6 entry daha
  • her gün saat kurup (~11:20-11:45 arası gibi) iki elim kanda olsa dinlediğim/ izlediğim program.
    yalnız bir iki eleştirim olacak.
    bazı sabahlar bu muhteşem ikili iyi hazırlanamadan programa apar topar başlamış gibi oluyorlar. şöyle bi muhabbet dönebiliyor. gazete/yazar/isim ve mevzuları tamamen sallıyorum:

    mirgün- bir de star gazetesindeydi yanlış hatırlamıyorsam hayrettin kuru.nun bir yorumu vardı. inebolu belediye başkanı musa bayır.ın banka hesaplarıyla ilgili bilgi veriyor.

    ruşen- yok vatan.da o yazı. şemsettin börekçi yazmış. diyadin belediyesiyle ilgili bir yolsuzluk haberiydi.
    o sırada haşır huşur gazete karıştırılır, biri katlanır, diğeri çekilir vs.(tv.de izleyince bir derece tahammül edilebiliyor ama radyodan dinlerken insana fenalık geliyor). o sırada öteki sunucu "hah buldum burda" filan derse ne ala.
    o zaman da söylenen şöyle bir şey olabiliyor
    m/r- "evet, bahattin sayman.ın haberi. vakfıkebir belediyesiyle ilgili sabah.ta yazıyor".

    zaten topu topu 20 dakika konuşuyorsunuz. (per capita 10 dakika de sen ona) bu 10 dak. için sabahın 7sinde başlasan gazete okumaya 4 saat hazırlanma süren var. hangi haberi yorumlayacağına karar verince bir yere not alsanız (eminim alıyorlardır da herhalde program açılınca not aldıkları kağıdı unuttuklarını filan fark ediyolar). muhabbetin yarısı böyle piç oluyo.

    m/c-yanılmıyorsam hede hödö.....hafızam beni yanıltmıyorsa bik bik veya... pek emin değilim ama galiba 3-4 gün önce aynı konuya hasan cemal de değinmişti.
    m/c-yok hasan cemal değil ahmet altan dı o.

    programa hastayım da ondandır bu eleştirim. 30 saniyesi bile böyle ziyan olunca üzülüyorum.

    ikinci eleştirim mirgün cabasın hallerine. o ne bedbin, o ne bıkmış haller. böyle memleket olmaz olsun, alıp başımı gidecem buralardan modunda. programı radyo.dan takip etmek bir avantaj oluyor bu noktada. tv.de çok daha bariz bu olumsuz haleti ruhiye.

    -her sabah bu rezil haberleri niye yorumluyoruz ruşen abi, gel bi tekne alalım. sallayalım oltaları. mercan tutalım. açalım bi ufak...
    deyiverecek gibi. hatta sanki kanal b.deki gibi mikrofonu açık unutsa reji, direkt bu muhabbet başlayacak gibi duruyorlar.
    bir aksilik, bir mutsuzluk, umutsuzluk ki, programı radyodan dinlemeyip seyrettiğim günler, resmen kanada konsolosluğuna göçmenlik başvurusu yapasım geliyo.

    bir diğer eleştirim de mirgün.ün saçını tarayan kuaför arkadaşa. öyle cenk erenmodeli, saçlar öne taranınca alnın ne kadar açıldığı belli olmuyo sanıyorsanız yanılıyorsunuz. yapmayın böyle. eski modeli çok daha iyiydi. ta orta lobun üstündeki saçları frontal loba kadar taramak ne demektir kardeşim. modifiye esat kıratlıoğlu modeli. yapmayın böyle. caaanım çocuğu itici yapmayın. belki de adamcağızı bu kadar deprese eden saçlarıdır.
16 entry daha
hesabın var mı? giriş yap