen yer bildiğin esenboğa iç hatlar terminali gibi. hoş bir havası var.
    -sınıflar, amfiler yüksek kalitede olmuş.
    -ufak da olsa kapalı otoparkın olması hoş bişey.
    -sonunda çankaya da yeşilli ağaçlı çimenli alana sahip oldu lan.. her taraf otoparktan oluşmuyor 100.yıl kampüsü gibi...
    -starbucks ve burger king açılacak söylentileri dolaşmakta.. ne kadar doğru bilemem.

    kısaca eksikleri olmasına rağmen güzel bir mimariye sahip kampüs olmuştur.. en önemlisi liselilerin ayak altında dolaşmadığı, gerçek bir kampüs olmuştur.
  • üniversitenin rektörü prof. dr. ziya güvenç tamamı çalıntı olan bir makalede ikinci yazar olarak boy göstermiştir. makale yayınlandığı dergiden geri çekilmiş olmasına rağmen kendisi aslanlar gibi görevinin başındadır.

    makalelerin hangi derecede çalıntı olduğunu görmek için bkz: https://twitter.com/…nbey/status/149157586573328384

    cumhuriyet gazetesi'nde çıkan habere göre kendisi bu makale üzerinde üç ay çalışmıştır:

    http://www.cumhuriyet.com.tr/?hn=301256

    şu anda neler üzerinde çalıştığını merak ediyorum açıkçası.
  • bir mülakat ile hayatıma giren attan evrilmiş sarışın bir hatun tarafından beynime kazınan üniversite.

    efendim mülakata girilir, herkes kendini tanıtır falan. ortamda herkes mütevazi devlet okullarından mezun tabi. sıra bu ablaya gelince şöyle birşey duyulur.

    " çankya üniden mezunaaaağm"

    o fok balığı diksiyonuyla 10 dakikalık görüşmede yaklaşık 15 kere mezunaaaağm'ı duyduk sağolsun. kevaşe sanki harward mezunu, hani harwarddan mezunaaaağm dese vallahi ceketimi ilikler saygılar deyip çıkarım ama çankaya deyince işte bir numarası kalmıyor.

    sonuç olarak işi o aldı tabi, fok balığı eğitmenliği işiydi zaten, iyi anlaşırlar.
  • şimdi sizlere bir fıkra anlatayım;
    bir gün nasa'da çalışan üç bilim adamı ve çankaya üniversitesi mezunu toplantıda bir araya gelmiştir. dünyanın sonunu getirecek devasa bir gök taşının yakın bir zamanda çarpacağını tespit etmişlerdir. fikir alışverişi yaparak bu büyük sorunu çözmeye yeltenirler. birinci bilim adamı, gerekli teorik hesaplamaları yaparak, gök taşına çarpıp yörünge değiştirmesini sağlayacak bir uzay aracı fırlatalım demiş. ikinci bilim adamı, gerekli teorik hesaplamaları yaparak, dünyanın çevresini saracak ve dolayısıyla koruyacak bir kalkan inşa edelim demiş. üçüncü bilim adamı, gerekli teorik hesaplamarı yaparak, gök taşınının koordinatlarını tespit edip lazer ışınları ile uzaktan parçayalım demiş. son olarak çankaya üniversitesi mezunu ise benim bir fikrim yok demiş.

    not: çankaya üniversitesi müh. mezunu
  • mezunu olmaktan utandıracak kadar mal öğrencileri olan okul.
  • mütercim tercümanlık bölümü mezunu arkadaş yökdil sınavına girmişti. 56 almıştı.

    t: okul.
  • lisede okurken okulun şenliklerine gülşen, sertap erener filan gelirdi.şuan okuduğum üniversite olan bu okulda bahar şenliği bile yapmıyorlar. abi o kadar adam para veriyor sen bu paraları ne yaptın? şenliklerin bilkent mayfest gibi filan olmasınıda beklemiyoruz. getireceğiniz elle tutulur bir sanatçı be.
hesabın var mı? giriş yap